• tarım ülkesi ulkemizde gittikçe kendini hissettiren. son bir yıldaki artış yüzde yirmiyi bulmuştur. aynı zamanda bir başka alanda boşa geçen koskoca oniki yılın göstergesidir. halkın yüzde ellisinin asgari ücrete talim ettiği ulkede asgari ücret yüzde altı artarken temel gıda fiyatları yüzde yirmi yükselmistir. hesap ver mehdi eker!
  • kimsenin umrunda olmayan enflasyondur. inşaat ya resulullah diyenler bu konuda lal ve ahraz olmuşlardır. önemli olan pirinç değil duble yoldur.
  • krizin en açık gözükeceği yer. markette bir hafta aldığımı sonraki hafta aynı fiyata alamıyorum.
  • gıda fiyatlarında enerjinin payı enerjiden alınan verginin çok yüksek olması sebebiyle yüksektir. elbette aracıların gereğinden fazla olmasında ve bozulabilen, firesi çok olan bir ürün olan gıdadaki fiyatların artışında etkisi varsa da enerji fiyatları baş suçludur.
  • sektör gereği gıdayla çok bilgim yok. ama sadece bildiğim kadarını söyleyeyim:

    bir litre ayçiçek yağı export fiyatı: 0,91 usd.
    türkiye satış fiyatı: 11 tl

    bir kg kurutulmuş domates: export fiyatı: 3,1 usd
    türkiye satış fiyatı: 30 tl

    bir kg antep fıstığı export fiyatı: 12,3 usd
    türkiye satış fiyatı: 120 tl

    bir litre süt export fiyatı: 0,53 usd
    türkiye satış fiyatı: 4 tl

    500 ml extra virgin zeytinyağı export fiyatı: 2,18 usd
    türkiye satış fiyatı: 41 tl

    ne kadar sikildiğinizi bilin istedim.
  • geçen yıl bim de 18.90 tl olan tereyağın 35 tl civarı olması.
  • pek çok bileşenli bir sorun.
    sayalım:
    - paranızın değeri düşmüş; ithal girdilere alternatifiniz yok. tohumculuk ve doğal gübre üretimi geliştirilmek zorunda. tarım ilaçları alanında da yatırım şart. neredeyse toprağı olmayan israil'in onda biri kadar bu alanlarda yatırımı olmaması 'büyük türkiye'nin utancı olmalı.
    - aşırı kentleşme iş gücü sıkıntısı ve maliyeti anlamına geliyor. kentteki bir işletmenin ve tarım işletmesinin iş gücü maliyeti artık farklı değil.
    - tarımsal işletmeler ilkel üretim yöntemleri kullanıyor. geçen yüzyıldan, bir başka deyişle geçen bin yıldan kalma teknikler. ekim, dikim, hasat artık makinelerle yapılabiliyor. mikro tarım işletmelerinden dev kooperatif işletmelerine geçilerek ileri teknoloji kullanılması ve iş gücü maliyetinin düşürülmesi gerekiyor. boş bırakılan araziler de bu şekilde değerlendirilebilir. kooperatif dışında kalan işletmeler organik tarıma yönlendirilebilir ve az miktarda, çok değerli ürünle elit bir pazarda para kazanabilirler.
    - lojistik maliyeti. üretim merkezleri ile tüketim merkezleri arasında kamyon trafiği dışında bir ulaşım alternatif geliştirilmeli. 'dünyanın en büyük havaalanı' yerine antalya - istanbul arasında bir demiryolu projesi hayata geçirilseydi, bu krizi konuşmuyor olabilirdik.
    - aracı faktörü. üreticiden çıkan ürünün, ilk satış fiyatının on katına tezgaha konmasının hiçbir geçerli gerekçesi olamaz. bu soygun ekonomisinin üreticiden - markete yeni bir zincir kurularak bozulması gerekir. bunun ilk adımı, büyük tarım işletmeleridir.
    - ihracat. bu aslında sorun değil; üreticinin tek kazanç kapısı. ama neticede markete ve rafa gelen ürünün fiyatını arttıran bir faktör. demek ki daha düşük maliyetle daha çok üretmek zorundayız: yine bunun yolu da ölçekleri iyi hesaplanmış tarım işletmelerine çıkıyor .
  • geçenlerde hazine ve maliye bakanı albayrak “son 20 yılın en yüksek tek ayı geldi gıda enflasyonunda, %6,5’a yakın.” iddiasında bulundu

    tüik'in geçtiğimiz 20 yıl içerisinde açıklanan gıda enflasyonları incelendiğinde, 1999’dan 2004’e kadar olan dönemde 10 farklı ayda gıda enflasyonu bir önceki aya göre %6,43 oranından yüksek oldu. 2004 yılından günümüze ise hiçbir aylık gıda enflasyon oranı bir önceki aya göre %6,43’ten yüksek gerçekleşmedi. ocak 2017 %6,37 ile, haziran 2018 ise %5,98’luk aylık gıda enflasyon oranı ile ocak 2019’a en çok yaklaşan aylar oldu.

    detay: https://www.dogrulukpayi.com/…asyonunda-6-5-a-yakin
  • bunun yüksek olmasının sebebi tarım ürünlerini ithal eden bir ülke olmamızdan kaynaklanmaktadır
hesabın var mı? giriş yap