fosil yakıt

• yüksek karbon ve hidrojen içeren organik maddelerin basınç altında kalarak oluşturdukları yakıt,
  (bkz: petrol)
  (bkz: kömür)
• ingilizcesi fossil fuel olan madde
• küresel ısınma, karbondioksit salımı ve benzeri etkilerden birincil derecede sorumlu yakıtlar
  
  fiyat/maliyet gibi nedenlerle . tam olarak alternatif olamasalarda olmayaya çalışan alternatifleri için; ; (bkz: yenilenebilir enerji)
  
  zorunlu edit:^* efendim birincil sorumlu olarak elbet yakıtları değil insanları tutmak lazım. gerçi dünyanın yaklaşık 85 -100 yıllık bir fosil yakıt stoğu olduğunu düşünülünce fiyatı maliyeti ne olursa olsun yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüş kaderimizdir. bunun ötesinde bilim insanları çalışmaya devam etmektedir.
• atmosfere bıraktığı yüksek co2 emisyonu nedeniyle atmosferin içine eden, küresel ısınmaya ineklerden sonra ikinci darbeyi vuran yakıt türüdür.
  kömürdür, petroldür.
  bunlardan kömür fi tarihinde bitki artıklarının zaman içinde çürüyüp, karbon miktarlarının sıkışarak yükselmesi ile katı olarak, petrol ise aynı artıkların sıvılaşıp, yeraltında kapanlanması ile oluşmuştur. bu olayda ortaya çıkan gaz da haliyle doğal gazolarak yakıtlardan biri olarak yerini almaktadır dünyamızda.
  oysa insanoğlu elindekini değerlendirmeyi becerip "yenilenebilir enerji" türlerini biraz daha hayatına katsa, biraz daha dünyayı sevdiğini göstermiş olacaktır.
• kendisi için ödenen finansal destekler, azaltılması yönündeki sesler gittikçe yükseldiği halde, 2011'de bir önceki yıla göre %30 artmıştır. 2011'deki fosil yakıt destekleri 523 milyar dolarken, yenilenebilir enerji kaynaklarına giden destekler 88 milyar dolarda kalmış. insanoğlu son petrol damlasını görene kadar akıllanmayacak galiba.
  
  http://www.rtcc.org/…subsidies-increase-30-in-2011/
• dünyanın bok içinde olmasının önemli sebeplerinden biridir.
  yerine gitgide yenilenebilir enerji türevleri kullanılmaya başlansa da dünya var olduğu sürece fosil yakıtlar da var olacaktır, tükenmeyecektir.
• bir damla petrolu, bir damla kana tercih edenlerin ürünü, çevremize verdiği zararları bir kenara bırakıp, oluşumunu iredelediğimiz de karşımıza organik mi inorganik mi diye iki teori ortaya atılıyor. kimyagerler inorganik diyen tarafta iken bilim adamları organik olduğunu iddia ediyor. genel kabul görüş ise organik ve denizlerde yaşayan organizmalar olduğu söyleniyor. asıl işin ilginç tarafı, laboratuvarlardaki petrol üretim işlemlerinin tabiattaki oluşum işlemlerinden farklılık göstermesidir.
• doğal döngü içinde zararlı atıklar yeraltında, izole ortamda birikir. 4 milyar yıllık doğal döngü bu çareyi geliştirmiştir. (isterseniz allahın buluduğu çare de diyebiliriz, değişen birşey yok) bu sayede canlı yaşamı önemli bir tehditten korunur.
  
  insan ise bu ölümcül “şeyleri” yer altından çıkarır. rafine ederek daha ölümcül kimyasallara çevirir. kullanır. sonuçta bugün dünyada en büyük dışsal ölüm sebeplerinden biri hava kirliliğidir. who linki
• petrol, gaz ve kömürden üretilen elektriğin payı:
  
  • endonezya : %89
  • avustralya : %86
  • hollanda : %82
  • hindistan : %81
  • nijerya : %81
  • japonya : %80
  • suudi arabistan : %76
  • çin : %73
  • türkiye : %67
  • birleşik devletler : %67
  • rusya federasyonu : %65
  • italya : %59
  • almanya : %55
  • ingiltere : %53
  • ispanya : %43
  • brezilya : %23
  • fransa : %6
  
  kaynak : world bank
• sanayi devrimini sağlayan katı petrol.
  ingilizler sanayi devrimin ilk nüvelerini atarken yakıt konusunda devrim olan var olan kömür madenlerini keşfederler. yüksek ısı derecesi sayesinde pek çok konuda yardımcı olur ingilizlere.
  eğer ki kömür bulunmasaydı, her yıl 15 milyon dönüm orman kesmek zorunda kalacaklardı. böyle bir ormanı da yok kendilerinin.