• 18. uçan süpürge uluslararası kadın filmleri festivalinde kaçırılmaması gereken film.

    "sivas (bkz: #46530729) filmi bir çocuktan nasıl erkek yaratıldığını anlatırken, gett filmi yaratılan bu erkeğin kadınlara neler yaptığını anlatan çok etkileyici, iyi yazılmış, iyi oynanmış bir film."

    viviane-amsalem-bosanma-davasi
  • dinlerin ne kadar sacma oldugunu bir kez daha gozumuze sokan film diyecegim ama gerçek yahudilik bu değil diyenler cikar diye demiyorum.

    --- spoiler ---

    tek mekan filmleri sevenlerin kacirmamasi gereken gayet basarili bir israil filmi.
    --- spoiler ---
  • dini kurallara göre yönetilmenin ne kadar abesle iştigal olduğunu gösteren film.

    not: musevilikte de kadının adı yok.
  • bir film izledim ne kadar da bize benziyordu... geleneksel din anlayışları aynı bizim hiç yabancısı olmadığımız baskılara sahip. kadının adını erkeği olmadan hiçe sayan bir zihniyet. izlerken çok sinirlendim ve bir ara da çaresizliğine ağladım.

    --- spoiler ---

    15 yaşında evlenip 4 çocuk yaptığı kocasından boşanmak isteyen genç bir kadının gerçek hayat hikayesini anlatıyor film. erkeklerin din aracılığıyla kadınları hapsetmesi, kocasının izni olmadan kadının yıllarca boşanamaması, sunulan saçma sebepler, yargıç hahamların yanlı tavrı ve istemediği adamdan ayrılmak için bir kadının kadınlığından vazgeçip özgürlüğünü seçmesi. ayrıca bir de bu aralar hassas konum olan 'saç' olayı vardı.
    --- spoiler ---

    çok güzel bir film.
  • erkek tarafından bakan din ile kadının boşanma davasının sürecini anlatan ve neredeyse tek mekanda geçen film.

    --- spoiler ---

    bir insan toplumda çok sevilen ve sayılan biri olabilir ama bu ilişkilere mal edilemez. ortada bir sorun varsa sebep de vardır. filmi izlerken bir yerden sonra kadınlar olarak o kadar sinirlerimiz bozuldu ki viviane amsalem'le birlikte histerik kahkahalar atmaya, içimizden yalvarıp isyan etmeye başladık. kadının nasıl değersizleştirildiğini, söz hakkı verilmediğini gösterip insanı dinden ve erkeklerden soğutur resmen.

    film benim sinirlerimi bozmuştur ve kendime gelebilmem için 3 saatlik national gallery filmine koşa koşa gitmeme sebep olmuştur.

    --- spoiler ---

    oyunculukların başarılı olduğunu söyleyebilirim kendi adıma. hele kadın oyuncu. evet, içimde hissettim verdiği mücadeleyi.
  • yeni izleme imkanı bulduğum etkileyici yapım. ronit elkabetz’in erkek kardeşi shlomi’yle annelerinin hikayesinden yola çıkarak yaptığı bir film. konu zaten bir önceki yorumlarda açıklanmış, ben izlenimlerimi spoiler vermeden aktarmak istiyorum:

    hakimler de şeriat kanunlarının temsilcileri olarak çaresiz durumdadırlar ve bazen sanıklara sorarlar: ''ben ne yapabilirim ki şimdi ?''

    içten pazarlıklı, pasif agresif, soğuk ve ikiyüzlü koca elisha amsalem rolüyle, simon abkarian seyircide gerçek bir tiksinti uyandırmayı başarıyor. fakat görebilen kalpler için, bu erkek ruhunun ve bedeninin nasıl dini doğmalar içinde çaresizce sıkıştığının da belirtileri bazen o umursamaz gözlerinin ardında hissedilebiliyor.

    yani şeriat, doğma mağdurları ne sadece hakları olmayan kadınlar, ne hangi kararı vereceğini bilemeyen hakimler, ne de yetiştirilme tarzı ve mahkum edildiği toplumsal statü gereği sessizliğe ve içten pazarlığa mahkum erkekler. mağdur tüm bir toplum...
  • israil'de evlenme ve boşanma işlerinin hahamların tekelinde olması konusunda bkz. http://www.al-monitor.com/…x-rabbinical-court.html#
  • kültürel anlamda çok bizden, kanuni anlamda ise mustafa kemal atatürk'ün bizi bu şeriat denen illetten kurtardığı için izlerken minnetle andığım bir israil filmi. ortadoğu çukurundan bir boşanma davası.

    filmin hem yönetmeni, hem senaristi hem de başrollerinden biri olan ronit elkabetz'in son filmi olmuştur, kendisi 2016'da kanserden 51 yaşında ölmüştür.
  • 2014 israil sinema akademisi ödülleri'nde en iyi film ve en iyi yardımcı erkek oyuncu ödüllerini alan filmdir.

    film boyunca ekrana bıçak saplamak istedim allah belanızı versin. sadece mahkeme salonunda geçmesine rağmen tek bir an sıkılmadım izlerken. filmin benim için iki çıkış noktası oldu. o kadar netler ki tekrar açıklamaya gerek olduğunu düşünmüyorum. birincisi elisha'nın avukat kardeşinin vivian'a sorduğu soru:

    --- spoiler ---

    "dayak yemediği, çocuklarının ve kendisinin geçimini sağladığı, ona toplum nazarında hatırı sayılır özgürlükler sunduğu halde, bir kadın kocasını ne diye boşamak istesin ki?"
    --- spoiler ---

    ikincisi ise sonunda dayanamayan vivian'ın yargıçlara ağzına geleni saydığı sahne:

    --- spoiler ---

    "neden, sayın yargıç? neden? neden yıllardır gelip gittiğim hâlde hiçbir şey değişmiyor? neden? onu ne boşanmaya ne duruşmaya gelmeye ne buna ne de şuna zorlayabiliyorsunuz, peki ya ben ne olacağım?
    beni ne zaman göreceksiniz? huzurunuzda ayakta duramayacak kadar bitkin olduğumu ne zaman göreceksiniz? ne zaman? size kaldıysa bu dava daha on yıl kadar sürer. gözünüzün önünde düşüp gebersem yine de onu görürdünüz!"
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap