hatay usulü dönerin ankara'yı istila etmesi

• dandik ve az gramajlı etin üstüne patates ve sos basıp kaktırmak kolay olduğundandır. piyasadaki hatay dönercilerin %95i böyledir.
• nasıl bir midesizlik anlamıyorum. insan mis gibi dönerin üzerine neden salçalı su döktürür ve bundan nasıl lezzet bekleyebilir? dönere bu zulüm neden yapılır?
  
  tüm hatay usulü dönerciler dövülüp dükkanları kapatılmalıdır.
• etin kalitesizligini gizlemenin ilk kurali bol baharat ya da sostur. bunlarin barinabildigi muhitin insani damak tadindan yoksun olmali.
  
  guzel ete sadece tuz dokersin.
• kalitesizlik ve yozluğun istilasıdır. zira hatay usulü döner dediğin şey etin kalitesini ve miktarını kısıp sosa ve patatese bilmemneye abanmak.
  
  90'lar sonu 2000'ler başı gerçek sucuğun piyasadan neredeyse silinip kalitesiz sucukların ortalığı kaplaması gibi. alım gücü düşük olduğu için, millet kalitelisini de tercih edemiyor. yani "millet bundan hoşlanıyor sana ne oluyor teres" denebilecek bir durum değil.
• --- spoiler ---
  
  hatayın mutfağı zaten sikko. sostan başka olayları yok.
  --- spoiler ---
  
  konudan bağımsız olarak:
  
  (bkz: yazık kafana)
• valla adam akıllı tavuk döner yapan yer sayısı kalmadı denecek kadar az, halbuki isteğim geçmişte olduğu gibi çıtır ekmeğin içine güzel tavuk döner, domates ve soğan hepsi bu, ama yok abi her yerde saçma salak soslu döner yapıyorlar ve afedersiniz bir boka da benzemiyor, ıslak ekmekten başka bir şey değil.
• izmir'de aynı durumda. döner yapan her yer birdenbire hatay dönercisi oldu.
• zevksizliğin ve kalitesizliğin ülkemizde en kabul görür özellikler olması ile açıklanabilecek durumdur...
  
  her hatay usulü döner kötüdür demiyorum, höööööööööö diye başlamadan önce yazının gerisini de okuyun...
  
  mutfakta yeniliklere karşı biri değilim, aksine kendim pişirirken denemeler yaptığım gibi farklı kültürlerin mutfaklarına da merak duyar ve fırsat buldukça denerim...
  
  peki bu hatay usulü döner denen şeye neden karşıyım?
  
  birincisi hatayda ketçaplı mayonezli döner yapma kültürü ne zamandır var bilmiyorum ama benim bildiğim türk mutfağına sonradan girmiş ve fast food dışında da kabul görmemiş soslar bu ikili... düzgün bir domates sosu ile festivale dönüşebilecek bir lezzeti ketçaplamak demek içindeki malzemeye güvenmemektir çünkü ketçap neyin üzerinde olursa olsun ketçap tadını alırsınız, diğer tadları bastırır, onun için de en kalitesiz yemek olan fast foodun vazgeçilmezidir... örneğin slow fast food^* restoranlarında kaliteli soslar kullanılır, siktiriboktan ketçap mayonez basmazlar ekmeğin içine...
  
  ülkemizde geleneksel olarak yapılan ve kalitesi malzemesinde olan pek çok döner çeşidi var, bursa ve ankara gibi iller bu konuda başı çekse de farklı yörelerin kendine özel ve çok lezzetli geleneksel dönerleri var...
  
  böyle bir yemek kültürüne sahip bir ülkede tamamen maliyet odaklı olarak plastik tatlarla nefsinizi körelten şeyleri yemeyin, onu yiyeceğinize simit yiyin...
  
  lümpenleşmenin bir ayağı da yemek kültürünü kaybetmektir, kültürünü kaybeden kadar da aşağılık bir varlık yoktur, siz siz olun kültürünüzü üç kuruş fazla kar etmek amacıyla kalitesizliği size yenilikmiş gibi sunan hanzolara prim vererek kaybetmeyin...
  
  edit: imla
• bunların hepsinin atası için (bkz: odtü endüstri kantini)
• türkiye genelinde yasaklanması gereken sikko bir lezzet.