• bir zamanların dramatik yeşilçam filmi.

    --- spoiler ---
    sevgilisini terkettigi anda hemen bulup evlendigi karısını aldatan ve karısıyla sevgilisini aynı anda hamile bırakan jönümüz*, doğumda ilk karısı ölünce**, çocukları alıp bir çiftliğe götürür ve sonradan evlendigi ikinci karısına asla hangisinin kendi oğlu olduğunu söylemez. bu şekilde iki çocuğa da adil davranılmasını sağlayacaktır. fakat karısı merak eder, içi içini yer durur..
    yıllar geçer, çocuklardan biri müthiş bir futbolcu, diğeri de müthiş bir piyanist, bestekar olur. daha çok genç fakat çok yeteneklilerdir. karakterleri zıttır fakat: bir tanesi içine kapanık ve duygulu iken diğeri dışa açık ve ateşli bir erkektir.
    fakat fark bu kadarla kalmıştır maalesef. ikisi de aynı kıza aşık olurlar*. duygusal olanla iyi arkadaş olan ayşe, ateş gibi olan kardeşe aşık olur.
    fakat bu sırada duygusal gencin, her türk filminin melun hastalığına yakalandığı ve sayılı gününün kaldığı öğrenilir. çocuğun annesinin yakarışlarını duyan ayşe, kardeşiyle evlenmekten vazgeçerek bu çocuğun karısı olmayı, ona son günlerini mutlu yaşatmayı kabul eder.
    herkes bunu asil bir fedakarlık olarak nitelendirirken, konuşmaları duyan ve kendisi için hayatta en sevdiği iki insanın, kardeşi ve ayşe'nin acı çekmesine katlanamayan genç, sayılı günlerini bitirmeye karar verir.
    duyulan son çığlıklar, annenin "bilmek istemiyorum, hangisi oğlum bilmek istemiyorum!" deyişidir.
    --- spoiler ---

    (bu entry tümüyle bir wunsch vertrauen & mylia ortak yapımıdır.)
  • yönetmeni orhan aksoy, senaryo yazarı hamdi değirmencioğlu olan ayşeciğin * genç kızlık dönemi filmlerindendir. ayırca 10.antalya film festivalinden üç ödülle dönmüş bir filmdir.

    en iyi senaryo ile hamdi değirmencioğlu
    en iyi film
    en iyi yardımcı kadın oyuncu olarak da semra sar

    (bkz: izzet günay/@wunsch vertrauen)
    (bkz: semra sar/@wunsch vertrauen)
  • bu film hakkında, oyuncuları arasında, duygusal genç rolünde sertan acar, ateşli delikanlı rolünde de serkan acar olduğunu, ve isimlerinin de sertan ve serkan olduğunu da ekleyebiliriz..
  • (bkz: hayat bu ya)
  • bomba ahmet filminde nermin candan'in seslendirdigi sarki. sözler söyle:

    birgün olsun gülmedi talih benim yüzüme
    sevdigimden ayrildim dünya zindan gözüme
    kimse care bulamaz gözlerimin yasina
    cektigim cileler düsmanlarin basina

    yasamak miiiii hayat mi buuuuuu
    allahim hic sansim yok mu
    yasamak miiii hayat mi buuuuuu
    benim askta sansim yok muuuu

    öyle dertliyim ki ben kimse birgün cekemez
    yasamakmis ölmekmis benim icin farketmez
    birgün olsun gülmedi talih benim yüzüme
    sevdigimden ayrildim dünya zindan gözüme

    yasamak miiiiiiiiii hayat mi buuuuuuuuuuu
    allahim hiic sansim yok muuuuuuu
    yasamak miiiii hayat mi buuuuuuuu
    benim askta sansim yok muuuuu
  • gelmis gecmis en yakisikli turk jonu, cin fikirli izzet gunay'in olen sevgilisinden olma cocugunu, her ikisini birden kendi cocuguymus gibi bagrina bassin diye karisininkiyle karistirdigi filmi. cocuklar 5-6 yaslarina geldiginde, guya olum dosegindeyken gercek cocugunun hangisi oldugunu ogrenmek ister anne. iyilesince de kotulerin kotusu uveylerin uveyi olur, kendi cocugu bildigini kayirdikca otekini ezer. izzet gunay, hastaydin diye yalan soyledim ben de bilmiyorum hangisinin senin cocugun oldugunu diye ayar verince anne pismanlikten mahvolur, mecburen tekrar bagrina basar her ikisini birden. yillar akip gider, zeynep degirmencioglu gelir, iki kardes ona asik olur, olaylar gelisir... ayrica filmin final sahnesi zeki demirkubuz'un masumiyet'inde yusuf ile otelci memet arasindaki su harika diyaloga neden olur:

    - film bu mehmet abi, film. milleti aglatmak için yalandan yapiyolar…
    - yalan malan, böyle de olmaz ki kardesim!!!
  • masumiyet filminde de belirtildiği üzere milleti ağlatmak üzere çekildiği her halinden belli olan, ancak gel gör ki bu bilinçle izlendiğinde bile boğazda düğüm oluşturan yeşilçam filmidir.

    "iyi çocuk" sertan'ın karşılıksız aşkı ile "kötü çocuk" serkan'ın dibine kadar sevdası arasında, zeynep değirmencioğlu ile birlikte arada bırakır izleyiciyi. nihayetinde bir kadının yapıp yapabileceği en büyük fedakarlık ile iki kardeş arasındaki sevgiden dem vursa da, öldürücü darbeyi filmin başından beri hangisinin gerçek oğlu olduğunu öğrenmeye çalışan semra sar'ın "bilmek istemiyorum" haykırışlarıyla vurur. ancak annemin de belirttiği bir noktaya değinmekte fayda var ki,

    --- spoiler ---

    semra sar'ın karakterinin öz oğlu kuvvetle muhtemel serkan, yani hayatta kalan çocuktur. bunu, izleyeli uzun zaman olduğu için tam olarak kim olduğunu hatırlayamadım ama, sırrı izzet günay'dan başka yegane bilen kişi olan teyzenin finalde mezarlıkta semra sar'a "eğer sizi rahatlatacaksa hanginizin gerçek oğlunuz olduğunu söyleyebilirim" sözünden çıkarabiliriz.

    --- spoiler ---

    sonuç olarak, karşılıksız sevmek üzerine kurulu, iç acıtan bir filmdir hayat mı bu.
  • filmin final sahnesiyle birlikte en vurucu yanlarından biri de sertan'ın piyanoda çaldığı berkant şarkısıdır ki nedense bahsi çok geçmese de filmin fanatikleri ezbere bilecektir. hemen bakalım;
    (bkz: al beni de)
  • futbolcu olanın arabasının camı çatlak lan.
  • bir 1972 yapımı izzet günay-semra sar-serkan acar ve sertan acar filmi.

    şu habere bakınca, (http://www.magazinkolik.com/…-serkan-acar-35-yillik) çiftin oğullarından birinin filmdeki serkan ile tıpatıp aynı olduğunu görüyoruz. "yuh bu kadar benzerlik olur" dedim! baksanıza babaya: (http://www.youtube.com/watch?v=szugecvelji).

    demek filmdeki aşk gerçek olmuş, ne güzel, ama sonu hüsran olmuş, hem de 35 yıl sonra, yazık!
hesabın var mı? giriş yap