45 entry daha
  • erkeğin güzelliği şudur: erkek, ne olursa olsun, kadınının güzelliğine hizmet etmelidir.
  • geçen bir dizide (dizi ismi vermek istemiyorum) şuna benzer bir diyalog geçti;

    kadından erkeğe: sen çirkin değilsin, hep yanlış aynalara bakmışsın. bana bak, ben seni hep güzel gösteririm...

    bu tam tersi bir erkekten kadına da söylense benim için aynı etkide olurdu.

    baktığın değil, gördüğün güzel olunca her şey güzelleşiyor, sanki...
  • güzel düşünen, güzel bakan, güzel gören, güzel davranan erkektir. onu daha da güzelleştiren kadınına güzel olduğunu hissettirmesidir.

    her anlamda...
  • böyle çiğ başlıklar bazen çok çekici geliyor. özellikle de yapacak tonla işim olduğunda adeta bir sığınak, bir kurtarıcı. merak ettim ilk entry'den başladım göz atmaya bakalım neymiş bu mevzu diye. ilginç bir durumla karşılaştım.

    başlık 2003 yılında açılmış görünüyor (en azından ilk entry o yıla ait) ve bir erkek yazara ait. bu ifadenin, kadınların maçoluktan uzak, nispeten yumuşak huylu ama en önemlisi yakışıklı erkekler için uydurduğu bir sıfat olduğunu söylüyor. yani odak noktası yakışıklı olmak. yani bahse konu erkek, kendi öznitelikleriyle tarif ediliyor.

    bu durum aşağı yukarı bu minvalde devam ederken, 2005 itibariyle işin içine kişilik giriyor. yakışıklı değil güzel (burda paradoks oluşmuş bir tür), şefkatli şu bu. hatta gay olmaya kadar yolu var. bir feminenlik tartışması da işin içine giriyor, örnekler veriliyor falan filan ama bir özellik aynı kalıyor: entry'ler yine erkeğin öznitelikleri etrafında dönüyor, yani bu erkek tipinin barındırdığı fiziksel özellikler ve kişilik yapısı konuşuluyor.

    bu tartışma aşağı yukarı bu minvalde (kâh karizmatik olması, kâh büyüleyici olması, kâh efemine olması, kâh yakışıklı olmasa da kaşında gözünde bir şey olması) sürüp gidiyor, ta ki 2013 yılına dek.

    2013'te tarihi bir ana tanıklık ediyoruz. edelim hemen. ta taa. "size kendinizi güzel hissettiren erkektir." bu ana kadar erkeğin öznitelikleri üstünden giden fikir beyanı, aniden erkeğin başkasına göre konumlandırılmasına kayıyor. bu entry'den sonra benim görebildiğim 17 entry daha var, çoğu 2013-2014'e ait ve eski düzende devam ediyor.

    sonra 2017'ye geliyoruz ve bu erkeği yine "bir başkasına sağladığı faydaya göre" tanımlama eğilimi hortluyor. beni şöyle hissettirmeli, kadını (yine kendisi tabii ne sandın) şöyle şöyle hissettirmeli, ben, ben, ben. bunlar yoksa erkek değersiz et yığını.

    yüzyıllardır kadınlara yapılan bir haksızlık var: kadını erkeğin üzerinden tanımlamak, varoluşunu erkeğin varoluşuna dayandırmak. haha bak sen şu işe ki benmerkezciliğin, narsisistik eğilimlerin, içten pazarlılığın altın çağında durum yavaş yavaş eşitleniyor. olumsuz yönde gerçi ama eh bu toplumdan diğer türlüsünü beklemek haksızlık olur şimdi. ha ha kadının güzelliğine hizmet etmeliymiş. tımarhane gibi bir ülkede yaşıyoruz.
3 entry daha
hesabın var mı? giriş yap