• westeros'un kadim halklarının insanlar için telef olduğu dizidir.

    sen gel binlerce yıl burada mutlu mesut yaşa, ondan sonra başka kıtadan akın akın insanlar gelsin senin yurdunu yağmalasınlar. o da yetmezmiş gibi onlar uğruna öl.

    ormanın son çocukları bran için kendilerini feda ettiler.

    tek dişi kalmış tatlış dev ise jon için kendini feda etti.

    bu starklar kadim halkların içine edip duruyorlar.

    bir de starklar yüzünden telef olan kurtlar var ki onlar ayrı bir fecaat. ulen keşke hayvanları sahiplenmeseydiniz. doğada daha güvende olurlardı.
  • setteki çoğu oyuncuya çakmışlığım var ama sözlük tarihi beni asla yazmayacak...
  • şayet yazıldıysa kusura bakmayın ama söyle bir şey fark ettim:

    henüz boltons ve lannisters arasında bir ittifak söz konusu değilken, hatta roose bolton, robb stark'ın emrindeyken bir sahnede roose bolton, jaime'ye "tywin'e selamlarımı ilet." gibi bir şey söylüyor. jaime'de roose bolton'a "sen de robb stark'a selamlarımı ilet. amcasının düğününe katılamadığım için üzgün oldugumu söyle." tarzında bir seyler söylüyor. bildiginiz gibi kızıl düğünde de roose bolton , robb'u öldürürken "lannisterlar selamlarını iletti." diyor.?

    yani martin amca'mız red wedding'e de çok öncelerden bir selam çakmış. ne yaban çakalıymış meğer...
  • (bkz: tutku)
  • birisi bana gothamdan spoiler vermişti, ben de ona 7. sezondaki tüm spoiler sayılabilecek şeyleri saydım. çok fena intikam alırım :)
  • sonunda yedinci sezondan ilk fotoğraflar düştü. daenerysciğim yine yakıyor.
  • gilly bir yazı okuyor: http://imgbox.com/ydsvy5no

    "it is also written that there are annals in asshai of such a darkness, and of a hero who fought against it with a red sword. his deeds are said to have been performed before the rise of valyria, in the earliest age when old ghis was first forming its empire. this legend has spread west from asshai, and the followers of r'hllor claim that this hero was named azor ahai, and prophesy his return. in the jade compendium, colloquo votar recounts a curious legend from yi ti, which states that the sun hid its face from the earth for a lifetime, ashamed at something none could discover, and that disaster was averted only by the deeds of a woman with a monkey's tail."

    yazı direkt olarak the world of ice and fire'dan alınmış. en sonunda azor ahai tanımı kullanılacak gibi. hem de jon ile ilgili kişiler tarafından.
  • valla bu diziyi güzel yapan şey bence king's landing sahneleriydi.

    robert baratheon, joffrey, jaime, cersei, eddard stark, sansa stark, baelish, varys, renly, tyrion, bronn, shae, lancel lannister, tywin lannister, pycelle, meryn fucking trant, loras tyrell, margaery tyrell, olenna tyrell, oberyn martell vesaire kısacası yolu kings landing'den geçen, bu şehri güzelleştiren karakterler ve aralarındaki diyaloglarıyla güzeldi bu dizi.

    ne daenerys'in yaptıklarıyla ne jon snow'un maceralarıyla ilgilenen biri olarak ne zamanki kings landing tayfası yavaş yavaş dağılmaya başladı dördüncü sezondan itibaren, o zaman dizi yavaş yavaş baymaya başladı.

    -önce joffrey öldü. joffrey çok uyuz ve cringe dolu bir çocuk olsa da nefretlik tavırları dizinin eğlencesinin bir kısmını oluşturmuyor değildi. joffrey ölüp tyrion hücreye girince kings landing sıkıcılaştı.

    -çünkü kings landing'i kings landing yapan karakterlerin başında tyrion gelmekteydi. ikinci sezonda hand of the king olarak maceraları, üçüncü sezonda sansa ile evlenmesi, shae ile olaylar, tyrell'lerin gelmesi falan tyrion'u en izlenesi karakterlerden biri yaptı. tywin ile olsun, bronn ile olsun, varys ile olsun hatta cersei ile bile olan diyalogları şahaneydi. en sonunda adam gitti, giderken de varys ve tywin'i götürdü.

    -tywin demek düzen demekti. twyin demek mantık, tywin demek akıl fikir demekti. tywin'in varlığı hikayenin gidişatına bir stabilite katıyordu. tywin ölünce her taraf amı götü dağıttı. tywin varken hikaye belliydi, diğer haneler isyan eder tywin haklarından gelir. tywin savaşır, tywin plan kurar, tywin anlaşma yapar. tywin çocuklarını güder, tywin small council'de oturur, tywin deli torununu idare eder vesaire. hikaye hep böyle gidiyordu ama hiç sıkmıyordu çünkü dediğim gibi başkentteki karakterler çok iyiydi. ilginç bir şekilde ne zamanki diğer krallar öldü, tywin de peşisıra gitti.

    -beşinci ve altıncı sezonlarda tywin, tyrion, joffrey olmayınca başkent baymaya başladı. jamie de dorne'a, riverlands'e falan siktir edildi. burada iki sezon dinci çomarlarla uğraşıldı bu hikaye de çok iyiydi hakkını verelim ve başkentteki hikaye cersei, margaery, olenna, tommen üzerinden falan ilerledi ama ilk sezonlardaki o kalabalık, karmaşa, kimin eli kimin cebindecilik yoktu; çoğunlukla monotondu.

    -artık herkes öldü, tommen yok, margaery yok, loras yok babası yok, lancel ile babası yok, pycelle yok. resmen adam kalmadı diyebiliriz. bi tek cersei var. halbuki mesela dizinin ilk sezonundaki joust turnuvasında ne biçim bi kalabalık vardı kral robert'ın etrafında. o kadar karakterin hepsi gitti. kadın koskoca şehri kuruttu yemin ederim. amını dengesini siktiğim.
  • ey yazar, şölen sahneleri var olmakla beraber, biliniz ki bu program ümit usta ile afiyet olsun değildir. benim zihnimde yer etmiş, bir hayli sahnesi de var, özellikle şarap ya da ale (bira) içilen. bu adamları tuvalette de görmüyoruz (sir tywin reis hariç) demek ki sıçmıyorlar da. kurgu dünyası bu, biri bizi gözetliyor evi zannetmeyiniz.
hesabın var mı? giriş yap