• .......

    manteuffel hitler'in dikkatini şöyle çekmiştir:
    ağustos 1943 tarihinde manteuffel'e daha önce rommel'in 1940 yılında yönettiği 7. zırhlı tümen'in komutası verildi. bu birlik manstein'ın ordular grubunda idi. o sonbahar ruslar dinyeper'i aşarak kiev'i ele geçirmişler ve daha sonra da polonya sınırına doğru hızla ilerlemişlerdi. bu yeni krizi karşılamak üzere manstein'in elinde hiçbir kurulu ihtiyat yoktu, ancak manteuffel'i kıyıda köşede bulabildiği tüm birlikleri emprovize bir karşı taarruz için biraraya getirmekle görevlendirdi. manteuffel ilerlemekte olan rusların gerisine sarktı ve bir gece taarruzu ile onları zhitomir kavşağından attıktan sonra kerosten'i ele geçirmek üzere kuzeye ilerledi. elindeki zayıf kuvvetleri bir dizi küçük, hareketli gruba bölen manteuffel gücüyle orantısız bir izlenim yarattı ve bu ani karşı darbe rusların ilerlemesinin durmasına yol açtı.

    bundan sonra manteuffel rus kolları arasına girerek onları geriden vurma şeklindeki derinlemesine akınlar metodunu geliştirdi. ancak bu taktik ruslara karşı çok başarılı olamadı çünkü rus ordusu batı ordularının aksine herhangi bir ikmal konvoyu veya lojistik destek ağı kurmuyorlardı.

    hitler bu yeni metoda bayıldı ve bu konuda daha fazla ayrıntı öğrenmek istiyordu. bu nedenle manteuffel ve tank alayının komutanı albay schultz'a noel'i doğu prusya'daki angerburg yakınlarındaki karargahında geçirmeleri için bir davetiye yolladı. manteuffel'i tebrik ettikten sonra hitler şöyle dedi:
    " noel hediyesi olarak size 50 tank veriyorum. "

    1944 yılının başlarında manteuffel'e özel olarak takviye edilmiş bir tümen olan gross deutschland'ın komutası verildi ve o bu tümenle düşman yarmalarını engellemek veya rusların ilerleme dalgası içinde kuşatılmış olan kuvvetleri kurtarmak üzere değişik bölgelere gönderildi. eylül ayında baltık kıyısında riga civarında kuşatılıp kalmış olan alman kuvvetlerine ulaşmak için bir yol açmayı başardıktan sonra büyük bir terfi sıçramasıyla batıdaki 5. zırhlı ordu'nun komutanlığına getirildi. 47 yaşında ordu komutanı olması çok büyük bir başarı olarak görülür.

    1944 yılı boyunca manteuffel hitler'i hemen hemen tüm komutanlardan daha fazla gördü çünkü hitler onu sık sık karargahına çağırarak acil durum görevlerini tartışmak veya zırhlı savaşın sorunlarıyla ilgili olarak danışmak istedi. bu yakın temaslar manteuffel'in diğer generalleri dehşetten titreten veya donduran yüzeyin altındaki şeyleri görmesini sağladı:

    " hitler'in çok etkileyici ve gerçekte hipnotik bir şahsiyeti vardı. bunun, herhangi bir konu üzerinde kendi görüşlerini anlatmak amacıyla onu görmeye gidenler üzerinde çok belirli bir etkisi olduğu açıkça anlaşılırdı. kendi bakış açılarını savunmaya başlarlar fakat giderek onun kişiliğine yenilmekte olduklarını görürler ve sonunda çoğu kez niyetlendikleri şeyin tersini kabul etmiş olurlardı. bana gelince, hitler'i savaşın son dönemlerinde iyice tanımış olmam nedeniyle onun tartışma konusunu dağıtmasını sağlıyor ve kendi fikirlerimi savunabiliyordum. çoğu kişinin aksine, hitler'den korkmuyordum. zhitomir'de, dikkatini çeken başarılı darbeyi izleyen günlerde onun daveti üzerine karargahında geçirdiğimiz noel'den sonra, danışma amacıyla beni sık sık karargahına çağırdı.

    hitler çok yoğun bir şekilde askeri literatür okur ve askeri konferansları izlemekten hoşlanırdı. bunun sayesinde ve sıradan bir asker olarak birinci dünya savaşında edindiği deneyimlerle savaşın temel düzeyi hakkında çok iyi bilgi sahibi olmuştu. değişik silahların nitelikleri, arazi ve hava koşullarının etkisi, birliklerin düşüncelerini ve morallerini anlama gibi konularda yetkindi. özellikle askerlerin moral durumlarını sezme konusunda çok ustaydı. bu tür konuları tartışırken onunla fikirbirliği içinde olmadığımızı hatırlamıyorum. öte yandan daha üst düzeydeki stratejik ve taktik kombinasyonlar konusunda iyi bir kavrayışı vardı ama orduların nasıl operasyon yaptığını anlamıyordu.

    strateji ve taktikler, özellikle de sürpriz hareketler için allah vergisi bir yatkınlığı olmakla birlikte bunu doğru dürüst uygulamak için gerekli teknik bilgi temelinden yoksundu. daha da ötesi kendisini rakamlarla ve miktarlarla zehirlemek gibi bir eğilimi vardı. birisi onunla bir sorunu tartışırken sık sık telefonu kaldırır ve bir departman şefini arayarak " -şundan elinizde kaç tane var?" diye sorardı. sonra kendisiyle tartışmakta olan adama döner ve sanki böylelikle sorunu çözmüş gibi "- işte bu kadar" derdi. söylenen rakamların gerçekte elde olup olmadığını araştırmadan, kağıt üzerindeki rakamları kabule her zaman hazırdı. konu ne olursa olsun ( tank, uçak, tüfek) bu durum hiç değişmezdi.

    genellikle fabrikaların başında olan speer veya buhle'yi arardı. buhle her zaman yanında hitler'in sorması ihtimali olan tüm rakamların hazır olduğu küçük bir not defteri bulundurur ve derhal yanıt verirdi. fakat bu miktarlar gerçekten üretilmiş olsa dahi bunların çoğu kıtalara dağıtılmış değil, fakat hala fabrikalarda bulunurdu. "

    ........

    liddell hart - hitler'in generalleri konuşuyor

    (bkz: copy paste degil alinteri)
  • erwin rommel, heinz guderian, erich von manstein, gotthard heinrici gibi ikinci dünya savaşı'nın en iyi generallerinden biridir.savaş tarihinin en iyi birliklerinden birisi olan grossdeutschland tümeni'nin en başarılı generalidir.
  • zırhlı birlik doktrinine ve yapısına hakim,çok kısıtlı kuvvetle çok büyük iş yapan,zırhlı tümen ve panzer ordusu yönetiminde benim gözümde heinz guderian ve hermann hoth ile birlikte en yüksek derecedeki alman generali.
  • 1940 taki manstein planı nı uygulayan waffen ss generallerinden çok sevdiğim bir general
hesabın var mı? giriş yap