• rogue'a yazmakla kalmamiş, onu tavlamayi da başarmiştir... hatta öpüşmüştür bile... (eğer "ne var ulan öpüşmede ben ne hatunlar delirttim" diyorsaniz, lütfen (bkz: rogue))
  • kendisi hirsizlar loncasinin başi tarafindan evlat edinilmiş olup, hirsizlar ve katiller arasinda bariş sağlanmasi için yapilan politik bir evlilik sirasinda katiller loncasinin başinin kizi ile evlencek iken kizin abisi tarafindan düelloya davet edilip, herifi orada harcayinca kaçmaya mecbur kalmiş, ama evleneceği kiz da bunun peşinden gelmiş, azili bir düşmani olmuştur; ama gambit'in asil büyük düşmani içindedir, geçmişte yediği, her ne kadar son dakikada işlenecek olan suçu farkedip ailenin küçük kizini kurtasa da günahsiz, savunmasiz, zavalli bir morlok ailesinin katliamina yardim etmesi gibi haltlarin, ki bu kiz da sonradan büyüyüp marrow olacak ve daha sonra gambit ile tekrar karşilaşacaktir, anisi remy lebeau'nun asil düşmanidir...
    111 kelime - 1 cümle - 1 şampiyon!
  • bırakın x-men'i, çizgi roman tarihinin gelmiş geçmiş en karizmatik karakteridir. nereden başlanır ki bu adamı anlatmaya? mesela bir keresinde profesör x enteresan bir rüya görür ve gecenin bir saatinde tüm x-menleri uyandırır. herkes homurdana homurdana, pijamalarıyla toplantı odasına gelir. profesör x etrafa bakar, herkes gelmiştir ama bir kişi eksiktir. etrafindakilere "gambit'in nerde olduğunu bilen var mı?" diye sorar. tam bu sırada gambit elindeki anahtarı havaya atıp tutarak, janti bir kıyafetle kapıda belirir ve şöyle der: "looks like i come home just in time."

    sürekli başka başka hatunlarla ilişkisi olan bir casanova olarak tasvir edilse de; gambit gönlünü rogue'a vermiştir. bu ikilinin ilişkisi sikimsonik jean grey-cyclops ilişkisinden bin kat daha anlamlı ve dramatiktir. bırakın öpüşüp koklaşmayı, birbirlerinin elini bile tutamazlar. bazı ekstrem durumlarda öpüşebildikleri olmuştur, mesela sinister bunların güçlerini ele geçirdiği zaman. ama gambit bir kere bile "sikerim böyle aşkın ızdırabını" dememiştir, işte böyle de delikanlı bir adamdır.

    gambit kardeşimiz delikanlı olduğu kadar megalomandır da. "after all this time, i still manage to impress myself", "everyone can relax... gambit has returned" gibi lafları sıkça kullanır. bu egoistliği, bu umursamazlığı yüzünden bir çok kez kendisine hain damgası vurulmuştur*, ama o "ben hain değilim" diye ağlamak yerine kendini hain ilan edenlerin hayatını kurtarıp kahraman olarak gerçekleri ortaya koymayı tercih eder. her ne kadar diğer x-men'lerden kendini ayrı tutmaya çalışsa da asla dönmek istemediği bir evi ve karanlık bir geçmişi vardır. bu yüzden x-men'in onun tek ailesi olduğunu bilir.

    haa bir de wolverine'le aralarında sürekli tatlı sert bir atışma vardır. wolverine buna hep gumbo veya cajun der, asla adıyla hitap etmez. serinin en karizmatik iki karakteri olduklarını bildiklerinden midir bilinmez; ama sürekli bir rekabet içindedirler. tabii benim gözümde wolverine gambit'in tırnağı bile olamaz ama neyse.

    son olarak, bishop kendisini suikastçi olmakla suçladığında sinirden kafayı yemesi çok normaldir; zira kendisi gençliğinde thieves guild üyesidir ve tüm gençliği assasins guild'le savaşarak geçmiştir.
  • bir nesil, bu adama özenerek kumara fuhuşa alkole ve baliye başladı, elinde avucunda ne varsa tüketti; allah'ından bulsun. kumar şirketleri de yurt dışı bazlı olduğu için ülkenin bütün sermayesi yurt dışına kaçtı. adeta tehlikenin farkına varamadık ve ülkemizi bitirmeye çalışan dış mihrakların oyununa geldik, yazık...
  • x-men cizgi filminin ilk bolumunde, mutantlar ve gucleri hakkinda asagi yukari hic bir sey bilmeyen jubilee ilk defa gambit'i oyun kartlarini patlayiciya cevirip firlatirken gormus ve sormustur:

    -how did you do that?
    -with style petite, with style.

    sonra gel de hayran olma bu karaktere.
  • satrancta pozisyon avantaji saglamak icin bir tasi karsiliksiz feda etmek.. en basit ornegi, acilista beyaz sahin onundeki piyonu iki ileri sursun, siyah da vezirin onundeki piyonu iki ileri surmesi bir gambittir. beyaz isterse siyah piyonu alir (gambiti kabul eder), ya da baska bir hamlede bulunur.
  • x-men serisinin 3 filminde de göremediğim, yasını tuttuğumdur. esas wolverine'den, profesör x'ten, çok daha ön planda gösterilmesi gerekirken hiç yer almamıştır. yahu kes ordan bi karakter, al gambit'i, koy forvete, bak o gişe nasıl katlanıyor.

    (bkz: buradan yetkililere sesleniyorum)
  • satrancta genellikle oyun açılışlarında anlık değil fakat uzun sürede bir avantaj elde etmek amacıyla (taş veya pozisyon avantajı olabilir) bir taşı (genellikle piyon olur) feda etmektir.
  • çocukken en sevdiğim çizgi film karakteriydi. bütün arkadaşlarım tsubasa, leonardo, wolverine, spider man diye gezinirken ben hep gambit olmayı hayal ederdim. o zamanlar birlikte oynadığım arkadaşlarımdan o kadar çok "gambit kim a.q.?" bakışları almıştım ki, bana böyle mükemmel gelen bir karakterin, hiç himsenin umrunda olmamasına şaşırıyordum.

    yıllar geçti biz büyümeye başladık. marvel, çizgi filmleri filmlere dönüştürmeye başladı. ama gambit bir kez daha hayal kırıklığı yaşatmıştı bana. 2000, 2003 ve 2006. filmler arka arkaya geliyordu. ama gambit hiçbirinde yer almıyordu. hatta filmler geldikçe wolverine karakteri o kadar çok ön plana çıkartılmıştı ki, sıradaki filmin wolverine olarak çıkması hiç şaşırtıcı olmamıştı. üzerine bir de x-men serisinde görmezden gelinen gambit, nasıl oluyorsa wolverine'de yer alıyor ve de arka plana itilen, o müthiş karizması wolverine'in gölgesinden öteye geçemeyen bir yan karakter olarak perdeye yansıtılıyordu.

    evet bizler, gambit'e hayranlık duyan ufak bir kitleden ibarettik sadece. çocukluğumda inanmak istemediğim bu gerçek artık tüm çıplaklığıyla karşımdaydı. bütün dünyada wolverine, x-men deyince akıllarda oluşan ilk imgeye bürünmüştü artık. gambit ise bodrum'a yerleşen emekli bir albay olarak tanınıyordu çevresince.

    ama marvel bünyesinde bu azınlığı temsil eden öz x-men ekibi bu duruma daha fazla kayıtsız kalamazdı. günler süren gizli toplantıların ardından mystique'i lauren shuler donner kılığına sokarak, gambit'in beyaz perdeye aktarılacağını açıkladılar. gambit vizyona girene kadar da lauren shuler donner'ı pentagonun alt katlarında gizli bir hücrede tutmaları bekleniyor. böylece gambit vizyona girdiğinde, mutantlar arasında ırkçılık yapan bütün marvel çalışanları gereken dersi almış olacak. gambit de mutantlar içinde neden ayrı bir yere sahip olduğunu bütün dünyaya gösterme şansını elde etmiş olacak.
  • gerçek ismi "rémy lebeau"* olan bu x-men karakterinin soyadıyla ilgili bir ilginçlik mevcuttur. lebeau= le beau= fra.yakışıklı
    fransızca dahil 7 yabancı dil bilirim; okur bayanlara selam ederim. (misafirodasına beklerim)
hesabın var mı? giriş yap