• chillout, lounge ve downbeat tarzlarında müzik icra eden danimarkalı müzisyen.
    http://www.lastfm.com.tr/music/ganga
  • yaptığı müzikleri dinlerken kesinlikle bulunduğum yerden beni ışınlayan electro-trance-chill out grubu. ağır hastasıyım.

    mutlaka dinlenilmeli :

    1- you are my sun - http://www.youtube.com/watch?v=jbbvn4xeo-8
    2- all i want is forget - http://www.youtube.com/watch?v=tebynmqzbsm
    3- autumn - http://www.youtube.com/watch?v=fqjimio34gc
    4 - react - http://www.youtube.com/watch?v=r7uyyuump1o
  • telepati kavramı, düşünce yoğunluğu ve hayal gücünün bilincine varılması adına ortaya konmuş en önemli eserlerden biridir.

    bu kitap, sıradan olayların düşsel ögeler ile ne denli etkileyici olacağını öğretmektedir. okurken hayal gücünü kullanarak başkahramanın tüm hatları ile hayal edilebilmesini kolaylaştırmaktadır. çocukların genel kültür ve içsel gelişimleri adına muhakkak okutulması gereken bir gülten dayıoğlu eseridir.

    kitabı okuyan çocuk, hayal kurmanın aslında ne kadar önemli olduğunu somut bir neden ile bağdaştırmış olacaktır. buradaki somut neden, kitabın var olmasıdır. bununla beraber ölülerin gömülmek yerine yakılması ve küllerinin ganj nehrine savrulması gibi kültürel ayrıntılar, kitabın hitap ettiği yaş grubu için dikkat çekici olmasını sağlamaktadır.
  • (bkz: ganj)
  • gulten dayioglunun kitabi.. konusu biraz garip...
    ganj nehrinin cevresinde yasayan ganjlilar adindaki ustun beyinli yaratiklardan bir tanesinin insana donusmeyi basarmis tek temsilcisini anlatiyor
  • gülten dayıoğlu'nun en sevdiğim kitaplarından biridir, hala arada okurum -evet, sevdiğim kitaplarımı çoğunu çocuğuma saklıyorum, bir kısmını ise kuzenime hibe ettim :) tabi bu arada çocuk sahibi olmak istememem de düşündürücüüü...üüü, neyse..- ama bu kitap ve benzeri bilim-kurgusal/fantastik* türdeki çocuk kitapları, bana gülten dayıoğlu'nun hep mükemmelliyetçi yönünü göstermiştir -belki benim de öyle olma sebebim budur- ama görünüş olarak değil, hatta görünüş olarak karakterleri sıradan ya da bir özre sahip -aynı ganga'nın olduğu gibi- ama zihinsel ve ruhsal açıdan insanoğlu'nun -yazara göre- mükemmel birer temsilcisi oluyorlar genelde. bu bana nedense çok düşündürücü gelmiştir: gökyüzündeki mor bulutlar, ölümsüz ece, midos kartalı'nın gözleri, ışın çağı çocukları, dünya çocukların olsa, parbat dağı'nın esrarı.. vs. vs. genelde ana karakterlerin görünüşlerinde daha bir farklılık -bunu ister sorun, ister özür, isterse dediğim gibi "farklılık" olarak alın, bu sizin anlayışınıza bağlı aslında- var. ama bir yandan da, bazen görünüşte de bir sorun olmuyor, her yönden mükemmel, tek sorun, bu karakterin bir huzursuzluğunun, bir yarım kalmışlık duygusunun olması.. şimdi, aynı durum ganga'da da var, ganga'nın balıklardaki bazı fiziksel özelliklere sahip olması -aslında, doğası gereği, normal bir durum bu- ama sırf bu görünüşünden dolayı özürlü olarak görülmesi, ama ganga'nın, görünüşünden beklenmeyecek derecede -hayır yani, zekayla da görünüşün ne alakası varsa? ama ters köşeye yatırıyor işte- çok zeki olması -sonuçta yarı fantastik/yarı bilimsel bir yolla oluşuyor ganga- ve bu zekasını kullanması. gülten dayıoğlu'nun aslında hedef kitlesinin çocuklar olduğuna emin olamıyorum bu yüzden: belki karakterler "iyi karakterler" oldukları için çok derin değiller, sonuçta kötü ya da iki arada kalan karakterlerin daha karmaşık oldukları bir gerçek. ama bir çocuğun da -örneğin, ganga'da olduğu gibi- dışgörünüşü, zekası ve ruh hali arasındaki tezatlıklarla, hikaye kurgusu içinde değil ama, bilinen karakter tiplemelerinden uzak olduğu için, bu tip bir karakterin yaratacağı "ters köşeye yatırma" hadisesini de anlayıp, şaşıracağını sanmıyorum. belki de bu nedenle, yaş olmuş 25, hala oturup ganga'yı ve diğer gülten dayıoğlu romanlarını zevkle okuyabiliyorum. tabi gene de, ganga'ya da bir çocuk romanı olduğuna dair hoşgörü ile yaklaşmak gerek: günün sonunda, aslında iyiler -üstelik de bu kadar naifçe- kazandığı için, evet, bu bir çocuk kitabıdır, ama, biz yetişkinler de -her ne kadar ben kendimi yetişkin olarak gör(e)mesem de- masal dinlemek ihtiyacı içindeyiz ve genç bir kız ile yakışıklı bir balık-adamın sualtındaki büyüleyici dansı varsa bu kitapta, bence en güzellerinden biridir çocukluk kütüphanemdekilerin..
  • kitabın kapağındaki ganga resminin, rüyalara girip sadece bakarak tırıs tırıs korkuttuğu bir çocukluk geçirtebilitesi de vardır. **
  • ganj nehrinin hint'çe adı. müthiş fotoğraflar eşliğinde eşsiz bir hindistan blog'u için http://www.gumuspusula.com/?p=761
  • ganga*, yani ganj nehri'nin sanskrit* ve diğer hint dillerindeki ortak adı, aynı zamanda bir tanrı-nehir'in adıdır.
    ganga, kutsal bir nehir sayılıp, nehrin kendisine binlerce yıldır bir tanrı olarak tapılmıştır ve tapılmaya devam edilmektedir. hindistan kökenli çoğu inanışlara göre, bu tanrı-nehir'in suyu yaşam enejisini tazeler, güç verir.

    (bkz: gangotri)
hesabın var mı? giriş yap