• kıs. götümüze girebilir all in
  • seyircilerin üzerine işeyen-sıçan, kafasında şişe kırıp kanını akıtan, akıttığı kanının üzerinde tepinen, kadınlara, erkeklere ve hayvanlara tecavüz ettiğini söyleyen, 50'den fazla kez gözaltına alınan, bombok şarkılar yazmış bir adama, anca ekşi sözlük'te 'rakın rol tanrısı baba, kral ağbi' denebilirdi, hiç şaşırmadım. müzikal açıdan yazdıklarının hiçbir kıymet-i harbiyesi olmayan bu kımıl zararlısı, kimsenin canını almadan geberip gitmiş. hayatı boyunca yaptığı tek iyi şey, kimseyi öldürmemiş olmasıdır, hayvanlar içinse aynı şeyi söyleyemem.

    bak hele gerzeklere, bak hele deyyuslara bak, cayır cayır adamı övmüşler yav...
  • raw brutal rough and bloody, bite it you scum gibi şarkı adları hayata karşı tavrına ışık tutan harbi punk rocker. konserleri esnasında sıçan, işeyen, boşalan, içki şişelerini kırıp kırık camların üzerinde çıplak yuvarlanan psikotik allin'in ses telleri yıllar süren alkol ve uyuşturucudan mahvolmuştu. hayata, sisteme, topluma olan öfkesini müziğine dökerken kendini de mahvetti, hapse girdi çıktı. nihayetinde öldü tabii, bir konser akabinde uyuşturucu komasına girerekten... şimdi punk rockçı olduğunu iddia eden tüysüzler süslnip püslenip mtv'ye çıktığında kemikleri sızlıyor mudur? yok, iplediğini hiç sanmam. albümleri hated in the nation,brutality & bloodshed for all,freaks, faggots, drunks & junkies...
  • 29 ağustos 1956'da jesus christ allen ismiyle dünyaya gelen 28 haziran 1993 yılında gg allin ismiyle dünyaya veda eden şahıs.

    müzik dünyasının en tehlikeli adamı, tehlikeli olmak için değil, tehlikeli olduğu için tehlikeli olan adam. rock n roll'un gerçek kralı. uçlarda yaşamanın en uç noktasındaki sembol.

    sorunlu bi aileden geliyo tahmin edeceğiniz üzere. manyak babaları tarafından elektriği olmayan bi klübede yaşıyolar yıllarca, bizim eleman orda doup büyüyo. hırsızlığı öğreniyo, sapıklığı öğreniyo, sonra evleniyo, o arada ilk grubu gg allin & the jabbers'ı kuruyo. o dönemler sadece iggy pop gibi cam kırıkları üzerinde sahnede yuvarlanan ve bazen de cinsel organını teşhir eden allin jabbers'dan ayrıldıktan sonra işler ciddi ölçüde değişime uğradı.

    o zamana dek salakça bir misojini içeren liriklerin yerini eat my fuck, suck my ass it smells, be my fucking whore vs... gibi başlıklar taşıyan lirikler aldı ve imaj da hafiften değişmeye başladı, ama yine de bu dönemde olanlar sonradan olacaklara göre çok çok hafif kalıyodu.

    gg allin'in en garip olayı şu, bu herif önce yazabildiği en manyak lirikleri yazdı, sonra da o liriklerdeki kişiler gibi olmaya çalıştı. bu durumda da olay katlana katlana büyüdü gitti ve sonuçta gg allin her seferinde daha manyakça işler yapmaya başladı. önce sahnede kendini eline geçen kesici herhangi birşey ile doğradı, mikrofon ile kendi dişlerini parçaladı, sonra seyircilere saldırdı, kadınlara sahneden atlayıp tacizde bulundu, sahnede zıçtı, bokunu yedi, vücuduna sürdü, seyircilere attı, mikrofonu götüne soktu vs. vs....

    ve evet, bunların tümünü yaptı bu herif. o arada ölümlerden döndü, bi yandan uyuşturucu kullandı, evlilik dışı çocuk sahibi oldu, hapse defalarca girip çıktı. vücuduna jilet + tükenmez kalemi mürekkebi ile dövmeler yaptı/yaptırdı, kendisiyle evlenmek isteyen bi kadına işkence etti falan filan.... ama asla herif bunların hiçbirini reddetmedi ve olduğu şey ile de gurur duydu. amacı rock n roll'u tekrar tehlikeli bi hale getirebilmekti. sahnede kendini ve izleyicilerini öldüreceğini iddia ediyordu ama o rock starlara yarışır bi biçimde eroin komasından öldü. nur içinde yatsın.

    bu adamın hayatını anlatan hated* isimli bir belgesel vardır, yönetmeni de todd phillips'tir, midenizin kaldırdığı kadarıyla izlemenizi tavsiye ederim.

    http://www.ggallin.com/

    edit: bu yazının büyük bir çoğunluğu mert yıldız'ın gg allin için yazdığı yazıdan alınmıştır.
  • kötü müzik yapan ve akli dengesi tam olarak yerinde olmayan punk yıldızı. akli dengesinin yerinde olmamasında ailesinin yeri büyük(jesus christ allin adının verilmesi ve herifin ileride kendisini kaos yaratmak için gönderilmiş kutsal bir adam zannetmesi)

    ancak şöyle bir durum var, bu adam kimseyi zorla konser alanına sokmadı,giden insanlar kendisinin böyle oldugunu bilmelerine rağmen gitmeye devam ettiler. yani cogu aslında dışkı yemek, gg allinle ve etraftakilerle yumruklaşmak,icimizde varolan şiddet duygusunu rahatca yaşayabilmek icin bu adamın konserine gitti. yapılanların yanlışlığı/doğruluğu bir yana , adam yaşayan en acayip punk olarak tarihe geçti.
  • bu mal herifi deli gibi övmüşler ya la. şarkıları bok gibi, kendi bok gibi, karakteri bok gibi. yukarıdaki yazarın da dediği gibi iyi birilerini öldürmeden kendi gitmiş.

    taım: punk tanrısı diye övülen ama bir numarası olmayan, 1993'de ölmüş, sesi kötü ruh hastası.
  • ted "konuşmasını" ya da performansını mı diyeyim ya da rezaletini ya da doğallığını artık neyse izledim. hayır 30 sene sonra bakınca izlemek gerçekten ilginç de bu etkinliği düzenleyenler zaten ne kadar dengesiz olduğu belli olan birini konuşmaya çağırırken ne bekliyorlardı onu anlayamadım. tam olarak buysa istedikleri çok iyi iş çıkarmışlar ama eğer bunun olacağını öngörememişlerse iş yerlerinde ağır bir şekilde kınanmışlardır umarım. başka böyle bir ted "performansı" var mı bilmiyorum ve varsa izlemek isterim ama en acayip ted şeyiydi bu.

    hadi gazete yakmak, bol küfür, ot içmek, alkol tüketmek tamam da şişeleri kırıp dinleyenlere fırlatmak fazla. hadi o da punk olsun hatta üstündeki oturan kişiyi devirip sandalyeyi yine birilerine fırlatmak da tamam olsun. hadi hadi çıplak gövdesini kırık camlarla çizmesi de olsun ama sahneye çıkan kadını dövmek ne ya? sonra seyirciler müdahale edince onlardan dayak yemek? yalnız sonra tekrardan ayağa kalkıp "performansına" kaldığı yerden devam etmesi gerçekten etkileyici.

    sürekli intihar edeceğini söylemesi, kendisine zarar vermesi kendisini ırgalar; müziği, konserlerindeki tüm o performansları bokluları dahil dinleyenlerini, izleyenlerini ilgilendirir ama toplum içindeki saldırgan ruh hali, kendisine aşık bir kadına işkence edişi falan müdahale gerektiren olaylarmış. bu adamı alıp ted'e çıkarmak da gerçekten çok çok acayip bir şeymiş.
  • sahnedeki aşırıya kaçan hareketlerinin özünde bir öfke patlaması olduğunu söyleyen punk rock müzisyeni. kendisine bir röportaj esnasında neden bu kadar öfke ve nefretle dolu olduğu sorulduğuna verdiği cevap takdire şayandır:

    "i have so much hatred because i see these robots, these conformist, these people that dress in their uniforms and i'm sick and tired of it.

    most people go through life very bland and boring and accept what's given to them, they accept what people teach them and what people tell them. i have said no, over and over again to authority. authority cannot tell me what to do, schools cannot tell me what to do because from day one i never listened to them. i'm a very unbelievable person because i believe in myself."
  • yozgatta olsa sopayla fena dayak yiyecek olan, ama şans eseri amerika'da doğmuş ve yaptığı pisliği ve zırvalığı kısıtlı bir kitleye "özgürlük" adı altında yutturmuş, belkide kelimenin tam anlamıyla bir "looser". ayrıca "ne kadar süper işler yapmış, adam rock'n roll un ruhunu geri kazandırmaya çalışmış vs..." yorumları yapan arkadaşlar için: elemanın biri bokunu üstünüze atsa "ıyyy bu ne ayol" dersiniz ama pislik meczubun teki "öağğğğ vöaarrr" diye böğürüp arkayada kıytırık iki gitar ritmi koyunca rock'n roll ruhu diyorsunuz. pes...
  • gelmiş geçmiş en arızalı müzik adamı. punkım diye gezen mavi saçlı tatlı kolej kızlarını sahnesinin ortasına atmak istediğim şahsiyet. hayatıyla, geçirdiği değişimlerle ve sahnede yaptıklarıyla bende tiksinti ya da hayranlıktan çok büyük bir ağlama hissi uyandırır. şu anda tişörtlerini giydiğini gördüğüm bazı temiz aile çocuklarını o da görebilseydi onları onulmaz dertlere sokardı diye düşünüyorum. antiseen eh ama murder junkies iyidir.
hesabın var mı? giriş yap