• eksi üç beklentiyle izlemeye başladığımdan mı ya da uzun süredir yaz konulu film izlemediğimden mi bilmiyorum ama gayet beğendiğim film. izlerken oldukça eğlendim. eğlenmemde kendi yaz anılarımın aklıma gelmesinin etkisi de var tabii.

    filmde aklınıza gelebilecek bütün “yaz” klişeleri mevcut. “yazlıkçı” arkadaşlara kesinlikle önerilir.

    ayrıca oturduğum yerden ufak bi tatil yapmış oldum ehehe.
  • filmin yonetmeni abdellatif keciche'in (bkz: mektoub my love canto uno) tarzi bi şey yapmak istemis ama basaramamıs. yine gereksiz netflix turkey denemesi
  • 90'lara hakim olduğumu düşünürüm ama filmde kullanılan bir şarkıyı kimin söylediğini hatırlayamadım bir türlü, google da bilmiyor.

    bahsi geçen şarkı "bu da mı göz, bu mu nazar, sen yaparsın hep bana yazar" .

    edit: şarkı 90'lardan değilmiş, dağılabiliriz.
  • sakin, zevkle izlediğim keyifli bir filmdi. o zamanlara, o mekanlara gidebilme hayalleri de kurduran hoş bir filmdi
  • izleyince insanın canını tatil çektiren sevimli film. benden geçti ama ilerde çocuklarım olursa ilk gençlik günlerini bu filmdeki gibi yaşamalarını isterim.
  • çok tatlı bir filmdi
    ps: aslı çok orospusun!
  • tek kelimeyle anlatıyım diyemem ama yazar olmadığım için çok üzgünüm bu entry i girerken . yazlıkçı tayfadan olarak tamam 97 liyim ama durum tam olarak böyle. bu kadar iyi anlatılacağını tahmin edemezdim. birebir yaşandı la bunlar
  • izlediğim en saçma film olabilir. sanat filmlerindeki gibi bir derinlik hissettirmiyor. bir duygu alamadım giyim tarzıyla müziğiyle o dönemin ruhunu tam olarak verememişler. böyle bir yazlık gençliği hiç yaşamadığım için olabilir beni duygulandırmadığı gibi o duyguyuda hissettirip empati kurdurtmadı. sahiden kızlar 98 d böyle mi giyiniyordu? merak ettim. daha çok bir avuç şimarık gencin oldukça sığ bir tarzda kafalarına göre eğlenmesini izledim yani bomboş bir film izledim. vakit kaybı olarak görüyorum.
  • hiçbir şey anlatmayan, doğru düzgün bir hikayesi olmayan, 90'lar adına hiçbir şey hissettirmeyen bir film. izleyiciye duygu aktarımı çok kısıtlı, hatta yok.

    işten eve yorgun gelince şöyle göz ucuyla ekrana bakayım, bir yandan da uyuklarım diye düşünüyorsanız, bu filmi izleyebilirsiniz. ben öyle yaptım. daha fazlasını hak ettiğini de söyleyemeyeceğim.
  • 90'lar ve 2000'lerin başlarında bazen gelibolu'da, bazen çeşme'de, bazen kumburgaz'da, bazen akçay'da geçirdiğimiz yazlık günlerini bolca hatıflattı. anıların saldırısına uğradım yazmış bir yazar. müthiş tespit. film, izleyeni melankolik bir sürece sürüklüyor resmen. bazen melankolik bir fransız filmi izliyorum sandım. müthiş görüntüler vardı.

    1 hafta bile yazlık ortamına girmemiş insanlar için biraz zor bir film evet. o yazlık tatilinin başlangıcındaki heyecan ve biterkenki dünyanın sonu gelsin hissini bilen bilir. bu film, özellikle bu insanlar için çekilmiş gibi. tam isabet güdümlü füze gibi vurdu bizi anılarımızdan. helal olsun. çok güzel film.
hesabın var mı? giriş yap