harvard

• bir gün asistanlar bölümde oturmuş lisansüstü için gelen başvuru dosyalarını tasnif ediyorlarmış. bölüm hocalarından bir profesör içeri girmiş, yığından rastgele bir tomar dosyayı alıp çöpe atmış ve şöyle demiş:
  
  - we don't need no education.
  
  sonra hepsi birlikte okulu bırakıp sanayideki yasin ustanın yanına çırak olmuşlar.
• bill gates ve mark zuckerberg'in girip bıraktıkları, bilal erdoğan'ın ise mezun olduğu okul.
  
  (bkz: ismail geçersiz bir işlem türüttü ve kapatılacak)
• geçen sene 3 ekimde çimlerinde oturup 7 ekimde kendimi celal bayar üniversitesinde buldum.(bkz: kader)
• bir gecede bütün prestijini kaybeden üniversitedir.
  
  (bkz: 24 şubat 2014 rte bilal erdoğan ses kaydı)
  (bkz: bilal'e anlatır gibi anlatmak)
• manzarası güzel. gidemedim ama google earth'ten baktım bayağı güzel bişeye benziyor.
• odtunun icinde cami oldugunu bilmeyen harvardlilarin hakkinda konustugu universite. odtude cami vardir hocam hatta her cuma tasar o cami disarda da namaz kilanlar olur hicbir tepki de olmaz. goruldugu gibi harvarda da gitseniz bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan bi insan olabiliyorsunuz.
  edit: duzeltme.
• gül'ün oğlu sat sınavında tam puan aldığı için değil bir cumhurbaşkanı oğlu olduğu için bu okuldadır. it's all about politics amerikan üniversitelerinde bile. ayrıca sat de 800 puan alan sürüyle insan var. hangi bölümü olduğu da belirsiz.
• bir gün asistanlar bölümde oturmuş lisansüstü için gelen başvuru dosyalarını tasnif ediyorlarmış. bölüm hocalarından bir profesör içeri girmiş, yığından rastgele bir tomar dosyayı alıp çöpe atmış ve şöyle demiş:
  
  - şimdi türkler bundan ne geyik çıkartır
• sadece kütüphanesinin yıllık bütçesinin bugün itibarıyla 160 milyon dolar olduğu üniversite. basılı ve elektronik toplam yayın sayısı da 20 milyonun üzerinde.
  
  toplam öğrenci sayısı (lisans+yüksek lisans) 21 bin görünüyor şu an. yani adam başı 1000 kitap düşüyor hemen hemen. bizde toplamda 1000 tane kitabı olmayan üniversiteler var.
  
  düzeltme: yazım
• bir gün asistanlar bölümde oturmuş lisansüstü için gelen başvuru dosyalarını tasnif ediyorlarmış. bölüm hocalarından bir profesör içeri girmiş, yığından rastgele bir tomar dosyayı alıp çöpe atmış ve şöyle demiş:
  
  -biraz daha yer acin su masada , lahmacunlar soguyo