• ingiliz buldoğundan biraz daha ufakça, yine benzer şekilde güçlü köpek cinsi. genellikle siyah üzerine beyaz benekli ya da beyaz üzerine siyah benekli olurlar. fazla uzun yaşamazlar, yavruları kolay hayatta kalmaz ve çoğunlukla kalıtımsal hastalıklardan muzdarip olurlar. benzeri cinslerin aksine salya problemleri olmaz. bi de yavruyken bunlar kafaları kulaklarına göre baya orantısız kaldığından köpekten çok gremlin-fare arası görünüme sahip oluyolar.
    nitekim bir fransız buldoğu olan bugsy de, 8 yavrusunun ölümünü görmüş, 99 yazında da solunum hastalıkları sebebiyle köpek cennetini boylamıştır.
  • hastaliklari olmasina ragmen fiyati 1200 euro civarinda seyreden cok sevimli baktikca insanin gulesi gelen eglenceli yaratik.
  • bulldog ailesinden bir köpek cinsidir. nispeten küçük ve insancıl olmasından dolayı, her gün düzenli egzersiz yapılması şartıyla, apartman hayatına kolaylıkla ayak uydurabilir. solunum problemlerinden dolayı, kilo almasına kesinlikle izin verilmemelidir. aksi gibi iştahlıdır da kereta. kısa tüylerinin bir avantajı olarak, fazla bakım gerektirmez. bulldog kanı yaşıyan diğer ırklar gibi barsakları mükemmel çalışır. boyundan ummadığınız ölçüde dışkılar bu arkadaş. uyurken osurması da cabası.
  • yavruyken yarasa ile gremlin arası bir tipe sahip olan bu yaratık göt kadar boyuna rağmen oldukça sağlam bir ittir. çarpık bacakları, sarkık yanakları ve tüm miskinliğine rağmen istediğinde cin gibi bakan fıldır fıldır gözleri ile hayatına girdiği insanı insanlıktan çıkaran bir sevgi ile kendine bağlar. ailede tek bir kişi ile adına rahatlıkla aşk diyebileceğimiz türden bir ilişki kurar. bu seçilmiş kişi fransız itinin tüm dünyasıdır. bi oturuşta yemek namına ne varsa gözünün yaşına bakmayacak bu mendebur, sahip bildiği evde yokken yemeden içmeden kesilecek kadar romantiktir. aşk kusan bakışları, uykusunda taramalı şekilde osurabilen bir poposu, düğmeye benzeyen ıslak burnu, mutluyken dans eder gibi oynayan domuz kuyruğu ile bu çirkin güzellik ona evini açanın tam anlamıyla evladıdır.
  • apartman hayatına kolay uyum sağlamasıyla tanınan köpek cinsidir. sık havlamaz. kısa tüylüdür. olgunlaşmış halinin boyu dizi geçmez (yaklaşık 30 cm). özellikleri:

    cesurdur. boyuna bakmaksızın gördüğü her cinsten köpeği koklamaya ilk o gider. güçlü bir çenesi vardır. olası köpek kavgalarında büyük cinslerin bacaklarını tek hamlede kopardığı rivayet edilir. hatta bir rottweiler sahibi bir gün bana bir french bulldog'un üzerinden araba geçtiğini, hayvanın kalkıp silkelenip yoluna devam edttiğini söylemişti. inanmadım ama..

    hareketlidir. koşma, zıplama, oynama enerjisine örnek olarak ibrahim üzülmez desem, herhalde yeterli olur.

    dengelidir. köpek psikolojisinden çok anlamıyorum, ancak şu ana kadar beni şaşırtan, kızdıran bir tepkisini görmedim. aynı uyarılara aynı cevapları veriyor diyebilim.

    duyguludur. kesinlikle duyguludur. birlikte geçmiş bir haftasonunun ertesindeki pazartesi günleri evde yalnız kalmasının ardından mama kabından tek bir mama eksilmediğini görürsünüz. kendi kendine tepki koyar; ta ki sizi görene kadar. sizi gördüğü anda dünyası değişir. ve bunu hiç bir canlıda bu kadar net göremezsiniz, emin olun.

    zekidir. buraya şöyle zekidir böyle zekidir yazmak istemiyorum. ama çok duyarlıdır kesinlikle. ses tonunuza, jestinize, mimiğinize tepki verir. ha istediğiniz şekilde davranır mı? işine gelirse evet, gelmezse bazen evet.

    meraklıdır. the dog whisperer programında cesar millan sürüsündeki french bulldog için şuna benzer bir şey demişti: "bir french bulldog herkesin alanına girip neler olup bittiğini öğrenmek ister." bunun üzerine french bulldog rehabilitasyondaki bir kırmızı kuşak köpekle cesar millan'ın yanına gelip bakıp, koklayıp geri gitmişti.

    eğitime cevap verir. evet verir. ama bu biraz da eğiticinin sabrına, yaratıcılığına bağlı olarak da değişir.

    koruyucudur. duyduğu en ufak br tıkırtıda kulakları dikleşir, postürü body biuldingçi abilere benzer ve kapıya koşar. aman yabancı biri girmesindir eve. girecekse de önce o koklayıp onayı vermelidir.

    sonuç olarak köpek edinmek isteyen kişilere tavsiye edilesidir.
  • bende bir gece misafir olanının içine bildiğin fiat marka traktör kaçmış.

    bir homurtu, ilk etapta çalışayım mı, çalışmayayım mı kararsızlığı, arada yokuş aşağı vurduyor, ama belli motor boğuk, hönk hönk ediyor.

    sıfat zaten bildiğin cehennem zebanisi, sabaha karşı tuvalete gideyim dedim, karşıma dikildiğinde oracığa koyverdim ıslak ıslak.

    salya desen bildiğin musluk, iştah yerinde çöp, kağıt, üzüm, muz, kurabiye, kedi maması neyi gördüyse süpürdü elinden alamadık.

    afedersin bir osuruğu var, sabahında sahibi olan arkadaşım almadan önce nato ya ses bombası araştırmaları için göndereyim dedim içimden..

    yüzüne karşı söyleyemedim ama taşşak mı geçiyorsun len bizimle köpeksen köpekliğini bil.

    bir gece misafir ettik, biz köpek olduk emrine amade.
  • 2 aylık yavruları bile gürültülü derecede horlayan, hayatım boyunca gördüğüm en tembel köpek türüdür.
  • bu cinsin ismi her ne kadar fransız buldoğu olsada kökeni enteresan bir şekilde ingilitere'dir. ingiliz buldoğu, terrier ve pug'ın çaprazlanması ile üretilmişlerdir. uyurken fena osurur ve horlar. oyuncu ve apartman hayatına kolay uyum sağlayan bir köpektir. inanılmaz iştahlıdır bu yüzden bu köpekler sürekli diyette olmalıdırlar. genetik olarak burun kısmı basık olmasından dolayı solunum problemleri vardır, bu yüzden çok fazla yağlanmaları solunum problemleri ve ölüme sebep olabilir. 3.5 aylık fransız buldoğum silgi yuttuğu için -hemde çiğnemeden- ameliyat olmak zorunda kaldı, bu her yavru köpek için geçerlidir ama siz siz olun ulaşabileceği yerlere yutabileceği cisimler bırakmayın, bir kezde çekmeden ağrı kesicileri bulup yemiş neyseki birşey olmadı. çok yaramaz bir o kadar süper köpeklerdir, diğer cinslerle, çocuklarla pek derdi yoktur (sonuçta yinede herşey eğitime bağlı).
  • tembel olduğundan bahsedilen köpek türü. sanırım sadece benimki öyle değil. bu deli hayvanın enerjisi hiç bitmemekle birlikte, iki aylık eğitime rağmen hala laf dinlemeyecek kadar inat! eğitim tasması takmak asla istemesem de normal tasmayla baş edilebilecek gibi değil. köpeklerinde, türünden bağımsız, kendilerine has karakterleri olduğuna inandırdı bana. ama tüm zorluğuna rağmen, her köpek gibi muhteşem yaratıklardır. bakabilecekseniz cinsi önemli olmaksızın, bir tane edinin. kendiniz dışında başka bir varlığın sorumluluğunu almak ve bu sorumluluğu yerine getirebildiğinizi görmek bence çok güzel.
hesabın var mı? giriş yap