• bu kişi tıbbi eğitim aldığı için yoğun bakımda hastaların oksijensiz kalınca öleceğini biliyor kabul edilmeli ve kasten adam öldürmekten yargılanmalı diye düşünüyorum. yaptığının açıklaması olamaz.
  • ortadoğu’da sıradan bir gün haberi aslında.
    bir hemşire ve teknisyen şakalaşıyor ve teknisyen kalemini alan arkadaşının geri getirmesini sağlamak için yoğun bakım hastalarının oksijen vanasını kapatacağını söylüyor.
    yaparsın yapamazsın derken adam kapatıyor ve bu sırada bir entübe hasta ölüyor. ben böyle sıır görmedim
    ekleme: hemşireyle şakalaşırken oksijeni kapatan tekniker olarak değiştirilirse başlık daha iyi olacak
    ekleme 2: sayın hemşire arkadaşlar insanlar ben başlığı hatalı açtığım için sizden nefret etmiyorlar, zaten nefret ediyorlar.
    öğretmenden, askerden, polisten, taksiciden, esnaftan hatta doktorlardan da yaşam tecrübelerine göre değişen oranlarda nefret ediyorlar.
    siz yanlış başlık açandan, ekşi okuyan okumayandan, ekşi okumayan okuyandan nefret ediyor.
    içiniz rahat olsun hiçbirimiz sevilmiyoruz.
  • hastanede doktor dışında hiç kimsenin bir sorumluluğu yok. diğer personeller için hastane çiftlikten farksız. bu yoğun bakımda ölen hastanın ölüm bildirimini doktor doldurdu ve adli soruşturma doktora açıldı. doktor kendini aklamak için uğraşacak şimdi.

    bu olayın delili olmasa ya da bir şekilde alarm çalmasaydı ölümün sorumlusu doktor olacaktı.

    sağlık personelleri de diyecekti ki biz olmasak rererörö.
  • inanılır gibi değil. sen hastan yoğun bakımdan çıkacak diye bekle hıyar pezevengin biri hastanın oksijenini 1 dakikadan bile uzun süre kessin! sana oksijen veren ağacin amk!
  • sonuç öngörülebilir mi? evet
    sonuç istenen mi? evet
    yapan kişi tıp eğitimi almış ve sonucun ne olacağını bilen bir kişi mi? evet

    o zaman bu nasıl taksir anasını skim. bile bile ve kasten yapılan bir hareket nasıl taksir oluyor biri açıklayabilir mi?

    hukuk fakültesi 1. sınıfın ilk dersi amk. trafik kazasındaki gibi bilinçli bilinçsiz diye bir ayrım yapmak mümkün değil. bile isteye kapatılan bir vana var ortada. yapan kişi çocuk değil akıl hastası değil. doğrudan kasten adam öldürmekten yargılanması gereken bir durum.

    edit:
    katil olan teknikeri aklama timi dönüp dönüp olası kast, bilinçli taksir gibi şeyler yazıp duruyorlar. lan tekniker dediğin adam o tüpü cihazları kuran ve bakımını yapan adam. en iyi o biliyor hangi cihaz nasıl çalışır ne kadar sürede çalışmazsa ne olur filan. düpedüz cinayet var ortada. yok şakalaşmaymış yok kalemmiş geçin bunları. sonucu bile bile yapılan her iş kasıtlıdır. kalem ve şakalaşma bu olayın uzaktan yakından konusu değildir.
  • türkiye simülasyonunda sıradan bir gün daha:

    --- spoiler ---
    gel dedim. beni dinlemedi. ben de iş inada bindiği için oksijen vanasını kapatıyorum, gel dedim.
    --- spoiler ---

    iş inada bindiği için bilmem kaç insanın hayatına kastediyor ve bunu yapmadan önce de yaparken de, sonrasında ne olur anlamında diye gram düşüncesi yok. ne kalemmiş be adam?! kaldı ki bu insanlar tıbbi alanda meslek sahibi.

    tanım: 1 adet taksirle ölüme neden olma suçundan yargılanan biyomedikal teknikeri.
  • birbirinin götüne kompresörle hava tutup bağırsağını patlatan bi milletiz. bu salakları
    e-ği-te-mez-si-niz !
  • 400bininci olarak girdikleri boktan bölümlerinde 65-70 gibi ilkokul mezunlarının bile elini kolunu sallayarak atandıkları için bu tür olaylar çok normal. bunlar sadece mezun oldukları gün ile atandıkları gün arasında twitter’da çalışılar. günde 10bin tweet atarak “70 aldım emeğimi çaldınız beni atayın hüüü bu ülkeye hizmet etmek istiyorum hüü pandemi dönemi sağlık ordusuna asker olmak istiyorum hüü” derken görürsünüz sadece.

    yazık günah. böyle şakalaşma mı olur? bu nasıl seviyesizlik bu nasıl bilinçsizlik? yazıklar olsun size
  • sonra neden nükleer enerjiye karşısınız, bu kafada bir adamın o tesislerde olabileceği ihtimali kanımı donduruyor. kalemimi geri ver yoksa kontrol çubuklarını çekerim sistemden diyebilir bu kafa.

    toplumdan sonsuza dek izole edilmesi gereken eski sağlık çalışanıdır.
  • yoğun bakım hemşiresi bir tanıdığım, oradaki insanlara en başta üzüldüğünü ama alışınca ölümleri çok sıradan karşıladığını, pek üzülmediğini söylemişti. şaşırmıştım epey. mesleki deformasyon belli ölçülerde anlaşılabilir ama ölümle cebelleşen insanları bu kadar normalleştirmek, içinin acımaması değişik bir kafa. dışarda sevenleri korkuyla bekleyen, bir umut makinelere bağlı bir insanın yanında şakalaşmak -istersem 20 yıl o işte çalışayım- bir insan olarak kendime yedirebileceğim bir hareket olmazdı.

    edit: meslekten olduğunu düşündüğüm pek çok kişiden mesaj aldım. "sen de o şartlarda çalışsan, sıradan görmeye başlarsın" şeklinde. haklılar, elbette bu süreçten geçmeden, nasıl normalleştirdiklerini anlayamam. o yüzden bana abes gelmeye devam edecek.
    bir de tekniker olduğu yönündeki değişiklikle ilgili, yoğun bakım ünitesine işi olmayan kimseyi almıyorlar ve bu konu çok katı her hastanede. tekniker o oraya girip bir de şakalar, komiklikler yapabiliyorsa bence bu daha vahim.
hesabın var mı? giriş yap