• adaptasyon ile birlikte en çok takip ettiğim podcast. bozmadan devam lütfen.
  • sozlukte gorup dinlemeye basladigim, henuz iki bolum dinlemis olmama rağmen cok begendigim podcast'tir. girisimci olmak sart degil herkesler dinlemeli.
  • iki sunucunun da zilyon tane startup'ı bilmesi ve bu startup'larda çalışan zilyon kişiyi tanıması ve bunlardan bahsetmeleri en sevdiğim yönü. podcast'i her dinlediğimde startup ekosistemiyle ilgili yeni birşeyler öğrenmiş ve biraz da eğlenmiş oluyorum.

    bu aralar youtube'dan canlı yayın da yapar olmuşlar, daha güzel daha renkli olmuş.
  • podcast aracılığıyla tanıştığım program.
    dünyada en çok nefret ettiğim "bilgi sahibi olmadan fikir sahibi" olmanın tam tersini sergilemeleriyle gönlümü fethetmiş bulunmaktalar.
    muhabbetin/konunun yönü, bilgileri olmadıkları bir yöne girdiği zaman "bunu not alalım, haftaya bilgilendirelim" demeleri çok güzel.

    uzun yolculukta ve seyahat esnasında gayet iyiler, ses sorununu bir an önce çözeceklerini umuyoruz.

    burayı okuduklarını bildiğimi için bir kaç yapıcı tavsiye;
    -programı belirli bir formata oturtmaları faydalı olacağını düşünüyorum. örnek; ilk 20 dakika o haftanın haberleri üzerine konuşmalar, sonraki 20 dakika kendi seçtikleri konu, son 20 dakika soru/cevap vb.
    -yeni başladıklarını bildikleri bir startup takibi. her hafta o startup hakkında bilgi verilmesi vb.
    -mikrofon sorunu acil çözülmeli. bazı podcast'lerde dinlemek işkence haline gelebiliyor.
    -her zaman olmasa da önceden duyurularak, belirli konular üzerine konuk davet edilebilir. bu başta en yakın arkadaşları olacaktır, ama insider ve apsiyon dışında şirket içi geliştirmeler hakkında birinci ağızdan bilgi almak vb.
  • 20 yıllık bankacılık kariyerimi sonlandırıp sektörü bıraktıktan 1 ay sonra keşfettiğim podcast. dogru zamanda dogru yerde olmak diye buna derim. içeriği üretenler barış ve sami can. aksanlarının hastasıyız. bu kadar kafa açan bir içeriği çok yerde bulamazsınız. ücretli olacak kadar iyiler. yolları açık ola.

    edito: aksanlarının hastasıyız dedik yahu düzeltmeye çalışın demedik..
  • itunes aracılığıyla tanıştığım, kaydettikleri 75 bölümü 1 ay gibi kısa bir sürede trafikte*, sporda ve yemek yaparken bitirdiğim, sonrasında da bitirdiğime pişman olduğum podcast.

    samican ve barış'ın hem podcast'leri, hem de kendi iş hayatlarında yaptıkları takdir edilesi.

    kendilerinin de zaman zaman bölümlerde bahsettikleri gibi türkiye'deki podcast ekosistemi oldukça dar. büyük oranda radyo programlarının günlük olarak kaydedilerek podcast biçiminde upload edilmesinden oluşuyor. onun dışında da birtakım * içerikler mevcut.

    günümüzde radyolara olan talep internetin gelmesiyle azalırken, on-demand içerik her tür medya aracında olduğu gibi audio tüketiminde de giderek artıyor. türkiye'nin 3 büyük şehrinde toplam nüfusun yaklaşık %30'u yaşıyor. bu insanların içerisinde oldukça büyük bir kısım ise her sabah toplu taşıma veya şahsi araçlarıyla işe gidiyor.

    yalnızca kendi çevremdeki insanları sample olarak alıp, gün içerisinde yolda geçirdikleri ortalama süreyi hesapladığımda yaklaşık 60-65 dakika çıkıyor. ben şahsen bu süreyi aynı şarkıları tekrar tekrar çalan ve toplam yayın süresinin üçte ikisini reklama ayıran radyolar yerine, podcast dinleyerek geçirmeyi tercih ediyorum. buradaki en büyük sorun ise podcast olarak tüketilebilecek içeriğin neredeyse tamamının amerikan olması. bu noktada türkiyede * benzeri bir oluşuma fazlasıyla ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.

    bölümlerden birinde bir girişim fikri olarak podcast ağı fikirlerinden bahsetmişlerdi. umarım bu fikirlerini hayata geçirmek için adım atarlar ve türkçe içerikli podcast'ler giderek artan bir kaliteyle dinleyicilere ulaşır.
  • düzenli takip etmesem bile biriktirip dinlediğim haftalık podcast. ana konu girişimcilik üstüne olmasına rağmen arada alakasız diyaloglar olabiliyor, yinede hep kaliteli ve eğlenceli diyaloglar dönüyor. pek ilgim ve bilgim olmamasına rağmen girişimcilik üstüne muhabbetleri ile bu konudaki bilgim oldukça arttı diyebilirim.

    ara sıra açtıkları bilgisayar oyunları muhabbetlerinde bilgileri oldukça zayıf ve/veya hatalı olmasına rağmen bile eğlenceli oyun muhabbetleri oluyor (oynadıkları oyunları biliyorlar ama genel olarak jargona hakim değiller, hatalı gönderi ve/veya örnekleme yapıyorlar). eski bölümlerden aklıma gelen bir komik diyalog ise batık startupları yüzünden programlama ögrenme istekleri.

    yeni bölüm editi: benden bahsetmişler 79. bölümde sağolsunlar, bende yorumlarımı biraz detaylandırdım.
  • samican tam bir yaptığın işi abart hatalarını gizlecilerden.
  • enteresan şekilde kalitesi belli bir seviyenin altına inmeyen podcast.

    neden enteresan peki, çünkü alışık değiliz böyle olmasına da ondan.

    aman bozmayın, güzel böyle.
hesabın var mı? giriş yap