• bugün hepimizin rnb zannederek dinlediğimiz şeyler aslında yumuşak "grime" oluyor. uzun süredir hayretle izlediğim bir şekilde, çok sevdiğim bir tarz olan garage iyice çığrından çıkarak hiphop ile kaynaşmaya başlamıştı. dizzie rascal yüzünden olan bu olay şu an anlamını yitirmiş olan rnbnin, yani rhythm and blues, (ki isminden de anlaşılabildiği üzere zamanında gayet düzgün bir tarzdı) iyice şekil değiştirerek grime halini almasına sebep oluyor. şu an garage ve hiphop olarak çıkan çoğu parçanın sonunda varacağı ve hatta bir kısmının varmış olduğu nokta, grime... rnb orjinal anlamını kaybetti artık, gömeli 2 sene kadar oluyor. bu yeni çıkan gariplikler ne ola ki diye döneniyordum, isimlendirmiş olduk artık.

    şu an piyasadaki en "özet" grime toplamasına şu adresten bakılabilir:

    http://www.amazon.com/…002-2472675-7517664?v=glance
  • ing. kirlilik, pislik, cer cop..
    ayrica bugunlerde britanya'da, ozellikle de londra'nin yoksul zenci gettolarinda etkisini gosteren, uk garage takipcisi muzik akimi [dubstep, sub low, eski gibi isimlerle de aniliyor bazen ama en cok tutan tanimlama bu oldu sanirim]. adi, gecen yilin yildizi dizzee rascal'in kaydini kismen okuldaki muzik ogretmeninin yardimiyla okul bilgisayarlarinda gerceklestirdigi ve mercury prize'i kazandigi boy in da corner albumu ile telaffuz edilmeye baslandi. uk garage'in amerikan hiphop'una oykunen ehil "live large" soylemine gore, daha gercekci, sert ve karanlik bir havasi var grime'in. adi ustunde zaten. bpm'ler, uk garage'a gore daha yuksek, 130 bpm civarinda, ritmler daha sentetik, baslar daha beyin zonklatici. 12-13 yil once acid house'un hardcore'a, jungle'a donusmesi gibi, uk garage da grime'a donusuyor denilebilir. tamamiyla bir zenci fenomeni de degil, diger irktan gencler arasinda da ragbet goruyor. muzik medyasinda dizzee disinda ilgi gormemelerinin acisini, blog'lar [muzik yazari simon reynolds grime fanatiklerinden] ile cikariyorlar. daha yakindan tanimak icin rephlex'in gecen gunlerde yayinladigi "grime!" albumu iyi bir baslangic..
  • hiphopin genelde beatlerin daha yüksek tempolu ve daha teknoidi ingiliz karsiligi.
  • (bkz: stormzy)
    (bkz: skepta)
    (bkz: uk grime)
  • türkiye'deki ilk session örneklerinden bir için https://www.youtube.com/watch?v=39zbyfv9gvm
  • dubstep furyasıyla unutuldu (ama ben unutmadım blud((
  • di.fm dubstep kanalında sürekli grime and punishment serisi altında birbirinden farklı onlarca dj' in en güzel örneklerini sergilediği müzik türü.
  • londra'dakiler gibi olmaz ama keşke istanbul'da da grime night'lar yeşillenmeye başlasa.yeşillenmeye başladıysa beni de yeşillendirsin yeşillenenler.senden benden daha çok sevenler var grime'ı o ayrı: https://www.facebook.com/…433028955888/?pnref=story
  • glastonbury'de çeşitli sahnelerde yer verilerek müzik endüstrisi tarafından recognise edilmesinden de anlayabileceğimiz üzere 30 metrekarelik "clublarda" techno techno diye kendini paralayanların 5-6 sene içinde taklit etmeye başlayacağı yeni genre bu. öncekiler gibi uk orjinli olması hakkında üç vakte kadar new statesman ya da prospect'de bir makale yayınlanabilir, nme'de kapak konusu olabilir. tetikte olmak lazım.
  • skepta,stormzy bu işin pirlerinden,kesinlikle drill ile karıştırılmaması gerekmektedir,hele hele modern grime işlerine kesinlikle trap denmemesi gerekir,trap ile davul akışı daha farklıdır keza kullanılan basslar da öyle
    günümüz müziğinde janrlar biraz daha iç içe olduğundan dolayı bi hip-hop veya grime adı altında çıkan albümlerde jazz,trip-hop hatta ve hatta punk sample'larına rastlayabiliyoruz bundan dolayı yorumlamak biraz daha güç.
    slowthai'nin son albümü ingilterede çıkan iyi işlerden (bkz: nothing great about britain)
    ve şuraya bi grime prodüktörü bırakayım enstrümantal dinlemeyi sevenler için (bkz: terror danjah)
hesabın var mı? giriş yap