• yavrulayacak olmasının bilinciyle, iptidai bir içgüdünün tatmini neticesinde ortaya çıkan komik bir haldir.
  • mevcut haliyle evliliğini bir süre daha ayakta tutabileceğini garantilemiş olması sebebiyle yeniden kazanılan geçici özgüven tavrıdır.
  • siz bunları bir de hastanede görün. kedi amını görmüş yaram var demiş misali en ufak bir şeyde çevrelerinde kim varsa ayağa kaldırıp, kendisini hastaneye götürtür. gebeliğin ilk aylarında olup karnı belli olmayanları bile suratındaki o sikik ifadeden, karşıdan tanıyorum. her şeyin farkındayım ve bu durumdan memnun değilim ifadesi ve ekşimiş yüzü ile güya çaktırmadan karnını tuta tuta şikayetlerini anlatır. parolü yazıp göndermek icap eder.
  • kadın içinden yepyeni insan çıkarıyor. bir sürü kilo alıyor. hormonal dengesi sürekli bozuluyor. fiziksel olarak eski halini istiyor. istediğini yiyemiyor, içemiyor, yapamıyor. o mentalitede 9 ay geçir su içtiğin için kendine madalya takarsın. yataktan kalkmak, ayakkabı bağlamak, merdiven inmek çıkmak, düşme korkusu yaşamak ve bunlarla beraber geçen bir sürü gün.
    doğurduktan sonra dünyanın en aptal çocuğunu en kötü şekilde yetiştirirse o zaman laf edin. bırakın ilk bir altı ay rahat etsin
  • en azından hamilelik döneminde mutlu olsun be. bu ülkede çocuk sahibi olmak, onu büyütmek, iyi bir gelecek hazırlamak çok zorken ve ileride her gün ne yapacağını düşünüp, kara kara düşünecekken hiç değilse hamilelik döneminde bu duyguyu yaşasın. çocuk büyüdükçe derdi de büyürken insanın en huzurlu olduğu an hamilelik dönemidir bence. size dokunan bir şey yoksa bırakın kendini bir şey başarmış hissetsin ki zaten çok büyük bir şey bir başarıyor. eğer biraz olsun bilinçli bir kadınsa bu ülkede çocuk sahibi olmanın ne demek olduğunu bilerek yaptıysa ve bu riski aldıysa, ona iyi bir gelecek sunabiliyorsa büyük bir başarı demektir benim gözümde. ben hayatım boyunca bu riski göze almayı asla başaramam...

    yaşanan hormonal değişimler, vücudun sisteminin değişmesi, o çocuk ile 9 ay boyunca içinde büyütüp bağ kurmak, onu dünyaya getirmek, bazen yürüyemeyecek hale gelmek, sonrasındaki lohusa dönemi derken hamile bir kadının ne yaşadığı konusunda ahkam kesmek kimsenin haddine değil. zaten merak etmeyin neyin ne olduğunu bilen bir kadın hamilelik sürecini de oldukça usturuplu geçirir. ben çevremde naz yapan, kendini bir şey sanan hamile hiç görmedim. tam tersine hepsi büyük bir korku içindeydi. demek ki ya hamile kadınlara laf atanların çevresinde bir sorun var ya da benim çevremde bir sorun var.

    not: bu kadına laf eden erkeklerin çoğu eline iğne batsa ölüyorum diye ortalığı ayağa kaldırır. ufacık grip olduğu zaman extra ilgi bekler ama 9 ay boyunca karnında bir bebek büyüten kadına da kezban demekten geri kalmaz. ayrıca hamile bir kadının önüne gelen herkese "ben hamileyim, ben şöyleyim, bu kadar iyiyim, bu kadar süperim" diye konuştuğunu hiç sanmam. sahi bu kadının yakın çevresinde değilseniz ki insan yaptığı nazı kocasına ya da yakın çevresine yapar ve size karşı bir sıkıntısı yoksa bu kadının hamile olmasından hakikaten size ne?
  • doğalgaz borusu gibi sıçınca grurla ortalıkta gezenler burda hamilelere "sanki bi halt başarmış" dediklerini gördüğüm başlık.
  • yiyorsa ortalama 4 kilo ve 50 cm olarak dünyaya gelen bebeği götünden sen çıkar.
  • default olarak gelen özelliklerin abartılmasına örnektir.
hesabın var mı? giriş yap