hakan günday

• ''seni kim uyuttuysa onun rüyasını görüyorsun.''
  tuhaf'ın ilk sayısında ahmet mümtaz taylan ile propaganda üzerine söyleşisi okunasıdır.
• ahmet mümtaz taylan ile birlikte tuhaf dergi için propagandayı konuşmuş yazardır.
  
  (bkz: tuhaf dergi)
• daha hariç bütün kitaplarını okuduğum için artık bi' kaç şey söyleyebilirim sanırım. elime aldığım ilk kitabı piçti, bir arkadaşımın evinde fiskos masanın üstünde görüp ilk 10 sayfasını okuduktan sonra inanılmaz hoşuma gitmişti. migrosta gezinmeleri hala aklımda. sonra arkadaşım kitabı hala okuduğu için öylece kaldı. gidip okul kütüphanesinden piç'i ayırttım ama allahsızın 3 ay bekleme süresi vardı ben de diğer kitaplarını aldım. önce ziyan ki bence okuduğum en başarılı romanı hakan günday'ın. ama bence hakan kitapların sonunu pek beceremiyor.az onca tesadüfe rağmen olabilirdi ama sonu gerçekten sıkılmış da bir son yazılmış gibiydi . piç ona keza . kinyas ve kayra'nın sonunu okumadım . belki okuduğum ilk kitabı kinyas ve kayra olsaydı hoşuma gidebilirdi ama piç'ten sonra kayra çok abartı biri geldi gözüme karakter olarak.
  ve hakan günday'la ilgili şöyle ilginç bir anımı da anlatmasam eksik kalırım . odada tek başıma "az" ın o malum 52 kişilik bölümünü okurken oda arkadaşım geldi, o kadar sevindim ki tek başıma buna maruz kalmayacağım için , joey gibi kitabı buzdolabına koymama ramak kalmıştı.oturduk o kısmı birlikte okuduk.
• bir kitap kurdu olmama rağmen (öhüm!) bu adamın kitaplarını hiç okumadım. sebebi ise bende "dinci yazar" imgesi bırakmasıydı...
  
  nedendir bilmem, kitaplarını almaya her yeltendiğimde, aynı zanna kapılıyorum tekrar.
  
  bir ara okuyacağım ama; aklımda...
  
  aaa, adı "ahmed günbay yıldız'"a benzediğinden mi acaba... olabilir.
• az önce bitirdiğim kitabı "azil" olan yazardır. şu sözleri hala zihnimde dolaşamakta,
  'tanrı'nın hala tanrı tanımaz bir anarşit olduğunu düşünüyorum.ve ilk insanında çamurdan yaratılmış olduğunu bunların sonuçunda ikisi bir araya gelince mutlu bir son beklemek olanaksız.' tarzı bir şeyler diyordu.
  abartısız zihnim içinde yaşadığım özel kitaplardan biri.
• turkiye caza benzer. bir sonraki notanin ne oldugunu tahmin edemezsiniz. ve bu yüzden dinlemeye devam edersiniz. demis yazar
• az adlı romanı the few adı ile ingilizceye çevrilmiş olan yazar.
• sorarlarsa, "ne iş yaptın bu dünyada?" diye, rahatça verebilirim yanıtını: "yalnız kaldım. kalabildim! altı milyarın arasına doğdum. ve hiçbirine çarpmadan geçtim aralarından.
• kinyas ve kayra'dan itibaren sırası ile takip ederim kendimi ve bana göre yeni dönem yazarlar içerisinde en başarılısı , hatta öncüsüdür kendisi.
  bir türlü bir imza gününe ve söyleşisine denk gelememiştim . derken 6. sarıyer edebiyat günlerine geleceğini öğrendim. tüm kitaplarını alıp gittim yanına . açık konuşmak gerekirse birazda ön yargılı gittim . emrah serbes imza günü faciasından sonra. fakat efendim o ne tatlı adam , ne kibar , ne ince.
  yüzsüzlük yapıp tüm kitapları götürdüm. en önde de bekliyordum. konuştuk , imzaladı , uzun uzun notlar yazdı her kitaba. arkadaki sıraya kabalık olmasın diye aralarda imzalıyordu. " imzalamak istemezseniz anlarım" dedi.
  " sen hepsini okumuşsun , ben imzalamaktan mı acizlik duyucam " dedi
  keşke bu kadar ara vermezse .
• (bkz: hakan günday kitaplarının ingilizce yayımlanması)