hak vermek

• (bkz: fikirlerinize katiliyorum) demek..
• sık yaptığım.
  
  sevgili: "sevgilim iyi ki hakim değilsin. herkese hak veriyorsun"
• çocukluğumdan beri haklı olmayı hep marifet saydım. gurur duyardım birileri bana hak verince, haklı olduğumu kanıtlayınca. haksız olduğuma inanınca utanırdım. şimdi anlıyorum ki hak vermek öyle anlamsız öyle boş ki. ne haklı olmak istiyorum ne de hak vermek. çünkü hiç bir değeri yok gözümde. ne zaman haklısı demek gerekiyorsa bil ki ya senin istemediğin ya da birilerinin istemediği şeyler oluyor ve senin elin kolun bağlı kalıyor. haklı olan da haksız olan da kazanmıyor kısacası. haklıysan uzak dur, o bana yeter.
• içinden geldiği gibi davranmak olmak sevgiye hem uyuyor, hem uymuyor. "seviyorsan sevginin fedalarını niye göremiyorum sende?" dediğinde ona biraz olsun hak veriyorum. ona hak verdiğimden ondan kaçmaya kalktım, o zaman da bitmemiş sevgiye aykırı davranmak beni yakaladı.