• yine çok etkileyici bi sezondu. picasso'nun gençlik dönemini canlandıran alex rich muhteşem bi performans sergilemiş, umarım kendisini daha çok izleme imkanı buluruz.
  • 10 bölümlük harika bir yapım. picasso da az çapkın değilmiş.
    serinin ilk sezonunda einstein beni baya şaşırtmıştı. picasso daha da beter çıktı. insanın bilim, sanat vs bir aşkı varsa o yeter zannederdim, yetmezmiş.
    "kadınları tarihte nasıl delirttik?"
    dahi belgeselini izleyiniz efenim...
  • einstein ve picasso'dan sonra diğer dehaların da hayatını konu almasını istediğimiz bi 3. sezon beklentisi oluşturan dizi.
  • national geographic tv'de bugün son bölümü yayınlandı. hiç kaçırmadan günlük işlerimi bile bu diziye göre ayarladım. antonio banderas zaten en beğendiğim aktör. genç picasso alex rich ile yeni tanışmış olduk. çok başarılı, efsane bir oyunculukla karşımızdaydı. biyografik yapımların yalnızca iş üzerine gidilerek yapılmasına her zaman karşı olmuşumdur. o biyografi içinde insanların özel hayatları, yemeleri, içmeleri, sevişmeleri vs. de oluyor. fakat birçok yapımda yalnızca işe odaklanılarak biyografisi işlenen kişiyi ilahlaştırıyorlar. oysa bu yapımda picasso'nun dahi de olsa insan olduğunu hissediyoruz. bu çok güzel işlenmiş. bence olması gereken belgeselcilik bu. müthişti. ilk fırsatta izlemenizi tavsiye ederim.
  • iki günde 10 bölümünü izleyip bitirdiğim dizidir.
    eserleri ve sanatçı kişiliğinden çok, ilişkileri ele alındığı için hayal kırıklığı yaratmasına ramen, unutulamayacak dizilerden olduğu yadsınamaz.
    merak ettiğim pek çok dönemine dair mekan ve tarih tuttuğu halde konu sadece gönül ilişkileri ile sınırlı kalmıştır. tipik dahi egosu aynı dönemde yaşamayıp tanımadığıma şükrettirdi diyebilirim. korkunç biri olduğunu düşünsek de eserleri, ve dehası yaşadığı dönemde bile kendini affettirmiş.
    diziden iki de not düştüm defterime;

    “alışmak sanatçının ölümüdür”
    “eserin sana sorun yasatmıyorsa iyi bir eser değildir”
  • iki günde 10 bölümünü izleyip bitirdiğim dizidir.
    eserleri ve sanatçı kişiliğinden çok, ilişkileri ele alındığı için hayal kırıklığı yaratmasına ramen, unutulamayacak dizilerden olduğu yadsınamaz.
    merak ettiğim pek çok dönemine dair mekan ve tarih tuttuğu halde konu sadece gönül ilişkileri ile sınırlı kalmıştır. üretkenliğine, zirvedeyken bırakıp yeni açmazlarla kendini yeniden var ettiği farklı dönemlerine hayran olduğum sanatçının tipik dahi egosu, aynı dönemde yaşamayıp tanımadığıma şükrettirdi diyebilirim. korkunç biri olduğunu düşünsek de eserleri, ve dehası yaşadığı dönemde bile herkese kendini affettirmiş.
    diziden iki de not düştüm defterime;

    “alışmak sanatçının ölümüdür”
    “eserin sana sorun yasatmıyorsa iyi bir eser değildir”
hesabın var mı? giriş yap