• (bkz: burcu tatlıses) in yeni single çalışması. 5 ocak itibariyle itunes ve apple music'te.
  • az önce radyo d'de maksimum rock programında dinlediğim naif şarkı. güzel bir çalışma olmuş, burcu tatlıses hanımefendiyi daha önce duymuştum ama dinlemek nasip olmamıştı; daha yakından takip etmeyi düşünüyorum
  • şu kadının her şarkısı ayrı bir ruh tufanı. ama bu derinlere vuran, gürgen öz ile birlikte çektiği kliple daha bi kasvetlendiren şarkı. seviyorum seni turuncu kadın. sana saplandık. kimsecikler link vermemiş. ayıp ama.

    geyikli masallar
  • bir burcu tatlıses şarkısı...
    benim için çok ilginç de bir hikayesi var aslında. şimdi tekrar dinlerken aklıma geldi...
    geçtiğimiz haziran'da, ege'nin kumsallarından birinde oturuyordum bir gece. bir süre sonra hemen yan tarafıma bir çift gelip oturdu. bir şeyler konuştular, sonra çocuk kalkıp gitti. kız oturmaya devam etti ve bu şarkıyı açtı. yanılmıyorsam beş ya da altı defa arka arkaya çaldı aynı şarkı. sonra kalktı, yanıma yaklaştı ve "yanınıza oturabilir miyim?", dedi.
    sanırım 2 saate yakın konuştuk kızla. çok ağladı, bir ayrılık anına istemeden de olsa şahit olmuştum. mevzu da derindi. "arkasını dönüp gittiğine inanamıyorum", deyip deyip durdu ağlarken. birkaç defa aradı çocuğu, açmadı çocuk. "son defa ararken, eğer açmazsa engelleyeceğim ve yemin ediyorum ki bu mevzu burada bitecek", dedi. çocuk yine açmadı. biraz daha oturduktan sonra vedalaştık ve kalkıp gitti kızcağız. çantasını kumun üzerinde süründüren bezginliği halen aklımda. üzerinden ne kadar geçti, bilmiyorum; ama bir süre sonra bir çocuk geldi. kızı arıyor gibime geldi. çok dikkat etmemiştim çocuğa ilk geldiğinde,o nedenle emin olamadım o olduğuna. ama oydu büyük ihtimalle. muhtemelen oturdukları yeri tam kestiremediği için önce önümden geçti kumsalın iç kısmına bakarak. bir şey söylesem mi diye çok düşündüm. ben karar verene dek yürüyüp gitti çocuk. sonra tekrar önümden geçti. yine bir şey söyleyemedim. ne söylenir ki? hem belki de o değildi. kumsalda otururken biriyle saçma sapan bir muhabbet başlatmak da son istediğim şeydi o an, eğer çocuğun kim olduğu konusunda yanılıyorsam...
    sonra o sahilde, o sahil kasabasında gördüğüm her çift onlar mı diye bir umut baktım hep. çocuğu çok hatırlamıyorum, ismi emre'ymiş; ama kızın yüzü dün gibi aklımda. kıvırcık, uzun saçları vardı. sonraları o günkü susuşum hep vicdan azabı taşıdı bana. neyi değiştirirdi, bilmiyorum gerçi.
    olur ya, belki buraya girer ve bunu okurlar diye yazasım geldi.

    unutmadım sizi. bir arada ya da ayrı ayrı...
  • güzellik, sözleri de bulunsun.
    (bkz: burcu tatlıses)
    -
    sana saplandım, durdum
    düşünmedim zira düşünmekten yoruldum
    öylece durdum
    sonra ruhuma dokundum
    sahi dokundum
    orada kırılmış bardaklar
    çırçıplak ayaklar

    bu yara almış sevdanın
    geyikli masalların, sabahların
    bu kasığından kan damlar
    doğuramaz kendini, derdini
    bu nedenini unutmuş dokunmaya tövbeli
    parmakların var bir de
    bak, gözümün içine bak
    nasıl kolay unutmak
    (buradayım, sana saplandım)

    beni mi buldu kuytun
    karanlıkta delik deşik uykular
    gözlerinden kanarken ben ne olur bir bak
    nasıl okunur kimlere dokunur
    ellerinin şiirleri
    bak, gözümün içine bak
    nasıl kolay unutmak
hesabın var mı? giriş yap