givenchy

• kıvanç diyenine de rastladım
• özellikle kare prizma seklindeki, dört renkli pudraları muhteşem olan marka.
• telaffuzu "jivanji" değil "jivanşi"'dir.
• audrey hepburn'ün bütün çağlarına ve başarılarına özellikle haute couture ürünleriyle şahitlik etmiş fransız markası.
  her defasında tekrar ölçü ve prova gereksinimi yaratmaması açısından audrey hepburn'ün ölçülerinde hazırlanış terzi mankeni anı mahiyetinde hala avenue montaigne'deki givenchy idari binasında muhafaza edilmektedir.
• ultramarine isimli parfümünü kullanıyorum ve her alışımda inatla "givençi ultramarin var mı?" diye görevliye soruyorum. en son dün boynerden alırken imitasyon sarışın bir française culturé abidesi satışçı kızımız "okunuşu jiveğnşidir beyfendi" dedi. ben de ingilizce de öyle okunmaz ve ben ingilizce okumayı tercih ediyorum. bu marka hariç de fransızlardan ve fransızca konuşmak için kendilerini kasan tiplerden nefret ediyorum" dedim gözünün içine bakarak. arkadaki ayağının topuğu üzerinde duramadı ve yarım adım daha geri attı hanımkızceğimiz.
  
  zorla mı len, givenşi işte. sanki onlar benim adımı doğru düzgün söyleyebiliyorlar.
• ''jivanşe'' diye okunmaz, semt pazarından element uydurmayalım.
  
  ''jivanşi'' ye benzer bir okunuşu vardır.
  
  https://www.youtube.com/watch?v=qr1-ehas1zy
  
  fransızca'da ise a sesi birazcık daha o gibidir hepsi bu: ''jii-vo(a)n-şi''
  
  https://www.youtube.com/watch?v=6lfhq0dns2c
• okunuşu türkiye'deki kozmetik mağazaları arasında farklılıklar gösterir. size doğrusunu öğretmeye çalışan tiplerin neredeyse hepsi yanlış telaffuz etmektedirler. doğrusu "jivaşi" şeklindedir. n harfi kalkar, hatta a'dan sonra "ğ" sıkıştırılır hafiften, öyle vurgulu okunmaz. en doğru şeklini bir fransızdan duymak lazım. adamların kendi dile sonuçta, o gırtlak olayının gizemi onlarda saklı.
• pembe rengini hic sevmedigim halde, light pink perfecto ojeleri favorim oldu.
• markada 2. senesini dolduran clare waight keller'ın yine couture koleksiyonunda hayalkırıklığına uğratmadığı moda evi. bu kadının köşeli, asi ama asla elegan olmayı bırakmayan tarzına hastayım. bu sezonda da tam o tarzı sergilemiş. tüy uygulamaları şahane, kaia gerber'ın giydiği elbise ise kelimenin tam anlamıyla olay. oscarlarda kesin giyilir diye düşünüyorum. bu kadın bunca senedir couture yapmayarak bizi muhteşem bir şeyden mahrum etmiş. şu ana kadar couture haftasının açık ara en iyisi.
  
  https://www.vogue.com/…ivenchy/slideshow/collection
• ilkbahar 2020 couture koleksiyonuna hayran kaldığım moda evi. clare waight keller ingilizliğini konuşturarak vita sackville-west ve virginia woolf'tan ilham alarak çok güzel bir koleksiyon tasarlamış. daha önceki koleksiyonlarda olduğu gibi 3d uygulamaları yine mevcut ama bu sefer oldukça sade parçalarla terziliğini de konuşturduğu görünümler var. geçen seneki ilkbahar koleksiyonunda dev sırt çantaları öne çıkmıştı, bu sezon da devasa şapkalar kıyafetlerden rol çalmış. diğer yandan jacquemus'nun önceki sezonlarda tanıttığı görünümlere de benzettim.
  
  christian dior gibi, balenciaga gibi -buradaki cahiller ayakkabı markası sanıyor yahu- dev moda evleri ticari kaygılar yüzünden miraslarına ihanet edip klasik görünümlerinden giderek uzaklaşırken clare waight keller'ın hubert de givenchy'nin mirasına bu denli sahip çıkıyor olması takdir edilmeyecek gibi değil. nitekim bu sebepten ötürü koleksiyonun temasını "une lettre d'amour" olarak belirlemiş. liverpool - jürgen klopp kadar güzel bir uyum yakaladılar lol.
  
  https://www.vogue.com/…ivenchy/slideshow/collection