• akıl verenlerim sağ olsun bana "kendini ezdirme orada" demişlerdi.

    pazartesi öğleden sonra tıktılar içeri beni.. gardiyan 13. koğuşun önüne geldiğimizde "burada kalacaksın, koğuş sorumlusu sana yatacak uygun bir yer ayarlar" deyip uzaklaştı. ben de bastım tekmeyi kapıya, girdim içeri "kim ulan bu koğuşun ağası" dedim. biri yavaş yavaş yaklaştı.. "benim ne olacak?" diye sordu.

    "iyi.. bundan sonra ayaklarımı sen yıkayacaksın.. lavuk!" dedim.

    üç gün sonra revirde açtım gözlerimi.

    ...........................................

    yok öyle bir dünya tabiki.. sadece "üç gün" doğru. üç günde çıktım.

    ankara batı adliyesine teslim oldum, ayaş yarı açık cezaevine götürdüler.. soydular, yara izlerini, dövmeleri tek tek not ettiler. dövmemi "kuş resmi" diye yazdıklarını görünce "o kuş değil yalnız.. kartal!" dedim.. aldığım cevabı buraya yazmak istemiyorum.

    koğuş sorumlusu bana yatağımı göstermeden önce telefonlara götürdü. kendi telefon kartını verdi, "ara evdekileri, merak etmesinler" dedi.

    arkadaşımı aradım, "teslim oldum, sen haber ver bizimkilere" diyebildim.

    sabah oldu.. hiç uyumamıştım.. kahvaltıya indirdiler. verdikleri bir reçel, bir çay bir de yarım ekmek. bende ne çatal var ne bardak. reçelle, ekmeği aldım oturdum boş bir yere, tabağa bakıyorum.. biri bana bardağını verdi, "kardeş ben çay sevmem zaten sen iç" dedi. biri de kendi çatalını yıkayıp bana getirdi. kuş sütü bile olan serpme kahvaltıdan daha keyifliydi o kahvaltı.

    üç gün işte iyi kötü geçti.. çarşamba günü çıktım. oranın üç günü sizin günlerinizden biraz uzun geçiyor. umarım bu yazdığımı okuyan hiç kimse bunu tecrübe etmez..

    bu gece arap (mustafa) aradı. "abi merak ettim seni" dedi "denetimli serbestliği hallettin mi" diye sordu. "kayra yeğenim nasıl" dedi. "boncuklarımı istedim ama vermiyorlar, verdikleri gün yeğenimin kartalını yapıp yollayacam" dedi.

    kötü oldum amınakoyim ya.. özgürlüğünüzün değerini bilin lan ekşici piçler. benim başıma gelmez demeyin.

    (bkz: #20578587)
  • ekşi sözlük'ü ilk hapishanede gazete okurken, bir gazetenin teknoloji sayfasındaki bir haberle duymuş bir örneği için (bkz: mehmet ordekci)

    1993-2003 (kesintisiz): ankara kapalı - bursa özel tip - afyon e tipi

    (bkz: hadi dağılın)
  • (bkz: anamı kesen ben babamı kıtır kıtır doğrayan ben)
  • beş gözaltı, iki tutuklama, toplamda 76 gün tutsaklık ve beraatle sonuçlanmış bir muhalif sicilini gururla taşırım.
    hırsızlar, tacizciler, sahtekarlar, dolandırıcılar ve katiller utansın.
  • 3 katlı ranza görmüş sayılı kişilerdendirler..
  • volta atarken entry düşünen yazarlardır..
    fikir suçlusu olmak ve düşünebilmenin anlamlarını sorgular.. hücresinin camına konan serçe ile arkadaş olur ve girmek istediği entryleri ona söyler.. o da gerekli mevkilere bildirir...
  • millete bak!

    hapse bile burada girmiyorlar,

    illa ülke dışında olacak,
    illa pasaport olacak,
    dolar olacak,
    zenci olacak

    az sonra (bkz: oz) da yattım diye biri gelir.

    hakikaten fular deryası burası ya.
  • tamami eski sevgililerdir. (bkz: goz hapsi)*
  • bakaya kalıp daha sonra askerliğimi yapmış olmama rağmen, bakaya kalmak suçundan 1 günlük yatarım var yarın teslim olacağım.

    tanım: kanuna aykırı hareket etmiş sözlük yazarlarıdır.
  • 28 son.
hesabın var mı? giriş yap