• essos'lu golden company mhysa'ları yerine cersei'ye saldırınca cersei'nin zekasına güzelleme yapanların suratlarını çok merak edeceğim dizi.

    ben de cersei'yi seviyorum lakin kendisinin bütün olayı entrika çevirip sonra kendi başına patlatması.

    bu arada euron fragmanda yeni ejderha falan görmüyor arkadaşlar hava bulutlu olduğu için en son ana kadar ejderhayı farketmiyor sadece.
  • başka ejderhalar da var diyebilmek kafasını az çok anlıyorum, dizi o kadar küstürdü ki halüsinasyonlara sebep oluyor artık. ama başka ejderha falan yok. trailerlara çok da önem verilmemeli şu durumda çünkü bilgi kaçırmamak için trailerlarda ufak diyaloglar bile büyükmüş gibi gösteriliyor. şu saatten sonra tek istediğim cersei'nin acılı bir biçimde ölmesi. beklenti falan kalmadı.
  • yonetmenin soyledigine gore jaime giderken offcamera "i don't love you anymore." demis brienne.
    vay arkadas.
  • bu kadar iyi giden bir dizinin ne kadar kötü bir final sezonu yapabileceğini gösteren dizidir. lost gibi olacak denmiş, inanın ki lostun finali bile kat kat iyiydi.
  • ölen iki ejderhada suya gömülüyor ya... bunun adı bütçemiz zaten az birde ceset toplatmayın demek midir nedir?
  • aklıma geldikçe sinir oluyorum arkadaş, bu ejderhaların sonu böyle olmamalıydı. daha videsion'un ölümüne alışamamışken geldiğimiz duruma bak.
    deus ex machina'yla gelecek yavru ejderhalardan medet umacak seviyeye ne zaman geldik anlamadım.

    kalbimizdesiniz
  • en guzel sahnelerden tabiki eskilerden
  • --- 5 kitap ve dizi spoiler ---

    burada daha önce daenerys targaryen, petyr baelish, ned stark ve jon snow ile ilgili karakter incelemeleri yazmıştım. uzun süredir bir karakteri daha derinlemesine ele almak istiyordum ve dizi sağolsun bütün yan karakterlerin ırzına geçerek bu konudaki motivasyomu tamamen yok etmişti. 8. sezon, 4. bölümde gördük ki, yaklaşık 4 senedir bir satır kaliteli diyalog yazamadıkları varys karakterini, daenerys'e ihanet ettirmek suretiyle öldürecekler. kitabın en gizemli adamlarından biri olan varys'i, r'hllor'un rahmetine kavuşmadan önce bir hatırlayalım ki, cenazesinde "iyi bilirdik!" diyebilelim.

    "why is it always the innocents who suffer most, when you high lords play your game of thrones?"
    —varys

    bu karakterden bahsedilince ben dahil, hemen hemen herkesin aklına tek bir soru geliyor.

    "varys'in amacı ne?"

    bu sorunun cevabını merak eden sadece biz değiliz. ned stark, littlefinger gibi karakterler kitapta ve dizide varys'e direk "hacı sen ne ayaksın?" diye soruyorlar ve varys bu sorulara "i serve the realm" (diyara hizmet ediyorum) diye cevap vermekle yetiniyor ve tabi ki kimse ona inanmıyor. varys'in doğru söylüyor olma ihtimaline bir türlü inanamıyor oluşumuz, aslında george r.r. martin'in westeros'un nasıl bir yer olduğunu mükemmel bir şekilde işlemiş olmasının bir sonucu. kitapları okurken veya diziyi izlerken westeros'taki hiç bir oyuncuya güvenmemeyi çok çabuk öğreniyoruz ve varys'te oyunu büyük oynayanların en başında geliyor.

    aslında varys'in westeros'un ana oyuncularından birisi haline gelmesi ufak bir mucize. ebeveynlerinin kim olduğunu bilmediğimiz varys, lys'te bir köle olarak doğuyor. çok küçük yaşta, şehirden şehire gezen bir sirke satılıyor ve orada bir süre eğitim alıyor. sirkin myr'i ziyaret ettiği bir gün, zengin bir kişi varys'i sirkten satın alıyor ve onun cinsel organını keserek bir kan büyüsü ritüeli yapıyor. (o ritüelin ne olduğu ve varys'in duyduğu sesin gizemine burada girmeyeceğim, zaten bu konunun açıklaması spekülasyondan ibaret). bu ritüel sonrası myr sokaklarına atılan varys, hırsızlık, dilencilik ve fuhuş yaparak hayatta kalıyor ve sirkte öğrendiği yeteneklerin de yardımıyla çok iyi bir hırsıza dönüşüyor. hırsızlık konusundaki yükselişi, şehirdeki diğer hırsızları rahatsız ediyor ve varys, pentos'a kaçmak zorunda kalıyor.

    yeni geldiği şehirde, sokaklarda kiralık kılıç olarak çalışan ıllyrio mopatis ile tanışan varys, onunla ortak olarak, varys'in şehrin zengin kişilerinden değerli belgeleri çaldığı ve illyrio'nun bu "kaybolan" belgeleri "bulduğu" bir girişimin startını veriyor. bu plan, illyrio'yu bir anda şehrin en popüler adamı haline getiriyor ve onu daha sonra pentos'un en zengin magisterlerinden yapacak olaylar zincirini başlatıyor. illyrio, yüzeyde ünlü olurken, varys de yeraltında ünlenmeye başlıyor ve şehirdeki yetim köle çocukları işe alarak bir istihbarat ağı oluşturmaya başlıyor. hırsızlık görevini bu küçük "farelere" bırakan varys, zengin kişilerin elindeki belgelerin ve dolayısıyla bilginin ne kadar değerli olduğunun farkına varıyor. bu belgeler, onu hem zengin ediyor, hem de kendisi şehirde olan biten herşeyden haberi olan bir istihbarat şefi konumuna yükseliyor.

    "secrets are worth more than silver or sapphires."
    —varys

    bu sırada, narrow sea'nin öte tarafında, westeros kralı aerys targaryen, kendisine "deli kral" lakabının verileceği döneme girmiş, gaipten sesler duymaya başlamış, başta oğlu ve varisi rhaegar targaryen ve hand of the king tywin lannister olmak üzere herkesin onu devirmek için planlar yaptığını düşünen bir paranoyağa dönüşmüş durumda. her paranoyak diktatörün yaptığı gibi, istihbarat ağını güçlendirmek isteyen aerys, bu iş için essos'un en ünlü "örümceğini" yani varys'i işe alıyor.

    bu noktada, varys'in bu teklifi kabul etmiş olmasının ilginç olduğunu söylemem gerek. pentos gibi essos'un en zengin şehirlerinden birisini avucuna almış ve westeros ile hiç bir bağı olmamasına rağmen, westeros kralının hizmetine girmeyi kabul etmesi biraz garip. bunu, güçlü ve zengin kişilerin her zaman daha fazla güç ve paraya ihtiyaç duyması gibi temel insani bir motivasyonla açıklamak tabi ki mümkün. belki, varys, aerys'in teklifini "challenge accepted!" diyerek karşıladı ve bunu servetini ve nüfuzunu iki kıtaya yayabileceği bir fırsat olarak gördü. eğer bu temel motivasyon size yeterli gelmiyorsa, o zaman varys'in westeros'a gelmesinin farklı bir amacı olduğunu düşünebilirsiniz. bu amacın ne olabileceği ile ilgili en popüler teoriye daha sonra değineceğim. biz şimdilik varys'in "diyara hizmet" amacıyla hareket ettiğini varsayalım.

    her ne kadar, aerys akıl sağlığını yavaştan kaybediyor olsa da, varys westeros'a ilk geldiğinde gayet sağlıklı ve stabil bir yönetim buluyor. büyük ölçüde, hand of the king tywin lannister'ın başarılı yönetimi sayesinde, kraliyetin kasası ağzına kadar dolu ve yedi krallıkta barış ortamı hakim. aerys'in oğlu rhaegar'ın genelde sevilen bir prens olması nedeniyle tahtın varisinin de düzgün bir hükümdar olacağı şimdiden belli. gerçekten istikrar isteyen birisinin bu ortamın bozulmasını istememesi gerek ve varys de, bunun bozulmaması için çalıştığını gösteren bir kaç olay var.

    yüzeyde barış içerisinde gözüken yedi krallıkta, derinden kaynamaya başlayan ve daha sonra topyekün isyana dönüşecek bir huzursuzluk var. bu huzursuzluğun politik köklerine bu noktada çok fazla girmek istemiyorum ancak stark, aryyn ve baratheon gibi ailelerin aerys'in yönetiminden memnun olmadığı sarayın kulağına gelmeye başlıyor. ilginç olan, bu dedikodulara ilk müdaheleyi, valiaht prens rhaegar targaryen'in yapmaya çalışıyor olması. her ne kadar kitap tarafından onaylanmış olmasa da, rhaegar'ın bu huzursuzluktan haberi olduğu ve ünlü harrenhal turnuvasını da, önde gelen lordları bir araya toplayıp onları ikna etmek için düzenlediği söyleniyor. bu noktada rhaegar'ın amacı neydi bilmiyoruz ancak onun babasını devirip tahtı devralma planları yapıyor olduğu ihtimali var. bize "diyarın iyiliği için" çalıştığını söyleyen varys için ise böyle bir ihtimal pek iç acıcı değil çünkü babanın oğulla savaştığı bir iç savaşın patlak vermesi westeros için ağır yıkım anlamına gelecek. bu nedenle varys, aerys'e rhaegar'ın planlarından bahseden ve onu bu böyle bir ihtimali daha filizlenmeden durdurması için uyaran isim oluyor. varys'in uyarısı sonrasında aceleyle harrenhal'a giden aerys, olası bir darbe planını da durduruyor.

    rhaegar'ın kafasında tam olarak nasıl bir plan vardı bilmiyoruz ancak kendisi harrenhal turnuvası sırasında kimsenin tahmin edemeyeceği bir şey yapıp, lyanna stark'ı kaçırıyor (ya da beraber kaçıyorlar). bu hareket, başta robert baratheon olmak üzere, huzursuz bütün lordlar için bardağı taşıran son damla oluyor ve daha sonra "robert's rebellion" olarak anılacak iç savaş patlak veriyor. burada detaylarına girmek istemiyorum ancak bu savaş sırasında robert, rhaegar'ı öldürüyor ve isyana aktif olarak katılmayan tywin lannister, targaryenlerin kaybettiğini anlayınca ordusunu king's landing'e getirip şehri kuşatıyor. bu noktada aerys, tywin'in amacının ne olduğundan tam olarak emin değil, çünkü lannister orduları isyana henüz katılmış değiller. tywin, şehrin kapılarının açılmasını talep ediyor ve kralın danışmanlarından varys, bu teklifin reddedilmesini ve pycelle ise kabul edilmesini tavsiye ediyor. aerys, pycelle'e güvenerek şehrin kapılarını tywin'e açıyor ve lannister ordusunun ona yardıma gelmediğini çok kısa sürede anlıyor.

    varys'in burada hala aerys'e doğru tavsiyeyi veren kişi olduğunu görüyoruz. tywin'in şehre girmesinin sonuçlarını tam olarak kestirmek zor olsa da, varys, tywin lannister'ın bütün targaryen varislerini katledeceğini öngörüyor olsa gerek. targaryenlerin yok olması "diyara" hizmet eden varys için endişe verici bir senaryo çünkü tahta kimin çıkacağı tartışması yüzünden yeni bir savaş çıkma ihtimali oldukça yüksek. sonuçta bu noktada robert baratheon'un kral olacağı henüz kararlaştırılmış değil ve tywin lannister'ın şehri ele geçirdikten sonra tahtı gaspetmesi bir olayın yeni bir savaşı tetikleyip westeros'u daha büyük bir yıkıma sürükleme ihtimali de var.

    "the storms come and go, the waves crash overhead, the big fish eat the little fish, and ı keep on paddling."
    —varys

    aerys'in iktidarını korumakta başarısız olan varys'in şansının yaver gittiği konu, yeni kral robert baratheon'un kendisini affetmesi oluyor. varys, master of whispers görevine robert'ın iktidarında da devam ediyor ve onun asıl amacının ne olduğu meselesi bu noktadan sonra daha da önem kazanıyor. çünkü, varys'in amacı istikrar ve stabilite ise, robert'ın krallığı da bu konularda fena başlamıyor. varys, robert'a gerçekten iyi bir kral olması için şans verdi mi, yoksa daha ilk günden itibaren kendi planlarını uygulamaya mı başladı, tam olarak bilmiyoruz. eğer varys, robert'a şans verdiyse, onun krallığının ilk 7-8 senedeki gidişhatından memnun olmuş olabilir. her ne kadar robert iyi bir yönetici olmasa da, hand of the king pozisyonunda, çok tecrübeli ve saygıdeğer bir lord olan jon aryyn var ve greyjoy isyanının bastırılması sonrası diyarda nispeten bir barış ortamı hakim. ancak, bu stabil gidişhat, petry baelish'in master of coin olmasıyla yavaştan çürümeye başlıyor ve jon aryyn'in öldürülmesiyle de tam anlamıyla kaosa dönüşüyor. robert'ın veliahtları olan joffrey ve tommen'in krallık için pek uygun olmadığını ve bu çocukların gayri-meşru olmalarının ortaya çıkması halinde olabilecekleri de hesaba katarsak, varys'in robert'ın krallığının diyar için uygun olmadığı sonucuna varmasının pek zor olmayacağını söyleyebiliriz.

    varys, ister robert'tan ilk günden hoşlanmamış olsun, ister sonradan robert'ı indirme kararı almış olsun, diyarın iyiliği için daha iyi bir yöneticiyi tahta çıkarma planı bu noktadan sonra ortaya çıkmaya başlıyor. her ne kadar dizide işlenmemiş olsa da, kitapta, varys'in bu iş için desteklediği aday, rhaegar targaryen'in, king's landing kuşatması sırasında gregor clagane tarafından katledilen bebeği, aegon vi targaryen.

    öldürülen çocuk nasıl tahta çıkacak diyebilirsiniz ancak varys'in buna bir cevabı var. tywin lannister, king's landing'in kapısına dayandığında, aegon'u başka bir bebek ile değiştirip kaçırdığını söylüyor kendisi. bunun gerçekten mümkün olup olamayacağını şimdilik bir kenera koyalım ve varys'in doğru söylediğini kabul edelim. varys, aegon targaryen'i, lannisterlar tarafından katledilmekten kurtarıp essos'a kaçırıyor ve onu rhaegar'ın en yakın arkadaşlarından birisi olan ve aerys döneminde hand of the king olarak da görev almış, sürgündeki jon connington'a emanet ediyor. bunu yapmaktaki amacı da, aegon'u westeros krallığına yakışacak birisi olarak yetiştirip vakti geldiğinde tekrar tahta çıkartmak. ilginç olan, varys-illyrio ikilisinin targaryen ailesinin essos'a kaçırılan diğer bireyleri daenerys ve viserys targaryen ile ilk etapta çok fazla ilgilenmiyor olmaları. yani varys'in amacı targaryenları tahta geri çıkarmaksa, bütün varisleri koruması altına alması mantıklı olurdu. ama, viserys ve daenerys çok uzun süre bravoos'ta kalıyorlar ve ta ki, illyrio'nun dany'i, khal drogo ile evlendirme planına kadar varys onları himayesine almaya çalışmıyor. peki ne değişiyor da, varys ve illyrio, viserys ve dany'i de planlarına dahil ediyorlar.

    varys'in bu noktadaki planı, baratheon hanedanını ve westeros'u yavaş yavaş zayıflatıp, bir yandan da aegon'un westeros işgali için gerekli orduyu toplamak. bunun için kankası illyrio ile birlikte yaptıkları ilk plan, viserys targaryen ve khal drogo'yu bir araya getirerek, onları westeros'u işgale etmeleri için kışkırtmak. bunun gerçekleşmesi için illyrio, daenerys'i khal drogo ile evlendiriyor ve drogo'yu kışkırtmak için de varys, dany'e süikast teşebbüssünü planlayan isim oluyor. tabi ki, dany'nin ölmesini istemeyen varys, aynı anda jorah mormont'a da haber uçuruyor ki, mormont, dany'i kurtarsın. her ne kadar khal drogo, bu sırada viserys'i öldürse de, varys'in drogo'yu westeros'a saldırmak için kışkırtma planı başarılı oluyor. viserys'in ortadan kalkmış olması, işleri biraz karmaşıklaştırsa da, varys/illyrio ikilisinin tek amacı westeros'u zayıflatmak olduğu için bunu kimin yaptığının pek önemi yok. dothraki ordusunun westeros'u komple işgal etmesi mümkün olmadığını biliyorlar, önemli olan dothraki 100bin "barbar" atlıyla ortalığı iyice karıştırsın. ancak bu noktada varys'in planlarını sekteye uğratan gelişmeler üstüste geliyor.

    bu gelişmelerin ilki, khal drogo'nun ölümü ve dany'nin essos çöllerinde kaybolması. varys/illyrio, dany'den, qarth'a varıncaya kadar haber alamıyorlar ve dany'nin ortaya çıktığını duyar duymaz, illyrio gemisini qarth'a yolluyor. ancak, qarth'tan pentos'a giderken, jorah mormont, dany'i rotayı astapor'a çevirmesi için ikna ediyor. jorah, süikast teşebbüsü yüzüden, varys/illyrio ikilisinin dany üzerinde bir takım planları olduğunu biliyor. eğer dany, pentos'a gitseydi başına ne gelecekti bilmiyoruz. belki varys/illyrio, onu aegon ile evlendirip ejderhaları da işgal ordusuna dahil etmek isteyecekti. belki de dany'i ortadan kaldırıp, ejderhaları aegon'a vereceklerdi (aegon gerçekten targaryen/blackfyre ise tabi). bu plan her neydiyse, hayata geçemiyor ve dany, astapor'a inip unsullied ordusunu elde ettikten sonra, varys ve illyrio'nun kontrolüne tekrar giremeyecek kadar güçleniyor.

    "lord varys knows all."
    —petyr baelish

    dany'nin kontrolden çıktığı dönemde, westeros'ta da varys'in planlarını sekteye uğratacak gelişmeler yaşanıyor. saraya geldiği günden beri varys'in ayağına dolaşan littlefinger yine sahneye çıkıyor. jon arynn'in öldürülmesiyle yıkılmaya başlayan domino taşları, eddard stark ve cersei lannister'ı birbirine düşürüyor ve bu düelloyu kaybeden ned stark oluyor. bu gerilimin topyekün bir savaşa dönüşeceğini öngören varys, cersei'nin kulağına, "ned'i idam etme, duvara yolla" diye fısıldıyor ancak, joffrey, cersei'nin sözünü dinlemeyerek ned stark'ı idam ediyor. bu idam, varys'in tahmin ettiği gibi, stannis baratheon, robb stark, balon greyjoy ve renly baratheon'un, ayrı ayrı demir tahta karşı ayaklanmasına neden oluyor. westeros'ta bir iç savaş çıkması varys için ideal ancak bu onun istediğinden çok daha erken oluyor. aegon'un henüz bir ordusu yok ve khal drogo öldükten sonra dothraki'yi westeros'a getirme planları suya düşmüş durumda.

    war of the five kings, özellikle kuzey ve riverlands'ı oldukça zayıflatıyor ancak tywin lannister'ın stratejik manevraları sayesinde demir taht, tyrell ittifakıyla hala güçlü bir durumda. bu noktada varys'in yardımına joffrey baratheon süikastı yetişiyor. potansiyel bir kaosun kokusunu alan varys/illyrio ittifakı iki karşı hamle yapıyor. bunlardan birincisi, golden company'i, aegon'un hizmetine sokarak westeros işgalini hızlandırma hazırlığına başlamak. golden company, o sırada essos şehir devletlerinden myr'in hizmetinde ancak aegon'un çağrısını, 100 yıllık tarihlerinde ilk defa bir kontratı bozarak kabul ediyorlar. bunun nasıl olduğuna dair soruya illyrio, o meşhur "bazı kontratlar mürekkeple, bazı kontratlar kanla yazılmıştır" cevabını vererek, aslında aegon'un bir targaryen değil bir blackfyre olabileceğinin sinyalini veriyor. (bu konuya yine girmiyorum ama golden company için detaylı bilgi şurda).

    illyrio, golden company'i aegon'un hizmetine sokmaya çalışırken varys de, değerli bir parçayı kendi planlarına katmaya çalışıyor. iç savaş sırasında, king's landing'te hand of the king olarak görev alan tyrion lannister, joffrey süikasti nedeniyle yargılanmakta ve varys önce onun aleyhinde tanıklık ederek, tyrion'un ceza almasını garanti ediyor ve sonrasında onu zindanlardan kurtaran isim oluyor. burada daha da ilginç olanı, tyrion'un zindanlardan kaçarken babası tywin lannister'ı da öldürüyor olması. bu olayı varys'in ön görmüş müdür bilmiyoruz ancak tywin'in ortadan kalkması demir tahtın stabilitesine çok büyük bir darbe vururken, bir yandan da westeros'un kaosa sürüklenişini aşırı hızlandırıyor. bu noktada, stannis duvarın ötesinde savaşıyor, kuzeye boltonlar hükmediyor ancak onlara karşı bir isyan kaynamaya başlamış durumda, frey vs tully vs lannister çatışması riverlands'te devam ederken, demir tahtın stabilitesini koruyan lannister-tyrell ittifakı çatırdamak üzere. westeros'u işgal etmek isteyen birisi için koşullar son derece müsait.

    "ı swear it by my lost manhood. ı serve the realm, and the realm needs peace."
    —varys

    illyrio/varys ikilisi için ideal olan, aegon ve daenerys'i evlendirip sürgündeki targaryenleri bir araya getirerek bir işgale başlamak olur ancak bu noktada acele etmelerini gerektiren 2 şey var. birincisi, westeros'un tommen baratheon gibi zayıf bir kralın yönetiminde olması ve kıtanın her yerinde bir savaş ortamının hüküm sürmesi. cersei lannister, high sparrow tarafından hapse atılmış durumda ve varys, kevan lannister'ın tommen'ı kanatları altına almasını, kevan'ı bizzat öldürerek engelliyor. hatta, bununla da kalmayıp grand maester pycelle'i de öldürüyor ki, tommen, king's landing'te tamamen yalnız kalsın. ancak bundan daha da önemli olan, daenerys'in meereen'in yönetimini ele geçirip, 3 ejderha ve unsullied ordusu ile aegon'dan daha güçlü bir işgalci konumuna gelmesi (bu noktada henüz dothraki dany'e katılmış değil). eğer, dany, westeros'a aegon'dan önce çıkarsa, tahtı çok süratli bir şekilde ele geçirip, aegon'un istilasını tamamen anlamsız bir hale getirebilir. çünkü, varys, aegon'un sadece golden company ile westeros'u ele geçirmesinin mümkün olmadığını biliyor ve kaostan bıkan westeros halklarının ve tommen'i istemeyen hanedanların (martell gibi) aegon'u destekleyeceği ümidini taşıyor. eğer dany, ondan önce westeros'a inerse, bütün bu desteğin onun arkasına geçmesi ihtimali var ve aegon'un buradan sonra dany'i tahttan indirmesi pek mumkün olmayacak.

    bu nedenle, 5. kitabın sonunda, plan değiştiren aegon, golden company ile birlikte, westeros istilasına jon connington'un memleketi griffin's roost ile başlıyor. bu sırada martell hanedanıyla olası bir ittifak için arianne martell de, aegon ile buluşmaya gidiyor. tyrion ise jorah mormont tarafından esir alınıp daenerys targaryen'e götürülmekte.

    bu noktada aegon'un kimliğiyle ilgili bir kaç not paylaşayım. aegon'un gerçekten de iddia ettiği gibi, rhaegar targaryen'in oğlu mu, yoksa illyrio/varys tarafından yetiştirilmiş bir fake-aegon mu olduğunu henüz bilmiyoruz. bu yazı bir varys incelemesi olduğu için bu konudaki teorilere derinlemesine dalmak gibi bir niyetim yok. şu an için daha çok kabul gören teori, aegon'un gerçekten iddia ettiği kişi olmadığı ancak targaryen ailesinin bir kolu olan blackfyre köklerinden gelebileceği ihtimali. bunun en güçlü işareti de golden company'nin aegon için kontrat bozuyor olması. bana göre, aegon'un kimliğinden daha da önemli olan, onun, jon connington tarafından çok iyi yetiştirilmiş, bir çok dil bilen, şiir, matematik, geometri eğitimi almış, essos şehirlerinde ticaret öğrenmiş bir genç olması. öyle ki, tyrion'un, onunla ilgili ilk gözlemlerinden birisi "westeros'taki lordların çoğundan daha eğitimli" olduğu oluyor. yani bize sürekli "diyara hizmet ettiğini" söyleyen varys'in demek istediği "ben bu diyara yönetmeye layık birisini krallığa hazırlıyorum" olabilir.

    "power resides where men believe it resides"
    —varys

    eğer güç, insanların olduğuna inandıkları yerdeyse, aegon gibi bir lideri, kaos içindeki westeros'a getirdiğiniz zaman, halk ona iktidar gücünü vermek için hangi ailenin kanı olduğundan daha çok onun nasıl bir lider olduğuyla ilgilenecektir. eğer, aegon, adil bir hükümdar olacağına ve diyarı başarıyla yöneteceğine, westeros'un güçlü lordlarını ikna edebilirse, o noktadan sonra targaryen, blackfyre ya da hiçkimse olduğunun pek bir önemi kalmıyor. nasıl joffrey baratheon'un piç olduğunu herkes bilmesine rağmen, tywin lannister sayesinde kimse ona karşı çıkamadıysa, aynı şekilde stark, martell, tully, arryn gibi ailelerin desteğini almış bir aegon'un geçmişini de kimse sorgulayamaz. zaten, varys'in bütün planını kurduğu nokta da, westeros halklarının adil bir lideri kim olduğuna bakmaksızın kabul edecekleri öngörüsüne dayanıyor. çünkü, varys, robert ve aerys gibi kısmen başarılı kralların bile zamanla yozlaşmasına tanık oluyor ve aile bağıyla ya da kaba kuvvetle kazanılan iktidarın bir süre sonra çürüdüğüne tanık oluyor. amacım bir alegori olduğunu iddia etmek değil ama varys'in aegon ile başarmaya çalıştığı, "westeros'ta seçim olsa kazanacak" bir adayı tahta çıkartmak. ilginç olan, (kitapta) bunu gerçekleştirmesindeki en büyük engelin, taşıdığı kan sayesinde tahtı hakettiğine inanan daenerys targaryen olacak olması.

    ------

    her ne kadar 2700 kelime yazmış olsam da, varys karakterinin kompleksliğini tam olarak buraya yansıtmam mümkün değil. mümkün olduğunca kitapta onaylanan bilgileri kullanmaya çalıştım ve teorilerin hiç birisine girmedim. umuyorum, varys karakterinin ne kadar heyecan verici olduğunu hatırlamışsınızdır. çünkü dizinin ilk 4 sezonunda benim ekrana çıkmasını dört gözle beklediğim bir karakterdi varys. dizinin, aegon hikayesini dahil etmeme kararı alması, dizideki varys karakteri için felaket anlamına geldi. 3 sezondur varys, amaçsızca ortalıkta dolaşıyor ve dizinin bu güzelim karaktere yazacağı son "bir süre ortalık dolaştı, sonra dany'e ihanet etme kararı alıp öldü" gibisinden bir şey olacak.

    dizinin farkı bir yöne gitmek istemesinde sıkıntı yok ama bunu yaparken ellerindeki karakterlere nitelikli bir senaryo yazmak için en ufak bir çaba sarfetmemeleri tam anlamıyla skandal. varys'in işlevsiz kaldığını anladıkları anda onu diziden çıkartsalardı belki bu kadar rezil bir noktaya gelmezdik. mesela, varys, dany ile ilk tanıştığında, dany "sen beni öldürmeye çalıştın" diyerek onu idam edebilirdi ve varys de, ilk sezonda yaptığı bir şeyin bedelini ödemiş olurdu. çok tatmin edici bir son olmazdı belki ama en azından bir temeli olurdu. dizi bunu yapmayıp, 3 sezon boyunca varys karakterini sürüklemeyi tercih etti ve onu saçma sapan bir son ile uğurlayacaklar. bu muameleyi gören sadece varys olsa yine iyi, ilk 5 sezonda hikayelerini merak ettiğimiz ne kadar yan karakter varsa, hepsi tam anlamıyla unutulmuş durumda. ya anlamsızca arkaplanda dolaşıyorlar, ya hikayeden sessiz sedasız ayrıldılar ya da şu an yaptıkları şeylerin geçmişleriyle hiç bir alakası yok. bu karakterlerin hakkının verildiği bir hikayeyi okumak isteyen herkese kitapları okumayı tavsiye ediyorum.

    reklam
    yarın 16'00'da twitch'te geçen hafta başladığımız got geyiğine devam edeceğiz.
  • ben gerçekten bu diziyi yazan senaristlerin anasını sikeyim.
    insan bazı şeylere katlanabiliyor, önemli değil böyle olacağı varmış, diyor. illa ki şaşırtıcı bir şey olacaktı veya sembolizme yüklenilecekti diye bir şart yok diyor.

    sorun değil gerçekten.

    ama,
    ulan anlatılan kış, en az 2-3 sene sürüyor. bu yeni gelecek kış ise daha uzun sürecekti. 8-10 yıllık bir kış bekleniyordu. ned stark bile 2 kez görmüştü bu kışı. büyülü bir şey değildi yani kışın varlığı. kuzeyde yerleri kar bile tutmamış. kralın şehrine en son sezon kar yağıyordu, bugün bahar bahçe her yer.

    kışı resmen nights king'le bağlamış durumda amına kodumun çocukları. ne alakası varsa? 10 bin yıldır kışlar ve yazlar yıllar süren bir döngü içindeler. nights king 8bin yıldır da ortalıkta olmamasına rağmen var bu düzen. ama nights king ölünce kış bitiyor? ne alaka oğlum?

    gendry gelmiş "artık rivers değilim" diyor. yani bir senarist böyle bir şeyi nasıl atlayabilir? gendry kral topraklarına ait bir piçken, soyadı nasıl waters değil rivers deniyor? bu nasıl atlanabilir amk? böyle bir eseri yazan senaristler bunu ezberlemiş olmalıydı ezberlemiş.

    daha 3-4 sezon önce, drogon'a saplanan mızraklar ateşte yanıp erirken, drogona dokunan herkes cayır cayır yanarken (çünkü ejderhaların kanı yok. damarlarında ateş dolaşıyor) bu sezon bir anda ejderhalara ok saplanarak ölebiliyorlar. ateş değil, kan fışkırıyor vücutlarından.

    kralın kentine 100 kişilik bir birlik, ve gemileri parmaparça eden okların önünde en ufak bir zırhı olmayan ejderhanla gidiyorsun. ve cersei gibi bir karakter seni yok etmiyor. niye? amacı ne? sen niye gidiyorsun, o seni niye yok etmiyor? cersei adil bir savaş peşinde koşan biri gibi mi gözüküyor amk?

    dediğim gibi. bir çok şeyi değiştirebilirsiniz. önemli değil, dizi gereği yapılır edilir. gerçekten sorun değil.

    ama bu evrenin yapı taşlarını sikinize takmadan bu tip şeyleri nasıl saydırırsınız? asmalı konak izlerken başrol oyuncusunun bir anda gözlerinden ışın çıkararak duvarların arkasını gördüğünü düşünün. ne dersiniz? ne yaparsınız? aha bunlar da birebir aynı mantıkta saçmalıklar. "o evrende yaratılmış kurallar" hiçe sayılarak abuk sabuk bir senaryo yazılıyor. veya yüzüklerin efendisi izliyorsunuz, savaşı tam kaybedecekken gökyüzünden bombardıman uçakları gelip orkları yok ediyor?

    daha acısı; "nasılsa son sezon. sike sike izleyecekler. gelecek sezon için iptal alma durumumuz da yok. çünkü gelecek sezon yok. kim takar sikine, 6bin sayfadan fazla külliyatın yarattığı evrenin dengelerini"
  • senaristlerin diziye olan aşırı ilgiden güç zehirlenmesi yaşadığını düşünüyorum.bu dizinin olayı bize alternatif bi dünya sunmasiydi ve izleyicilerin farkli milletlere sempati duymasını sağlayarak, hikayeye bağlamasıydı.

    --- spoiler ---
    son sezonun sevilmemesini biraz da buna bağlıyorum.yillardir bekledigimiz kışın bu kadar sonuk ve kolay gecmesi, herkeste hayal kirikligi yaratti.

    bence şöyle bir son sezon daha çok yakışırdı;
    khalesi kuzeyi yanına alarak kralın sehrine yuruyebilir.cerseiyi barisa zorlar.sonra tum dunya halklarini sehre cagirip,night kingle insanligin olum kalim savasini verir ve son.sonra kimi kral yapmak istiyorsan savasta digerlerini oldur gitsin.

    peki sen naptın 1 bölümde harcadın meybuzlari,ejderhayi cakma karayip korsanina oldurttun,dotharaklar ilk goz ağrısiydi ya mogollar gibi ezip biciyorlardi kumpire cevirdiniz.neyse ihtisamli bi son yaparsa bunlar unutulur ve tekrar başlanır. *

    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap