• eski tip kola şişesinde, meyan koku acılığında zehir gibi bir yazar. "memleketin umumi fikir hayatı ikiye ayrılır: birincisi, özel sermaye ile basılan ve sosyalizm ile günün modası existentialism'e ait, çoğu birkaç formalık bir yayınlar serisidir. pek azı telif, çoğu çeviri veya toplamadır. bu yayınlarda göze çarpan nokta turk dil kurumu'nun ileri sürdüğü kelimeleri bol bol kullanmak yüzünden anlaşılmaz bir hale gelmek ve konularının yüzünde kalmaktır. ikincisi yine özel sermaye ile ve sık sık yayınlanan dini kitaplar serisidir. bunların pek azı ciddi bir araştırma eseridir. genel olarak halkın kapışacağı konular seçilmekte ve halktaki fanatik zihniyet bu yayınları beslediği gibi, bu yayınlar da o zihniyeti beslemektedir." diye bir tesbiti vardır.
    (bkz: ask ahlaki)
  • entelektüel yalnızlığı bilinçli biçimde tercih ederek kalabalıklar içinde tek başına gezinen mütefekkir.

    hilmi ziya ülken'in kızı; "babamla yıllarca aynı evde yaşadık da benimle ya iki ya da üç kere sohbet etti. eve gelir, üstünü çıkarır, yemeğini yedikten sonra kütüphanesinin bulunduğu odasına geçerdi. koca evde tek başına yaşıyor gibiydi." demiş.

    kanıt

    debe editi: teşekkürler.
  • kitaplarından:

    - insanî vatanperverlik. (1933)
    - uyanış devirlerinde tercümenin rolü. (1935)
    - posta yolu. (roman)(1941)
    - şerh-i rubâiyât-ı melûl. (1951)
    - varlık ve oluş. (1968)

    çevirilerinden:

    - aristoteles'ten "metafizik". (1935)
    - margaret mithcell'dan "rüzgâr gibi geçti". (1941)
    - jean-jacques rousseau'dan "emil" (a. r. ülgener ve s. güney'le birlikte)(1943)
    - spinoza'dan "etika". (1946)
    - gaston bachelard'ın fransa'da 1934'te yayımlanan "nouvel esprit scientifique"e yaptığı çeviri de aynı yıl "yeni ilmî zihniyet" başlığıyla yayımlanmış.
  • 1901-1974 yılları arasında yaşamış, muhafazakar eğilimleriyle tanınan felsefeci ve toplumbilimci... hayatının önemli bölümünü osmanlı-türk düşünce sistemini analiz ederek geçirdi...

    elliye yakın kitabı arasında belki de en ünlüsü, "tarihi maddeciliğe reddiye"dir... 27 mayıs döneminde üniversiteden uzaklaştırılan ve "147'liler" olarak bilinen öğretim üyelerinden biriydi...
  • spinoza'nın etikasını o kadar ağır çevirmiştir ki ağır çevirileri ile ün yapmış olan aziz yardımlı'nın çevirisi bile daha anlaşılırdır.
  • "türkiye'de orjinal fikir yoktur; orjinal fikir potansiyeli vardır." sözünün sahibidir.

    kimden olduğunu unuttum ama bir yazarın söylediğini hatırlıyorum ülken hakkında; "biz hilmi hoca'yı zirve zannederdik, meğer tercümeciymiş o. iki yabancı dil bilseydik o'nun anlattıklarını çoktan aşardık."

    aşk ahlâkı kitabı milliyetçi muhafazakâr aşık gençlerin ellerinde dolanır, halbuki istediklerini pek bulamazlar o kitapta.
  • sosyal bilimlerle ilgili hemen bütün kitaplarda,tezlerde onun isminin olmadığı bir kaynakça bulmak çok zordur. niyazi berkes ile birlikte çağdaşlaşma tarihimiz üzerine kitap yazmış iki isimden biridir.

    dtcf kökenli olup atatürk kendisini almanya'ya araştırmalarda bulunması için göndermiştir. sosyal bilimler geleneğimizin haysiyetini kurtaran önemli isimlerden biridir. hâlâ aşılamayan kimi çalışmaları intelejansiyamızın kısırlığına bir işarettir. bozkurt güvenç'in iddiasına göre çıkardığı insan dergisinde bir dönem sadece sol tandanslı yazıların yayınlanacağını ilan etmiş ama bu iddia hilmi ziya'nın yapabileceği birşey değil gibi geliyor bana... ayrıntılı bilgi için bakınız:

    türk kültür dünyasından portreler
    yazan:kurtuluş kayalı-iletişim yayınları 2002
  • türkiyede monografi calismalarinin gerceklestirilmesi konusunda da öncü olan sahsiyetlerden biridir.
  • 1930larda türkiye'de marksist olduğunu açıkça ilan eden ilk sosyologlardan biridir. 1950lerdeyse anti-marksist düşüncenin savunucusu olmuştur.
  • spinoza'nın etika'sını çevirmiş. kızının çevirideki hataların düzeltilmesine müsade etmediğinden ötürü cemal bali akal'ın mecburen kitabı yeniden çevirtiyor.
hesabın var mı? giriş yap