• romatoloji servisinin cerrahpaşada dillere destan çarşamba vizitlerinden haberi olmayan bir internün, 8:30'da başlayan vizite 9:30 da son anda katılmasından bir saniye falan sonra hasan hoca internü yaklaşık 30 kişilik vizit gurubunun içinde farkeder.

    - delikanlı..
    + efendim hocam?
    - akşamdan mı kaldın sen?
    + hebe.. hön.. kem..
    - çabuk geldiğin yoldan geri dön. bir daha da kravatsız gelme.

    öğrenci 9:30 da gelmiş olduğunu unutur ve tamamı kravatsız vizit gurubundan uzaklaşırken "oha lan. kravatım yok diye kovdu beni" diye düşünür. hoca vizit gurubuna, internü odasına göndermelerini söyler. intern sinek kaydı traş olur gider. odaya girer. hoca kapıyı kapatmasını söyler. intern "ahanda sçtk" diye düşünür. hoca interne iyice yaklaşır. "bak delikanlı. ben haftada bir gün vizit yapıyorum. o vizitte yılların tecrübelerini aktarıyorum. sen kakmış 9:30 da geliyorsun. üstelik ne yaptığının farkında bile değilsin" der. intern mazeret uydurmanın fayda etmeyeceğini anlar. "hocam ben internlüğümün başından beri her gün 8:30 da geliyorum. bu gün uyuyakalmışım. mazeretim yok. özür dilerim" der. hoca bi an durur. "tamam. özrün kabul edildi. gidebilirsin" der. intern odadan çıkar. olayı arkadaşlarına anlatır. hocayı tanıyan herkes ucuz atlattığını söyler.

    serttir, çabuk parlar ama affedicidir hasan yazıcı.
    tembeldir, uykucudur ama hatasını bilir intern.*
  • "sacmalama izzet!" diyebilen insandır.
  • iki gün önce cerrahpaşa'da verdiği son dersine girdiğim hoca*. keşke bütün hocalar böyle olsun dedirtmiş, bulduğum gün kaybettiğime üzmüş, yaşına rağmen işine karşı sevgisini ve heyecanını kaybetmemesiyle etkilemiştir beni.
    kendi alanı olan behçet hastalığı hakkında, ''bırakalım behçet'i türk buldu şovenizmini de biz işimize bakalım.'' yorumunu yaptı ki, biz de türküz diye bununla övünüp durmamız bence de saçma.
  • yıllar evvel dahiliye açılış dersinde karl popper ve bilim felsefesi üzerine açılış yaparak benim gönlümü çalan cerrahpaşa'nın en iyi bilim adamlarından.

    eksikliği her daim hissedilecek bir doktor.
  • bilmem kaç belirtecin bilmemkaçı varsa teşhis konur demeden bütün hikayemi dinleyen, elle muayene ardından ileri tetkikleri isteyip 5 yılda konulamayan teşhisi 15 günde koyan müthiş hekim. insana telefon dahi eder, "haaa kepçegelin, ben doktor hasan, sonuçlarına baktım, tedaviye devam." der. her gördüğünde bir de kitap önerir.

    tam şu anda ağlayarak "yalnız hocam, çok halsizim çoook" diyesim olan, "bişi yok, bişi yok devam" demesimi özlediğim... insanüstü doktorum. hakikaten hocaların hocasıdır.
  • moda da bulunan muayenesini kapatıp (bkz: academic hospital) da hastalarına bakmaktadır.
  • işlerinden ötürü bir dersinin ertelenmesiyle son dersini dün 7.30 da 2. sınıflara vermiştir.evet efendim dün gece 1.30 da yatılmasına rağmen ve 10.30 dan önce derse giremeyen bir beden olarak 5.45 de kalkılmış 6.45 vapuru son anda yakalanmış ve amfide 7.30 da yerimizi almışızdır.ve sunu belirtmeliyim ki o ders 6.30'da da olsa yine giderdim.çok şey bilip az ve öz anlatmak,diğerlerinin 120 slaytta anlatamadığını 12 slaytta anlatmak ve ötesi hayata dair,mesleğe dair,bilimselliğe dair çok şey öğretmek.bilimin ışığında bilimsel dogmaları,tabuları yıkarak yolunda yürümüş bir hoca.her ne kadar abilerim ablalarım sert olduğunu,bilgisizliğe tahammül edemediğini söylese de ben onun yanında staj yapamayacağıma yanarım.varsın herkesin önünde rezil etsin beni.ülkemizde bozgunculuğun,yoksul hakkı yemenin,adaletsizliğin,kokuşmuşluğun,yozlaşmanın bir emekliliği yokken bilim insanlarının ipinin çekilmesi ve yetişecek hekimlerin performansla,özel sermayenin kucağına oturtulan sağlık sistemiyle ve daha birçok yenilikçi yaklaşımlarla kanatlarının kırılması.ama yine de ben böyle hocaları görünce bu mesleğe daha çok aşık oluyorum.biz de az ama derin izler bırakan hasan hocalarımız sayesinde.
  • müthiş bir doktor, hoca. öğrencisi değil ama hastasıyım. hastaları ile diyaloğu sert ama bu sertliği oldukça haklı nedenlere dayandırdığı ve bunları da hastasına açıkladığı için hiç acıtmıyor. hastasını gerçekten dinliyor, moral veriyor. seviyorum ben bu adamı. müthiş bir de sekreteri vardır moda'daki muayenehanesinde, o da çok sempatiktir.
  • tıp camiasında hocalara ayar veren hoca olarak da bilinir.

    behçet hastalığı dendiğinde benim aklıma ahmet gül gelir orası ayrı.
  • emekli olan hoca. hatta bu akşam veda yemeği varmış..
hesabın var mı? giriş yap