• gani müjde'nin oscar adayı parazit filmine yaptığı ilginç yorumdur:

    ''parazit filmi niye bu kadar gürültü kopardı anlamadım. bildiğimiz g.kore eğlenceliklerinin içine bir tutam gerilim katılmış ve düzgünce kotarılmış örneği sadece.yahu insan işe aldığı şöförün ve hizmetçinin aynı soyadını taşıdığını anlamaz mı? sgk-gbt filan yok mu o ülkede''

    ''filmde (parazit) zenginlerin saf ve temiz, fakirlerin ise acımasız ve katil ruhlu olmaları da ayrıca rahatsız edici. ne biliyim ben olsam bırakın oscar'ı , esnaf lokantasında yemek bile vermem yönetmenine.''

    link

    kahpe bizans'ı yapan arkadaş oscarlık filmi itin götüne sokmaya çalışıyor. abicim zaten senin gibilerin elinden geçmediği için oscarlık filmler çıkıyor dünya ülkelerinden. gavurlar çok şanslı, çok! ayrıca güney kore'de topu topu 5-10 tane soyadı olduğundan da habersiz.
  • kaç yaşına gelmiş hala ''ben olsam'' diyor. yahu işte olamamışsın, olamayacaksın. niye manasız hayaller kovalıyorsun. uzaylılar'ın dünyayı istilası senin oscar adaylarını belirmek için rol almandan daha olası.
  • ''filmde (parazit) zenginlerin saf ve temiz, fakirlerin ise acımasız ve katil ruhlu olmaları da ayrıca rahatsız edici.“

    şu paragraftan kendisinin filmi izlemediği çıkarımında bulunulabilir.
  • soyadından şüphelenmek saçma. benim çalışanlarımdan ikisinin de soyadı aslan olsa, "aaa sen bizim bilmem kimin akrabası mısın?" demem, çünkü bu beni gerizekalı yerine koyabilir. bu ifade en naif haliyle kıskançlıktır. adam kore sinemasına yeni bir şey eklemiş ve şu an kore inanılmaz ön planda kültür olarak. bu bile oscar'a aday olması için yeterli.
  • utanmadan bir de sgk-gbt yok mu o ülkede demiş yahu neresinden tutsak elimizde kalıyor. elimizde kalan işler de pis yedili ve yahşi cazibe he.

    über orijinal bir insandır kendisi.
  • adam diyor ki bunu ben de çekerim ne var
    ama nüans farkı önemli bir de çekildiği zaman siz hep aynı tip film çektiğiniz için bıktırdınız bir de halk bunu seviyoculara bitiyorum bu batırdı sizi
  • "arabesk " tek atımlık kurşundu kendisi için.
  • adamın yaptığı işle ne alakası var eleştirisinin. mesela sinema filmlerini sadece david fincher mı eleştirebilir?

    o zaman ''adam en azından film yapmış, sana ne oluyo sen kimsin?'' sorusundan kaçamazsınız. herkes her konuda tutarlılık içinde olmak kaydıyla eleştiri yapar ve derinliği ölçüsünde bu eleştiri kıymetlidir.

    birini eleştirmek için ondan iyi olmaya gerek yoktur.

    yapmak ve yorumlamak farklı şeylerdir.
  • tek şansı doğru devirde doğru yerde bulunarak ünlenmiş bayağı bir mizahçının yorumudur.
  • yaptığı işler ile alakası var. filmi sevmemiş olabilirsin, sıkıntı yok. herkes her film sevmek zorunda değil. ama bunun içi ortaya koyduğun şey elle tutulur bir şey değil. bir kere filmi anlamamışsın. o zaman film ile ilgili yazılara bir bakarsın kafanda bir şeye oturur ve filmi buna göre yorumlarsın. üstelik sen senaryo yazan bir kişisin buradan çıkarak mesela filmi çok hesapçı kitapçı bulursun ve sevmezsin anlarımda. bu yaşta “ben olsan” şakası ile tespit yapmak, yok artık.
hesabın var mı? giriş yap