football manager 2007

• wonderkidime;
  
  ilk kez intercontinential finalinde gozgoze geldik
  55. dakkada sonradan girdin oyuna
  ne bir gol ne de bir asist yapabildin ama
  seni topla gormek buyuledi beni
  yolladim tabi scoutlari hic beklemeden
  te anasinin gozune guney amerikaya
  arastirin bakalim dedim kimin nesidir ?
  decent signing dediler, senin altyapinda 10 larca var bundan
  bi de onu benim gozumle gorseniz dedim
  peki var midir bende gonlu dedim ?
  might be tempted diye cevap geldi
  baskanim bunu alin, whatever the price diye buyurdum
  geldin
  bir an once yemyesil traning oklarini gormeyi bekledim
  her idmanda gozum sendeydi
  iligine kadar ezbereldim attributelerini
  kizarmaya baslamisti artik ratinglerin
  gozum ne lig ne avrupa gormez oldu
  iple cektim next seasonu
  bir sezon pistikten sonra altyapida
  monte ettim seni ilk onbire
  firtina gibi esiyordun sol kanatta
  goller senin asistlerinle yagmur olup yagdi
  composure yoksunu forvetimi bile gol krali yaptin
  sonra kakaladim o forveti iyi paraya
  senin personal statusde wonderkid ibaresini gorunce
  yeni baba olmus gibi sevindim
  yesil sahalar bizim lunaparkimizdi artik
  elinden tutup saatlerce seninle vakit gecirdigim
  ama sonra wnt simgesi belirdi yaninda
  o serefsiz menejerin pazarliyordu seni resmen bir mal gibi
  elinde tencere, tabak kapi kapi dolasan pazarlamacilar gibi
  cektim seni kenara nedir bu durum dedim
  never leave the club he lovesdi aldigim cevap
  ama kulagima geliyordu flattered by the interested being shown in him
  ah keske o minimum fee miktarini kaldirabilseydim
  yetenek torpusu real madrid caldi kapimizi
  yine o pezevenk menejerin haber etmis minimum feeden
  adamlarin elinde tapu gibi kontrat yuklendiler
  neden reddedemiyordum bu teklifi ?
  sen bundan kat kat fazla degerliydin benim icin oysa
  stall offer ulan iki dakka bekleyin dedim
  kostum senin yanina offer new contract desem ne dersin dedim
  bir hafta dusunup kararini verdin
  ama onlardan yana
  o gozlerindeki futbol hirsi bozuk para gibi dokulmus ceplerinden tasiyordu giderken
  sana verdigim babamdan kalma dizligi bir kenara atmissin
  ben burdayim diye bagiran afili markalara burunmussun
  tamam simdi herseye sahipsin
  uctun yuvadan gittin
  ama bana lutfen durustce soyle
  bu aksamki macta nah surana bir aci saplanacak mi ?
  benim filelerimi de havalandirabilecek misin ?
  yoksa artik sen benim bildigim wonderkidim degil misin ?
• teknik-taktik bölümü hala boktan dedim ama onun dışında tamamen çılgın bir oyun.. arsenal'le yarım sezonu yani demonun tamamını bitirdim demoda.. inanılmaz olaylar var, hele bazılarından sonra garip sesler çıkardım evin içinde, komşular uyardı o derece yani..
  
  şimdi öncelikle ayarlaşma olayının boku çıkmış.. hemen anlatmaya başlıyım efenim.. 5. hafta ashburton grove cehenneminde chelsea'yi ağırlayacağım..chelsea maça 4'te 4 ile geliyor.. pek havalılar, caka satıyorlar.. çirkefliği oyuna da taşınmış olan jose mourinho bunun üzerine "arsenal'e rahat çakarız, yolumuza devam ederiz.." diye açıklama yapmaz mı? hemen koydum cevabı, "naaaaaah çakarsınız, vereceğiz beyninize.. ayrıca chelsea de bu sene şampiyon mampiyon olamaz kardeşim epl'de.." diye.. daha yeniyiz tabi, thierry henry, jens lehmann gibi tecrübeli futbolcular bu cevabı hiç iyi karşılamadılar, unprofessional olmakla itham ettiler beni.. neyse maç günü soyunma odasında gazı verince hepsi unuttu tabi o olayı, sahaya çıktı benim aslanlar, 3 tane de kitlediler chelsea'ye.. ashburton grove inliyor maçtan sonra.. takım lige kötü başlamışken bu galibiyet ilaç olmuş.. maçtan sonra bizim jose sus pus.. 2 gün geçti bir şey yok, gariplik var lan bu işte derken hemen tepki geliyor jose'den.. maçtaki 2. golümüzü bulduğumuz penaltı için böyle karar olmaz diye buyurmaz mı kendileri.. hakem lehine karar verince hemen onları koruyan teknik adam moduna geçtim, hakem kararları tartışılmaz jose'cim diye bir ayar daha verdim jose'ye.. hakem benim başımı yakıp da çemkirmeye başlayana kadar kralım yani, fa benimle gurur duyuyor.. bi kapak daha yani jose'ye.. bu arada benim yeni transfer julio baptista da golleriyle çılgın atıyor.. her maç 3 tane karşı karşıya kaçıran thierry henry'ye nazire yaparcasına geldi mi affetmiyor, onu bırak 30 metreden falan çakıyor.. acayip piyasa yani.. arsene wenger falan övüyor, üstaddan da övgüyü kopardı pek mutlu.. 1-2 gün geçip de bizim jose ayarmatik olduktan sonra çıkıp julio baptista'ya övgüler yağdırmaz mı? efendim izlemekten keyif alıyormuş, gençlerin iyi izlemesi lazımmış julio'yu vs.. üzülüyorum jose'ye, lan iyi adam be aslında diyorum.. tam iyi şeyler hissedeceğim, nerden bileyim benim julio'nun yapıştıracağı cevabı.. aslan 2 gün sonra basına açıklama yapıyor.. "jose mourinho iyi, güzel diyor da benim için onun düşünceleri değil, kendi menajerimin hakkımda ne düşündüğü önemli.." 10. günde jose'ye 3. kapak.. artık tamamen nakavt.. zaten benim maça 4'te 4'le giren chelsea ondan sonra 3 maç üstüste puan kaybediyor, yalan oluyor.. jose diye biri artık yok..
  
  bu olaylara büyük saygı duyduktan sonra asıl hadise geliyor.. efendim, championship manager 4'le birlikte başlayan manager profile bölümünün revize edilmesiyle birlikte artık oyundaki menajerler için de oynattığı taktikler, mantaliteleri, dataları derken baya ayrıntılı şeyler yapmışlardı sağolsunlar.. ama football manager 2007'ye kadar baya esnekti bu.. mesela, 4'lü defans oynayan her oyuncuyu 4-4-2 yapıp bırakıyorlardı.. bu oyunda öyle değil.. 4-1-3-2'yle başladım oynamaya, 3 hafta sonra profilimde favori dizilişim 4-1-3-2 olarak görünmeye başlamıştı bile.. mantalitenin bununla orantılı olması da cabası..
  
  bu sistem olayında asıl dumur edici olay da şöyle gerçekleşti.. takım sistemi oturtmuş dolu dizgin gidiyor.. son 7 maçta 6 galibiyet 1 beraberlik var.. medya arsenal'den ve benden bahsediyor.. önüme gelene çakıyorum.. 4-1-3-2'den de hiç taviz vermiyorum ama bu arada.. tutmuş sistemi değiştirecek kadar eşşek değiliz ya zaten.. neyse efem, bu arada manchester united derbisi geliyor.. old trafford'a çıkacağız hem de.. aman da aman.. maç günü geliyor.. yine bi gaz.. takımı aynen 4-1-3-2'yle çıkartıyorum maça.. ilk 10 dakika geçiyor, öyle boğucu bir mançester baskısı var ki anlatmam mümkün değil.. 10 dakikada 3 olacak maçı büyük şansla 0-0 geçiyorum.. hemen giriyorum taktiğe.. bu anlayışla en az 3 yiyeceğim belli, hemen takımı geriye çekiyorum.. sistemi de 4-1-4-1'e çeviriyorum.. biraz dengeyi kuruyorum.. ama maçı 2-1 kaybediyorum.. adamlar baya baya haşat ediyorlar beni.. buraya kadar bir şey yok.. asıl dumur edici gelişme maçtan sonra medyada çıkan haberde belli oluyor.. 1 gün sonraki gazete haberi midir başka bir şey midir bilemiyorum ama arsenal'in gayet tıkırında giden 4-1-3-2'sini bu maçta bozmasının ve 4-1-4-1'e dönmesinin büyük mallık olduğunu ve bu yanlış kararı veren benim büyük hata yaptığımı, maçı da ellerimle mançester'e verdiğimi yazıyorlar.. 4-1-3-2'yi ve 4-1-4-1'i tirelerine kadar doğru yazarak hem de.. ağlayacak gibi oluyorum, monitörün önünde diz çöküyorum.. screenshot'ını almadığıma yanıyorum..
  
  ciddi anlamda insana kendisini menajer gibi hissettirecek inanılmaz gelişmeler var.. bu gidişle 2010'a tamamen menajerlik simülasyonu olur diyorum bu oyun.. maç atmosferini ve teknik bölümü hallettikleri anda bu oyun coşar kardeşim..(hala bu sorunların, yani özellikle teknik ve taktik anlamda alınacak zevkin oyunda olmadığını da belirteyim..)
  
  şukela..
• alan shearer'in genc yetenek olarak anildigi, lentini'nin 50 hafta sakat basladigi versiyonlarindan itibaren oynadigim ve beni asla ama asla sinirlendirmeyen, uzmeyen bir oyun efsanesinin son cikan surumudur. guzeldir, hostur hersey harikadir. bir zamanlar ilkokul ogrencisi olarak tum yaz boyunca ve ondan sonraki egitim hayatinin her yazini dolduran bu oyun beni ilk defa dellendirmistir.
  
  sorun ne kirmizi kartlar ne de sakatliklar... gercekten bu konularda biraz daha micromanage olayina girerek kurtulabilinir bence... ama kardesim bir dert var ki yok cozumu...
  
  top toplayan cocuklar... evet sikintim onlar... her mac her topu kalecinin 5-10 metre uzagina atiyorlar. her mac her topta kaleciler cikiyor aliyor getiriyor altipasin kosesine koyuyor. niye ama niye anlamis degilim. sonucta top disari cikmis. bitir orada 2d ekranini kapat. ya da tamam kapatmak istemiyorsun olabilir ama neden her top icin kaleciler 10-20 metre arasi yol katediyor. birinin bana bunu anlatmasi gerekecek sanirim. artik o eski bol bos vakti olan ogrenci degilim ben... aksamlari isten sonra iki saat oyun oynayip kafami dagitmam gerekiyor. ama yok top toplayan bir kac tane i.ne diyecegim simdi cok sinirliyim topu kaleciye veremiyorlar. artik sahalarda onlarca neredeyse top oluyor. bir topun pesinden de kosmuyor bu top toplayicilar. ama illa da top bir bakmisim ceza sahasinin disina cikmis, kaleci de pesinden seyirtiyor. niye? adam topu alacak koseye koyacak hop 2d ekrandan cikacak.
  
  oyun adina bir faydasi var mi bunun? yok... hayir simdi si'ciler cikip kardesim matrix'teki gibi cok onemli denklemlerin yan etkisi olarak 13 senede bir boyle bir problem cikmakta... bu outputu degistiremiyoruz, ya zion ya da top toplayan cocuk dese ne diyecegim onu da bilmiyorum. ama nedir yaa? nedir bu dert?
• -noldu ne diyo ?
  -ya tartistik biraz. aglamaya basladi. ben de bunlari kafandan atmadan beni arama bi daha dedim.
  -...
  -noldu oyunu continue yaptin mi ?
  -yok michael owen ile ilgili haber geldi.
  michael owen is reported to be extremely unhappy and looking for moving clubs.
  -bak sunu de wait till the end of the season.
  -dur ben sell him at first opportunity dicem.
  
  2 dakika sonra
  
  -ya acaba yanlis mi yaptim. demin oyle demesemiydim. ya giderse, geri gelmezse, aramazsa.
  -oglum zaten unhappy olmus, gider o durmaz.
  -ne diyon lan ? kim nereye gidiyo ?
  -asking price`i verene gider iste abi.
  -lan oglum o degil lan. korktum lan. dur ben ariyim onu.
• sakatllık olayı aşmış bitirmiş olan oyun. oyuncularımdan birinden grip haberi geldiği zaman diyorum ki hah şimdi aldık elimize. peki boşuna mı diyorum? hayır, 3 gün sonra bir iki üç derken bir bakıyorum bi dolu oyuncuyu eve yollamışım. e be kardeşim hepinizi eve yolladık nasıl bulaşıyor bu virüs, beraber mi yatıp kalkıyorsunuz, çok fazla gay futbolcu var önermesini haklı mı çıkarmaya çalışıyorsunuz... arkamdan bir iş çeviriyorlar ama anlamış değilim. böyle devam ederse vereceğim istifa dilekçemi, arkamı döndüğüm anda vuruşmaya başlıyorlar kariyerimi buralarda harcayamam diyeceğim. güvendiğim dağlara kar yağdırdın fernando torres yakıştı mı sarı saçlara al al yanaklara...
• hersey iyi guzel olmus da 2 detayin boku cikmis..
  
  1- sakatliklar: hangi training schedule'i uygularsaniz uygulayin tum oyuncularinin sakatlanma konusunda 10 ridvan dilmen gucundeler masallah.. ve yapabileceginiz hic bir sey yok.. ortalama 2 macta 1 sakat veriyorsunuz.. hayvan gibi genis kadro kursaniz bile bir sure sonra ekraniniz kirmizi kirmizi [inj] kutulariyla doluyor.. physio'nuz kafayi yeme noktasina geliyor ve sigames'in anasina kufrediyor.. doktorlara verdiginiz mesai ucretleri kulubun belini bukuyor.. neyse ki ben oyuncularimin hepsini emekli sandigina kaydettirdim de tum ssk hastanelerinden yararlanabiliyorlar..
  
  2- aytekin durmaz: bu ne lan diye bakmayin.. 3 buyuklerin dallama yonetimlerinin aciklamalarina benzeyecek ama bu adam turkiye futbol federasyonunun size karsi gorevlendirdigi bir kiralik katil.. bir insan ayni takima 2. dakikada 2 sari 1 kirmizi kart, 28. dakikada 6 sari 2 kirmizi kart gostermis olur mu? (mac 9 sari 3 kirmizi ile bitti).. neyse ki sahada adam kalmadi da kart gostercek kimseyi bulamadi ibne evladi.. mactan sonra hakemden dert yanarsan da federasyon yapistiriyo para cezasini.. komploya kurban gidiyoruz.. kutsal ittifak var.. sakaryaspor neden bu kadar guclu?
  
  ps: her ne kadar benim lehime islediyse de kart olayina bir ornek olarak,
  http://img161.imagevenue.com/…092_oha_122_544lo.jpg
• eksileri olmasina ragmen geneline baktigimizda fm ve cm serisinin en kral oyunu mertebesinde yerini almis oyundur.
  
  2009-2010 sezonunun sonuna geldigim su gunlerde yeni bir takima gitmek icin kovulacak teknik direktorleri kollamaktayim. yetti ulan. artik tirt bir takimi alip eskisi gibi 3 senede avrupa nin krali olma donemi bitmistir zira finansal olarak oyun ciddi derece zorlasmis gorusundeyim. wage budget i ayarlasaniz bile abuk sabuk masraflardan dolayisiyla eger avrupa da ismi gecen bir takim degil de orta halli takim iseniz belinizi dogrultamiyorsunuz. takim arayisimin nedeni valenciennes adli fransa 2. lig takimini imkansizliklarla da olsa 1. lige tasimisken artik ilk sezon sonunda batik bir kurulus haline gelmesidir. wage budget in altindayim be insafsizlar. other diye bir kalem var her ay 1 milyon dolar gocurtuyor. takimi izlemeye de cok bir gelen yok. sonra baskan bana kontrat oneriyor:
  transfer parasi ayiramiyoruz ama sen aslansin kaplansin... halbuki tupcu bir baskan olsa takimin basinda boyle mi olacak...
  
  oyle tirt takimsaniz iyi adamlarin hicbiri zaten kulube gelmek istemiyor cunku paraniz yok! wage butceniz sinirli, o yuzden belesten donatayim takimi da yapamiyorsunuz.
  
  bir olay daha var ki o da evlere senlik. size surekli oyuncu oneriyor baska kulupler. al bu adami bedavaya da kurtar beni diye. ya da loan olarak oneriyorlar. o da yetmiyor bazen para da istiyorlar. attribute masking ile oynayan biri olarak, bana onerilen oyuncularin bircogu yarim gorunuyor, bir kismi hic gozukmuyor. bir de tabi size onerilen oyuncular size gelmek istemeyebiliyor. bir yandan guzel bir olay olsa da ayni spastik adamlari defalarca size onerdiklerinde oyuna kufredebiliyorsunuz. istemiyorum kardesim!
  
  oyun motoru ve oyunculara degineyim biraz.
  kaleciler kesinlikle idiot durumdalar. bir patch bekleniyor kendileri tarafindan. gecen ingiltere de yuruyus yapmislar biz bu kadar salak degiliz diye. olduk olmadik toplara acilip senin 4 lu savunmanin mal bakislari arasinda rakip forvete topu verip 20 yarda uzeri golleri iceri aliyorlar. arkadasim dur ceza sahasinda, al topu, ne isin var cordoba gibi aciliyorsun oyle. vuramayacaksan acilma. yakistiramadim si` :sports interactive` sana.
  
  defanslarda da ayri bir antikalik var. kabul ediyorum ki benim defanslarim dunya stari degil o yuzden hata yapmalari dogal da sanki bir anormallik varmis gibi geliyor. karsi takimin bek lerinden gelen abuk ortalarda arka direkte surekli bos adam kaliyor. yani en okuz defans olsan sanirim bu kadar olmaz. ortadan topu alip kosturan insanlari cok fazla geciriyorlar, sut cekecek insana mudahale yapmaya gitmiyorlar ve bekler kanatlarda cok onde durup gereksiz adam kaciriyor. ne kadar defansif oynatsaniz vs. de ondeler bence. sag ve sol beklerin gereksizlikleri yuzunden cok gol yendigi kanaatindeyim.
  
  oyunun genelindeki oyuncularda bir top kontrolu okuzlugu de seziyorum. topu 15 metre ayagindan acarsak kontrol edip, kaptirip, kontratak yeme egilimleri cok yuksek.
  
  ayaginda cok fazla top tutma vs. ile topu kaptirip gol yeme durumu var. bence asiri derecede oluyor. direct pas ile oynuyorken bile vurmuyorlar topa. bu da duzeltilmeli sanki
  
  mac oncesi rakibinizi scout ettirmiseniz genelde klasik olarak ya hizli defans kullan ya da defansi geride kur diyor. (arada 1-2 sey dese de buyuk cogunluk bu sekilde) defansinizi geriye kursaniz dahi hizli bir adam duman ediyor defansinizi. adam tutma diye birsey zaten yok, yillardir beceremediler o olayi kanaatindeyim.
  
  onun disinda bak bu daha farkli ve guzel olmus dedigim pek birsey yok sanki. yine de iyi tabi. bundan iyisi samda kayisi seklinde.
  
  training ve taktik olayi ayni sekilde devam ediyor, cok bir eklenti olmadigi gorusundeyim. yalniz forumlarda falan training cok guzel olmus falan diye birseyler donuyor, ben yine de cok etkili olmadigini dusunuyorum.
  
  turkiye ligini ilgilendiren, gelecekten bazi sacma sapan olaylar (lige hicbir etkim yok) :
  - gerets kovuldu ve takimin basina senol gunes gecti...
  - mehmet aurelio galatasaray a gitti. free transfer.
  - besiktas 2 kez sampiyon oldu, 1 kez trabzon, bu sezon da galatasaray yakin.
  - besiktas jean tiganayla devam ediyor olup gecen sampiyonlar liginde ceyrek final oynarken goruldu.
  - oguz cetin fenerbahce nin basina gecti. daniel pancu yu aldi. ibrahim toraman da herkes birgun fenerbahceli olacak diyip imza atti fenere.
  - galatasaray in yedek kalecisi fevzi tuncay.
  - vedran runje icin defansi cok iyi yonetiyor falan diyor oyuncular. pek seviyorlar kendisini.
  
  feeder club ve parent club olayi bence super bir devrim. oyuna eklenen en kral ozellik budur sanirim. al gencleri kirala alt kuluplere. iyi dusunulmus
  
  scouting biraz daha adam olmus elbette. artik bazi adamlarin ne kadar bonservis bedeli araliginda alinabilecegini bile soyledikleri oluyor. aferin sana si. ben yillardir takima agent alma falan da olsun diyorum ama sesimi duymadilar henuz. soyle agent lar olsa, gitse oyuncu baglasa, kulubuyle gorusup belli bir bonservis bedeliyle alinabilecegini bildirsin mesela. ya da gelmek istemeyen oyuncuyu razi etmeye calissin, ne bileyim kari falan ayarlasin, yedirsin icirsin, bir sehir turu attirsin... elbet bunlari da gorecegiz bir gun.
  
  board dan istekler genislemis, medya her mac oncesi gelip durtuyor sizi napcaniz bu mac diye?
  koyacaz gecircez falan diye beyanat verirseniz mesela tirt oyuncularinizin morali hemen dusuyor. sebep ise kazanamayiz gibi geliyor falan diyor. futbolcuya guven asilamak istiyorum ben. hadi kocum aslanim falan. fatih terim olmak herkesin hakki.
  
  devre arasi, mac oncesi falan konusmak guzel de orda secenekler artabilirmis. zaten konusuyorsunuz pek sallamiyorlar. oldugu kadar artik.
  
  bir oyuncuyla muhabbete girmek guzel. aslinda genelde biraz daha oyuna dahil etmeye yonelik olmus sizi. oyuncudan oneri almak, genc yetenekleri tecrubeli adamlarin bilgilerinden faydalanmaya yonlendirmek falan gibi seyler cok basarili olmus.
  
  bir de ben artik taktik anlayisimin falan degismesini cok sevdim. very cautious seklinde lucescu taktigiyle oynatiyorum takimimi. fernando torres vardi da biz mi almadik sanki ne oynatayim. disiplin olayim 16 lara vururken, kulubun finansal cokuntusunden beni sorumlu tutup financial control u 8 e dusurduler. barcelona nin basina gelince gorecekler onlar.
  
  sonuc itibariyle, klasikler arasinda yerini aldi oyun. gittikce gelistiriyorlar artik acildilar. patch lerle ivir zivirlarla zaten hatalari da azaltiyorlar. o kadar insan foruma bug lari yaziyor, ona gore yakinda bir patch gelebilir gibime geliyor.
  
  zevkle oynayiniz efendim. 'remember, eating gives you the strength to keep on playing'. yakinda bu notla karsilasabilirsiniz...
• siftahını eskişehirspor'u lig a'dan düşürerek yaptığım uğursuz oyun. kardeşim bit kadar bütçe vermişsiniz eskişehirspor'a doğru dürüst adam bile alamadık; cafer'e, ümit aydın'a kaldık diyorum buradan yayınında ve yapımında emeği geçenlere. o değil de ben ne yüzle gideceğim artık eskişehir'e annemleri ziyarete. babam duysa 40 yıllık esesli olarak evlatlıktan reddetmez mi? o anadolu ekspresinin camından eskişehir tabelasına hangi cesaretle bakacağım. buradan cafer aydın'a da bir çift sözüm var; 35 yaşına gelmişsin adam olamamışsın cafer, takımı aleyhime örgütledin; yazık sana yazık.
• tam olarak hangi tarihte yürürlüğe girdiğini anlayamadığım, fakat 2016 yılının ağustos-eylül aylarında fark ettiğim üzere; türkiye'yi avrupa birliği'ne kabul eden oyundur..
  şöyle ki;
  valencia'nın başında ispanya^* ve şampiyonlar ligi'ni kasıp kavururken, pilot takımlarım dışında; vasat ve yardıma muhtaç kulüplere de destek elimi uzatmaktaydım. bu doğrultuda son olarak levante'yi gözüme kestirmiş; gerek 'gelecek vaat eden' gençlerimi bonservisleriyle birlikte ücretsiz göndermek; gerekse levante'deki 'gelecek vaat etmeyen' gençleri değerlerinin çok üzerinde paralar ödeyerek transfer etmek suretiyle yardımda bulunmaktaydım.
  işte tam bu sırada levante'nin ispanya dışından üst üste transferler yaptığını fark ettim. yardımlarımın işe yaradığını hissederek koltuklarımı kabartmaya başlamıştım ki, kadroya katılan isimlerin çoğunlukla türk kökenli oluşu dikkatimi çekti; incelemeye karar verdim. ve iyi ki de incelemişim..
  çünkü levante; trabzonspor, sakaryaspor, bursaspor ve gençlerbirliği'nden tam 4 türk futbolcusunu birden renklerine bağlamıştı. şaşkınlık içerisinde oyuncuların profillerine baktım. en azından birinde kesinlikle çifte vatandaşlık olduğuna kanaat getirmiştim. ama yoktu... işin ilginci, takımda yabancı statüsünde sayılan 2 de brezilyalı futbolcu vardı. kızmıştım..
  kural şudur ki; la liga'da avrupa birliği pasaportu olmayan en fazla 3 futbolcuyu register edebilirsiniz. oysa bu levante, benim verdiğim paraları har vurup harman savurmuş, hiç işine yaramayacak şekilde yatırımlar yapmıştı. yine de iyimser düşünüp, register kuralını kontrol ettiğimde, federasyon'un^* herhangi bir değişikliğe gitmediğini gördüm; hâlâ 3 yabancı register edilebiliyordu. bunun üzerine levante'den desteğimi çektim.
  fakat sezon başladığında gördüm ki; türkler'in tamamı kadrodaydı. hatta o 2 brezilyalı da öyle! ligdeki diğer takımları da incelemeye koyuldum böylece. ve başarıyla birlikte gelen hırsın, gözlerime perde indirdiğini anladım. çünkü; real madrid ve barcelona da dahil olmak üzere, neredeyse tüm kulüplerin kadrosunda en az bir türk mutlaka vardı. bazılarında bu sayı bir hayli fazlaydı; utandım. en kısa zamanda ülkeme yardım yapmaya karar verdim. bundan sonrası işin kişisel boyutu. biz konumuza dönelim...
  gördüklerimin bir yanılsamadan ibaret olup olmadığını düşünerek, adeta tası-tarağı bırakıp, devre arasını bekledim. bu süre içerisinde fenerbahçe'den 'rıdvan alpay' isimli bir gençle anlaşmıştım. nihayet devre arası geldi, rıdvan tesislerimize ulaştı. yeni takım arkadaşları gibi, o da hırslı ve azimliydi. hem de türk oğlu türk'tü. edirne'den dışarı ilk kez çıkıyordu belki de. evet... rıdvan yabancı değildi. register edilirken frg yazısıyla karşılaşmıyordum... ve o günden sonra tüm yatırımlarımı ülkeme yaptım. anadolu kulüplerini ayağa kaldırdım...
  bu vesileyle, türkiye'yi avrupa birliği'ne kabul eden football manager zihniyetine sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum.
• son derece gerçekçi bir oyun, galatasaray'ı yönetirken cihan haspolatlı'dan bir türlü kurtulamıyorsunuz. satsanız satılmıyor, oynatsanız oynayamıyor. yeterrrrrrr.