• hem de öyle bir istemek ki, hiç gidememek aslında bu.. gerçekleştirmeye kıyamamak en büyük hayalini.. her zaman tutunacağın bir hayal olarak bırakmak gitmek isteğini..

    ..ben her bahar aşık olmam ama
    her bahar gitmek isterim.
    gittiğim olmadı hiç,
    ama olsun... istemek de güzel. "

    ben de her bahar gitmek isterim.. istemek de güzel.. hatta istemek daha güzel.. bir gün gerçekleştireceğini bilmek çok daha güzel..
  • tam şu anki ruh halim.

    hani olur ya insanın içi sıkılır, ruhu yorulur, beyni artık yoğun çalışmaktan kendini devre dışı bırakmıştır. heh işte öyle.

    ortam bu kadar karışıkken,
    etrafında bir sürü insan varken,
    her birey senden bir şey beklerken,
    düşünmekten yorulmuşken,
    mutlu olmayı sebeplere bağlamışken,
    eskisi kadar gülümseyemiyorken,
    kahkaha atmayı unutmuşken,
    oturup 2 kadeh rakı içemiyorken,
    "erken yatmalıyım, sabah iş var" diye bahane arıyorken,
    "en büyük keyfim spor yapmak" diye yalan yere kendini kandırıyorken,
    kalabalığın ortasında nefessiz kaldığını hissediyorken,
    insanlara eskisi kadar güvenemiyorken,
    her dakika başka bir değişim istiyorken,
    güneşi bile özlüyorken,
    belki de ruhunuz kararmışken tam olarak isteyeceğiniz şey işte.

    hani arkaya bakmadan, önüne çıkan engele takılmadan, döne dolaşa, avare avare, kimse senle ilgilenmiyorken... tam da böyle işte..
  • öyle çok istiyorum ki.
    kendi hayatımdan gitmek istiyorum en çok.
    bu olmamış değiştirebilir miyiz?

    kendimi bildiğimden beri en büyük hayalim dünyayı görmek, görürken yaşamak. şimdi dünyanın en çok istediğim kısımlarını bile görmeye zar zor yeten- çoğu zaman yetmeyen- maaşım, gezme olayını eziyet haline getiren, şuraya asla gitmem, burda uyumam, ordan geçmem diyen eşim ve memur gibi çalıştığım işimle olabilecek tüm hayallerimden çok uzaktayım.
    herşeyi bırakıp kaçıp gitmek istiyorum.
  • "bir sonbahar sabahı,
    trene binip gitmek istiyorum.
    bilmediğim, uzak ,eskimemiş yerlere...
    geçmişi geride bırakıp
    son baharın yalnız kokusuyla...
    her şeyden,kendimden uzaklaşarak…
    elimde eski bir kitap,
    kitapta kaybolmak istiyorum
    monoton ray tıkırtısı
    fon müziğim olsun
    yaprakların sarı gölgesi,
    her bir harfine düşsün istiyorum kitabın
    ve..
    yaşlı güneş batmaya yakın
    çilek tadında düşlere dalıp
    bilinmezde yok olmak
    ya da;
    hiç bilmediğim bir yerde uyanmak istiyorum
    bir sabah sessizce,
    trene binip gitmek isitiyorum…"
  • oysa gidenler her daim geç kalmıştır. gitmek derdine bir kez düşen için artık kalmak da yaradır.**
  • ben her an her yerden her şeyden gitmek istiyorum
    burda önemli olan gidilecek yer gibi gözükse de değildir
    gitme eylemidir insan aslında cogu zaman gitmek ister
    kırıldıgında kızdıgında isler yeterınce iyi gitmediginde sevgilisi bıraktıgında aldattıgında babasına kızdıgında annesine kustugunde hocaya kufur edemeyip icinde tuttugunda her gun sikik bir okula gıtmek zorunda oldugunda defalarca anlatmasına ragmen anlayan olmadıgında gitmek ister
    gider mi bilmem ama istemek de güzel en azından niyetin belli
    bir filmde geçiyordu 'gitmek isteyince her yer yakındır' aynen öyle
    uzaklara derdinizi götürüyorsanız gitmek de rahatlatmayacaktır
    bize huzur lazım anlayış lazım
    belki bazen hayatı kovalamayı bırakmak lazım
    zamana yetişmeye ugrasmamak biraz gözlemci olmak lazım
    koşmak yorucu yürümek cevreye bakabilmek güzellikleri görmek lazım bunun içinde kucuk bir olcek mutluluk lazım
    dürüst olan net olan lafı cevirmeyen kımseler lazım
    yani cok sey lazım
    olur mu olmaz ama ben yine de soyliyim
  • insansı bir istekten ötesi değildir. gariptir, ortalama her insanda da vardır. neden olduğunu bilmiyorum ama belki de psikolojik bir mekanizmadır. ben mesela; şimdi bir sınava ve tayine bakan bütün isteklerimle her şeyi yoluna koyacakmış gibi mutluyum, bu isteğim var diye. yolda bulacakmış gibiyim istediğim hayatı. karşılacakmışım gibi geliyor olağanca şenlikle. zaten ne demiş servet kocakaya doğum günümde isimli parçasında "başladığı yerde biter tüm yolculuklar" belki bir türküden bir şarkıdan yola çıkarak, yürüyüp de eve dönecekmiş gibiyim. sahi evim neresiydi benim. yolculuk nerde başladı.

    bu esnada yolculuğun başladığı yerde -ki bu fiziksel de birşey de değil ama- otogarlar ve yahut yolcuların konakladığı küçük işletmeler ya da geçilen şehirlerin ışıklı yüzü de "evin burası lan" der gibi bakıyorlar. halbuki insan yaşayamayacağı yerde mutlu değil. bunu da biliyorum. her neyse laf salatasına da gerek yok.

    ben olympos'a gideyim bi belki rahatlarım. sonra da bakarız.
    not: unutmadan! hemen şimdi gelecek varsa iki bira benden.
  • becerilebilince yerini yeni bir gitmek isteğine yine bırakacak olandır.

    (bkz: hep gitmek biçiminde) edip cansever
  • gidemeyenlerin hisettiği bir şeydir. gidebilen gitmek istemez ki basar gider. ve ben yine en çok o basan gidenleri kıskanırım, insanın bir şeyi yapmak istemekten vazgeçip yaptığı günleri hayal ediyorum.
  • gidemeyince yaraya dönüşen buruk istek, değişiklik arzusu. içine düşüyor insanın arada ama gidilmiyor da. bırakamıyor insan anasını, yuvasını kolay kolay, sıkışıp kalıyor.

    ve ne de güzel anlatıyor http://www.youtube.com/watch?v=39ihn-7ngfy
hesabın var mı? giriş yap