• 6. nesil su adamı. 3 yıldız dalgıç, 2 artı (bkz: cplusplus) programcı, çılgın endüstri mühendisi.
  • ing. eşkiya, soyguncu.
  • bu muhteşem şarkı cenazemde çalmasını isteyeceğim müziktir. iki ayağım üzerinde ölmüşsem, istediğim gibi.
  • şarkının her bir kıtasını sırasıyla willie nelson, waylon jennings, johnny cash ve kris kristofferson söyler.
    dörtlünün müthiş performansını dinlemek için
    http://www.youtube.com/watch?v=uw1bhauk1cm
  • şarkının üçüncü kıtasında bahsedilen baraj boulder barajı olarak da anılan colorado nehri üzerindeki hoover barajıdır.
  • şarkının en acı koyan kısmı üçüncü kıtasıdır. waylon jennings baba öyle bir "a place called boulder on the wild colorado" der ki bir an colorado nehrinin oyduğu dev yarığın duvarlarından aşağıda kaynayan suya bakarmış gibi olursunuz. nefes kesicidir.
  • nelson, kristofferson, jennings ve cash üstadlardan dinlerken uçuran mükemmel şarkı.

    önce belinde piştovu ve kılıcı yollarda at süren bir eşkiya olursunuz, askerler ve bakireler vardır önünüzde, bunların ortak yanları size karşı kaybetmeleridir. askerler kılıcınızda kanlarını, bakireler değerlilerini sanatınızda. piçler sizi gençliğinizin baharında, henüz 25 yaşında asarlar ama yine de ölmezsiniz yolculuk devam edecektir çünkü. daha sonra dalgalarda tekrar doğan bir denizci olursunuz, uskunanızla meksikaya doğru maceralara atılırsınız, yelkenlilere borda edersiniz, ancak gemi parçalandığında öldüğünüzü söylerler. ama hala yaşıyorsunuz, yolculuk bitmedi çünkü. colarado civarında bir baraj işçisi olursunuz şimdi de derin ve vahşi bir nehrin üzerinde. çelik ve suyun çarpıştığı bu yerde, ayağın kayar ve ıslak betona düşersin. seni o sessiz ve büyük mezara gömerler ama hala varsın etrafta, olacaksın etrafta, etrafta etrafta... çünkü şimdi bir uzay gemisi kullanıyorsun evrenin diğer ucuna. ve diğer tarafa vardığında, bulabilirsen eğer ruhunu dinlendirecek bir yer bulacaksın. sonra belki tekrar eşkiya olursun ya da sadece tek bir yağmur damlası. ama yine de var olacaksın tekrar, tekrar, tekrar...
  • her dinleyişimde günümüz popüler müziğinden nefret etmemi sağlayan muhteşem şarkı. youtube'da izlediğim 1990 yılındaki konserlerinde seyircinin her kıta başında çılgınca alkışlamaları grubu oluşturan her bir müzisyenin ne kadar saygı duyulası olduğunun en büyük kanıtı. keşke şarkıda dedikleri gibi* çıkıp ansızın gelseler de kurtarsalar bizi günümüz şarkılarının büyük bir bölümünde kullanılan ses ve bilgisayar efektlerinden.
hesabın var mı? giriş yap