fuck up

• karışıklık
  bela
  içinde çıkılması zor durum
  bombok etmek
  berbat etmek
  işin içine etmek
  mahvetmek
  someone who makes mistakes because of incompetence
  an embarrassing mistake
  make a mess of, destroy or ruin
  falso (fluff)
  yüz göz (mess up)
  batırmak
  sıçmak
  
  anlamlarına gelebilen, hem isim hem de fiil olan ingilizce kelime.
• arthur nersesian'ın, yakında türkçe'de görebileceğimiz kitabı.
  
  yazarımız new york'ta bir tutunamayandır, sevgilisi onu evden atmıştır, işinden kovulmuştur, bir arkadaşının evine yerleşir, gay porno sinemasında müdürlük yapar, bir soyguna şahit olur vs. vs.
  
  tutunamıyordur bir türlü, o gerekli/siz yorumlardan birinde "insallah benim başıma gelmez dedirten türden bir hikaye" gibi ucu açık, kitabın niteliği hakkında fikir vermeyen bir ifade vardı.
  
  güzel ama, benden tavsiye.
• first universal cybernetic-kinetic ultra-micro programmer.
  illuminatus'ta bir denizaltı kullanabilen, yunuslarla iletişim kurabilen ve 3. dünya savaşı'nın olma olasılığını i ching'le tahmin eden bilgisayar.
  süper isim evet.
• arthur nersesian ın anlatımı ilginç romanıdır.aşk hakkındaki ince ayrıntısına değinmek istiyorum.kitabın ortalarında baş kahramanımız yakın arkadaşının erkeksi hareketleri olan kaba tiksinç angelaya nasıl bu kadar bağlandığını anlayamaz.hatun ortalıkta geyirip çekinmeden osuran kavga sırasında kaba şiddete başvurmaktan çekinmeyen kahramanımıza göre ayımsı yağ fıçısı bir varlıktır.kahramanımız sık sık işte ""aşk bu, bi insan ancak gözleri aşktan körleşmişse böyle bi varlığı tiksinmeden sevebilir "die düşünür.bla bla bla şeklinde gelişen olaylardan sonra kitabın sonunda ayımsı hatun kişiyle ilişki yaşamaya başlar.
  
  ilginçti. farklı bi yaşamdı. başka bi bakış açısıydı hayata...tavsiye ederim arkadaşlar
• pia yayınları'ndan çıkan kitabın arka kapağında yazanlar için: http://www.ideefixe.com/…p?sid=g8vu3cb8qu5ubkhufs6y
• (bkz: shut the fuck up)
• bu kitabın ideefixe'deki sayfası için: https://www.ideefixe.com/…?sid=g8vu3cb8qu5ubkhufs6y
  adamın ba$ına gelenleri okudukça, pes artık diyor insan.^*
• mutlu sonla biten bir kitap. tum olumsuzluklara ragmen, kendini toparlayan, oyle ya da boyle toparlama firsati bulan, kitabin son kapagindaki deyimiyle bir fuck up in hikayesi.
  
  ayrica uyusturucusuz bir trainspotting demis hal sirowitz. ilgililere duyurulur.
• kitabı özetlediğini düşündüğüm bir bölüm;
  "kaybedecek hiçbir şeyim yok. istediğim her şeyi yapabilirim size, sizin bana yapacağınız en kötü şey bulunduğum durumdan sadece daha iyi olabilir. kaybedecek hiçbir şeyim yok, hiçbir şeyim..."
• "bilirsiniz, tüm yerler aklınıza hüzünlü bir hatırayı getirdiği zaman o yerde fazla uzun kalmışsınız demektir."