her şeyin boş ve anlamsız olması

• (bkz: küskünüm)
• akıntıya kapılmış kontrolsüz bir sal gibiyim
• tüm tanrıları öldüren niçe bir tanesini unutmuş. büyük konuştuğumuz şeyleri kim yaşatıyor bize?asla yapmam denilen şeyleri niye yapıyoruz? bizi biz yapan değerlerimiz bile zamanla kayboluyorsa her şey boş ve anlamsız.
• hergün işe gidebilmek için kıyafetlerimi eskitip kazandığım parayla kıyafet alıyorum.. hergün bunu düşünerek işe gidiyorum. her aldığım şey için kaç saat çalıştığım hesaplayıp, alacağım şeyleri tl üstünden değil saat üstünden satın alıyorum. herşey bomboş işte. işe gitmesem aslında sanki herşey daha güzel gibi ama koyunluk var içimde. herkes yapıyor bende yapayım, o kadar okudum ben iş bulup çalışayım. bütün kış biriktirip yazın yaşamak istediğim yerde 15 gün kalabileyim. herkes boş herşey boş. yediğimiz yemekler bile kıçımızdan bok olup çıkarken ne bekliyoruz ki..
• tevfik ve medain abi 'yi takip ederek varoluşsal acınızı cilalayabilirsiniz.
• yatağın başındaki şişe gibi.
• ve bunun farkına varabilmek.(bkz: anlamsız)
• amına koydumun hayatı stresli, saçma bir hal almaya başladı. sigara yakıp izleyeceğim
• (bkz: bazen çok üzülüyorum)
  (bkz: kelebekler)
• gerçek. devamlı bir "mış gibi"cilik yapmak üzerine kurulu hayat. meslek adı altında içine girdiğimiz ünvandan tutun, hissettiklerimiz veya aile üyelerimiz ya da seçtiğimiz partnerle olan ilişkilerimize kadar her şey bir "mış gibi" oyunu. kafanızdaki kurguyu dışarıya bağladığınız zaman gerçek gibi geliyor ama aslında hepsi bir "mış gibi"cilik. yarın yeni bir hobi edinip, onu hayatımda çok önemli bir yere koyup, hayatımın en önemli noktalarından biri yapabilirim. inandığım sürece de öyle olur. x arkadaşımı ya da abimi ilham kaynağım olarak benimseyebilirim ve buna kendimi inandırdığım sürece dediği her söz, yaptığı her hareket güzel gelir. ya da tam tersi o kişiyi başıma bela, hayatımı zorlaştıran biri olarak benimseyebilirim ve öyle "mış gibi" yaptığım sürece de yaptığı her şey korkunç gelir. yarın tanışacağım birini hayatımın aşkı olarak benimseyip, kendimi aşkı bulduğuma inandırabilirim. şayet o kişi de aynı oyuna girerse o ya da bu nedenden dolayı, sahte gerçekliğimizi yaratırız. ama en derinde her şey boş ve anlamsız... kendi verdiğimiz anlamlar kadar ve anlamlarla yaşıyoruz ve o anlamların da içi boş. sıfır. hiç. ha tabii bunu yazan da her şeyin boş ve anlamsız olduğunu düşünen biri... epistemolojiye de bir başka akşam girelim.