• devletlerin, istihbarat örgütlerinin, teknoloji yoluyla vatandaslari gözetlemesinin mesru sayildigi toplum. bu mesruiyeti saglayan frankesteinsa "terör" imis. bir ara özgürlük diye bir sey vardi sanki, birey haklari, temel haklar, insan haklari vardi. bir ara bunlar icin mücadele edilen bir dünya vardi, özel hayat, mahremiyet vardi. bilgi alma hakki vardi. yalan miydi?
    http://www.radikal.com.tr/haber.php?haberno=186027
  • "tüm dünyada olduğu gibi türkiye'de de internet iletişimine ve mobil telefonlara sızma, yasadışı dinleme, gizli kamera kayıtları ve benzeri farklı gözetim yöntemleri farklı amaçlarla kullanıldı. politikacıların, aktivistlerin, hatta sıradan yuttaşın üzerinde baskı oluşturan yasal ve yasadışı tüm iktidar uygulamaları toplumun kendisini güvende hissetmediği ve paaranoya ile hareket ettiği bir toplumsal atmosferin oluşturulmasına yarıyor. panoptikon 2.0* bu anlamda gündelik yaşazmı herkes için gözetijin sıradanlaştığı ve hatta güvenlikli yaşayabilmek için talep edilen bir şey olduğu bir pratiğe dönüştürmektedir. hâlbuki kişinin özerkliğini zedeleyen ve aslen iktidar elitlerinin kontrolünde olan bu pratik, özgürlüğe sahip çıkma çabası gösteren bireyler açısından kâbustan başka bir şey değil. iktidarın tutsaklaştırıcı pratiğine karşı çare ise direnmek: karşı-gözetim pratikleri yaratarak iktidarı toplumsal yaşamın dışına atmak, özerkliğimizi ve mahremiyetimizi savunmak ve/veya yeniden kazanmak. "

    barış çoban & bora ataman
  • ben geçen gün, birisi yere çöp attığında otomatik olarak ceza kesen sistemden bahsetmiştim.

    buna distopya, 1984, gözetim toplumu, kişisel özgürlük haklarının ihlali gibi boş yorumlar gelmişti.

    bunlar yapay zekanın hızını ve gücünü anlayamamış kişilerdir. yapay zeka sen çöpü yere attıktan sonra zaten senin fotoğrafını çekip kimlik tespiti yapıyor. sen yere çöp atmasan ve kurallara uysan zaten yapay zekanın dikkatini çekmeyeceksin. göze batan hareketler yaparsan zaten normal zamanda da polislerin dikkatini çekersin ve onlar senden şüphelenirler. normal davranıp kurallara uyarsan kimse seni gözetlemez. yani kısaca gözetlenmek istemiyorsan yere çöp atma!

    bu sistem zaten günümüzde en çok, dünyanın neredeyse her yerinde trafik cezalarında, otomatik hız kameralarında kullanılıyor zaten. ama bu kameralar yere çöp atıp atmadığını tespit edemez. yaptığın hızı radar sensörleriyle tespit eder ve plakanın fotoğrafını çekerek cezanı yollar.

    bu gözetim toplumu ve distopya sayılır mı?

    birde bunu söyleyenler her gün selfi çekip instagrama atar, tiktok dansı yapar ve faceapp'te yaşlılık uygulamasıyla oynayıp yüz verilerini yükleyen tipler.

    zaten geleceğin akıllı şehirlerinde akılsız ve bilinçsiz insanlar barınamayacak. hepsi daha farklı bölgelelere göç etmek zorunda kalacak. bir ülkede birden fazla ekonomik birim olacak. kiminin parası kiminin parasına göre birim olarak daha değerli olacak. yani ülkelerin paralarının arasındaki farklar daha bireysel bir seviyeye gelecek. işte zaten bu yüzden devletler önemsiz hale geliyor zaten. çünkü dünya küreselleştikte bireyselleşiyor. insanların hangi milletten olduğunun ve hangi dili konuştuğunun bir önemi kalmıyor. kişinin ne kadar üretken ve yararlı olduğu önemli.

    yani bugünün zenginlerinin çoğu gelecekte ekonomik güçlerini yitirecek. özellikle arap ülkeleri büyük vurgun yiyecek...
  • (bkz: foucault)
  • gözetim toplumu zaten vardı. bunu anlamak için focuault'un, hapisanenin doğuşu kitabını okuyabilirsiniz.
  • the new eyes in the sky
    “cameras will no longer just record video, they will autonomously analyse and interpret the footage live opening a whole new spectrum for the potential of surveillance.”
    (bkz: person of interest)
hesabın var mı? giriş yap