• 2500 km sonrasında hakkında şunları söyleyebilirim. üzerindeki lastikler, esnafın toz kalkmasın diye eliyle yere serptikleri suyu gördüğünde bile inanılmaz kayıyor. yağmura yakalandığım dönemlerde bildiğin virajlarda drift atıyordum. millet karizma yaptığımı sansa da aslında driftle beraber benim de götüm atıyordu kontrolu kaybetmemek için. 1000 km'deki ilk bakımda hemen lastikleri değiştirdim. alet güzel hızlanıyor, şehir içinde atik, bir boşluk gördünüz mü hemen yapıştırıp kaçmak mümkün. 112 km'de hız sabitleyicisi devreye giriyor. daha çeyreğe yakın açmadığınız gaz bile olsa elinizde alet o noktada duruyor. hatta durmaktan da öte, motor bırak gidicem diyor hız kesici sus otur yerine diyor ve siz ritmik bir şekilde ileri geri ileri geri oluyorsunuz motor üzerinde. bagajı cidden büyük. yani ne market alışverişleri, laptoplar, çantalar sığıyor ben bile her seferinde şaşırıyorum. dengeli bir alet, gidondan elinizi çekseniz bile milim kaymıyor. virajlarda ne kadar yatarsan yat güven veriyor (yeni lastiklerle tabi). arka fren disk olmadığı için patates. allahtan ön fren ile kombo yapmışlar da arkayı sıktığınızda %30 oranında ön de kendiliğinden sıkılıyor ve bu kötü frene rağmen inanılmaz dengeli ve seri duruyor. aleti tanıyabilmek için çok fazla panik fren yaptım ve inanılmaz kısa mesafelerde durabildim. bir kere de yağmurda, trafikte, artçılıyken sinyalsiz önüme kıran bir minibüste panik fren deneyimledim. ıslak zemine ve hızlı olmama rağmen lastikleri bağırtarak da olsa kısa mesafede tehlikesizce durabildim. çakmak adaptörü 12v olduğu için telefonları bilgisayardan ve hatta zaman zaman orjinal şarjlarından daha hızlı şarj ediyor. start-stop yakıt tasarrufu sağlamasının ötesinde güzel bir oyuncak gibi. kafayı dinliyorsunuz sessizlikte. gaza dokunur dokunmaz motor çalışıp fırlıyor, motorun durduğunu bu yüzden anlamıyor kimse. bazen tam motor kendini durduğu an ışık yanabiliyor o durumda bi tık geç çalışıyor. siz tabi gazi verip ayaklarınızı yerden çektiğiniz için mal gibi durabiliyorsunuz havada asılı. artçılı performansı da gayet dengeli, yokuşlardaki performansı değişmiyor. sadece gaz oranları ve fren miktar/mesafeleri artçının kilosuna göre farklılık gösteriyor her motorda olduğu gibi.
    bir scooter için yakışıklı, dikkat çekici bir alet. 150cc'lik scooterlar arasından fiziği ile sıyrılsa da onların yanında pahalı bir alet. ben çok eğlenerek sürüyorum şehir içinde. bu yönde bir beklenti ve bütçesi olanlara, vitesli motorunu şehir içinde kullanmak istemeyen, kenara koymak isteyenlere öneririm.
  • avrupa'nın en iyi scooterları arasında gösterilen pcx serisinin 150 cc'lik versiyonu. daha önce ülkemize gelmemişken 2014 haziran itibari ile satışa sunulmuştur. pcx ailesinin yeni makyajlanan kasasıyla satışa sunulan makinenin değişikliklerini özetlemek gerekirse kasası değişmiş, ön farklar tamamen led olmuş ve led çerçeve de eklenmiş, sele tamamen baştan dizayn edilmiş, eldiven gözü su şişesi alabilecek kadar genişletilmiş ve çakmak adaptörü içerecek şekilde tasarlanmış (12v), daha güçlü bir akü konmuş ve idling sisetemi açıkken aküyü kontrol edip enerji düşükse kendini devre dışı bırakacak bir sistem eklenmiş. fransa'dan gelen talep sebebi ile 4lü selektör eklenmiş, aracın boyutları değiştirilmemesine rağmen bagajı genişletilmiş ve seleyi açık tutan bir kilit sistemi eklenmiş, benzin deposu 5.4 litreden 8 litreye çıkarılmış, üzerinde 'kaymayı engelleyen özel bir maddeden üretilmiş' dunlop lastikler ile gelir olmuş (maalesef türkiye'ye ırc ile geldi). daha önceki pcx modellerinde olduğu gibi yine herşeyi bize pahalı sunmayı, sivrisinekten yağ vergisi almayı görev edinen devletimiz sayesinde yine korkunç telsiz vergilerinden ötürü alarm sistemi (kumandasından ötürü vergileme fırsatını buldukları için çakma şansını kaçırmamışlar) yurdumdaki modellerde bulunmamaktadır. kullanılan led ışıkların ve bu lastiklerin etkin yakıt tüketimine %70 katkısı olmuş. ve hepsinden önemlisi gösterge kadranına saat eklenmiştir! motorun karbon salınımı daha da düşürülmüş, doğa ile dostluğu pekiştirilmiştir.

    motor şu 5 renkte satışa sunulmuştur:
    beyaz
    siyah
    gümüş
    kırmızı
    füme (bronz)

    (bkz: honda pcx)
  • 3 günlük tazecik körpecik motorumdur kendisi. ilk motorum olacağı için ve şehir içi trafiğinden kurtulmak ve ek olarak vitesle uğraşmamak için scooter tercih etmeye karar verdim. pcx almadan önce ciddi bir araştırmaya girdim. bir çok kişinin " ya ne 150'lik alıyorsun al bi 250'lik " demesine karşın kendime hakim oldum başlangıç motorumu pcx ile yaptım. doğru bir karar verdiğimi düşünüyorum. zaten her türlü yaptığımız iş sakat bir iş bari raconuna göre yapalım dedik. işi bilen herkesin dediğini yaptım , motor sahibi olmayan herkesin dediğini yapmadım gibi bir durum oldu. ne kadar motor kullanmayan varsa yok git şu modeli al şu kadar basarsın , yok şunu al bununla şöyle viraja girersin demesine karşın , motor sahibi arkadaşlarım 125-150 cc bir motor al öğren kardeşim demiştir. yani bir motor tercih ederken aklımızdan geçenden ziyade öğrenebileceğimiz bir şey almak daha önemli.

    bu noktada herkes ilk araba kullanmayı öğrendiği araba modelini hatırlasın diyorum. hiç kimse gidip araba kullanmayı bmw 520 ile öğrenmemiştir. tabi babada bolca ayakkabı kutusunda parası olan arkadaşlar hariç.

    benim daha 3 günlük bir motorcu olarak yorum yapmam ne kadar doğru olur bilemem. düşündüm hiç doğru olmaz. ama bence on numara beş yıldız bir motor. sürüşü oldukça rahat. hafif bir motor olduğu için kontrolü kolay. fren ve lastikler için bir yorum yapamıyorum çünkü kıyaslama yapabileceğim bir motor tecrübem yok. hızlanması çok güzel ışıklarda kalkışta bir anda uzayıp gidiyorsunuz. start-stop özelliği çok tatlı ışıklarda motor birden durunca yandaki arabalar şaşırıp dönüp bakıyor.

    hatta bende ilk gün galeriden alıp çıktığımda ışıklarda durup motor stop edince durup şaşırıp bir bakındım. yanımdaki arabadaki adam dönüp "ne oldu bozuldu kardeş" diyip pis pis sırıtırken yeşil yandı gaza basıp uzadım. adam ışıklarda 10 saniye kadar durup kaldı çok hoşuma gitti.

    pcx piyasası çok hızlı bir piyasa olmuş. 2 hafta kadar motor araştırdım en son pendik bayisinden bir tane siyah ayırtabildim. ancak şöyle bir şey oldu. bayiye gidince bütün renkler yan yana duruyordu. siyah ile bordo arasında çok gidip geldim. dedim yap bir atraksiyon ve bordoyu alıp çıktım. bir arkadaş bordoyu beğenmemiş bu tamamen zevk meselesidir. bence çok güzel bir renk. alınacak ise ya siyah yada bordo alınmalıdır. beyaz artık her yerde oldu biraz farklılık yaratmak lazım. ama bütün renkleri güzel sahibi olan arkadaşlar alınmasın lütfen.

    torpido gözü çok güzel kocaman. telefon cüzdan ıvır zıvır her şey sığıyor. daha önceden de denildiği gibi buraya zemine bir şey koymak lazım arabadaki torpido kaydırmazları gibi telefonlar hoplayıp zıplamasın diye. ancak kapağını çok dandik yapmışlar. açıkken bacağınız çarpsa hemen kırılır dikkatli olmak lazım.

    koltuk altı bagajı tatmin edici. ancak her kask gerçekten sığmıyor. benim alıp beğendim ilk kask sığmadı çıkıp 2. tercihim olan başka bir kaskı almak zorunda kaldım. kask alırken motorsuz gitmeyin bagaja koyup deneyin. birde azıcık kastı bir şey olmaz falan da demeyin zamanla o ufak kasma bagaj kilit mekanizmasına zarar verecektir.

    yakıt ortalaması çok iyi. ilk aldığımda pendik-kadıköy yaptım. ortlama 2lt gösteriyordu. daha sonra oturduğum yerde sokak aralarında sürekli dur kalk olarak ve otoparkta tecrübe amaçlı çalışmalarım esnasında 2.2-2.3 değerlerine çıktı. bununda üzerine çıkacağını sanmıyorum. genel olarak şehir içi bence 2.0-2.2 arası gibi bir değer olacak gibi. uzun bir yolda güzel trafik olmayan bir e5 trafiğinde 2.0lt altına da düşme ihtimali var gibi. 1.8 görenler varmış bakalım bize nasip olacak mı.

    genel olarak memnunum tavsiye ediyoruz bütçenize uyuyor ise ve ilk motorunuz olacak ise pcx doğru tercih.
  • kendisine olan hayranlığım başlayalı aslında çok olmadı 6 ay önce yazdığım şu (bkz: #54968612) entry de belirttiğim gibi aslında kendisi sadece 300 metre kullanmıştım aradan 6 ay geçti, ve ben bugün kendisine sahip oldum. 6 ay içerisinde çok fazla gel git yaşadım açıkcası, motor olayından vazgeçmiştim aslında çevremdekilerin endişeleri gazetelerde televizyonlarda gördüğüm motor kazaları fazla etkilemiş olacak ki araba sevdasından vazgeçip motora adım atamamıştım. fazla düşünmedim aslında sadece 2-3 gün içerisinde tekrar motor sevdamı gündeme getirip internette motorlara bakmam yeterli oldu benim için zaten kafamda her zaman pcx 150 vardı ilk motor olarak, pazar günü motorcu bir arkadaşımla konuşurken laf arasında kymco like 200 önerdi, sanırım motora bakıp istemem ben bunu demem 45 saniyemi almadı. sonuç olarak motor kullanmaktan hala çekinen ve korkan bir insan olsam da artık pcx 150 sahibiyim. istanbul yollarında kırmızı pcx görürseniz sakin sakin yanından geçip gidin sıkıştırmayın sopaynan kovalarım sizi.
  • satışa sunulduktan 2 hafta sonra 250 tl zam görmüştür. bu pcx enteresan motor, ilk alanlar 1-2 yıl sonra ikinci elini aldıklarından 1000 - 2000 tl pahalıya satıyor, bedavaya binmiş oluyor. ikinci el piyasası muhteşem bu aletin.
  • bir motosiklet cahili ve heveslisi olarak sym gts 250i evo ve kymco xciting 250 ri varken bunu almak bana mantıklı gelmiyor. yurt dışında var olan donanımların çıkarılması da huzursuz ediyor zaten insanı.
  • 2014'de çıktığı gibi aldığım ve o günden beri yaklaşık 15000 km mesafe katettiğim skuter motor.

    alır almaz lastik değiştirmiştim. eskisini de kullanmadan sattım. (umarım hayattadır alan arkadaş.) hep aynı benzinciden benzin aldım. hep aynı servise baktırdım. ek olarak topcase taktırdım. (topcase çok işimi görüyor, arkama biri oturursa arkasını güvenle ve konforla yaslanabilmesi de cabası.) fastfood motorcusu gibi kullanmadım, insan gibi, motorcu gibi kullanmaya özen gösterdim. buna rağmen, benden kaynaklanmayan nedenlerle küçük çaplı hasarlar gördü. (ışıklarda dururken adamın duramayarak arkadan çarpması, ve geri geri gelen adamın park halindeki motora çarpıp devirmesi şeklinde iki vaka). ilkinde parça değişimi yaptırdım servise, 6-7 ay sürdü servisin (konşuk) parça getirmesi. üstüne bir de hasar masrafının 1000 küsür tuttuğunu görünce pişman oldum. sonuçta masraf karşı taraftan çıktı, ama dandik plastik karenaj yani. (bkz: kimsin olm sen) ikincisinde yaptırmadım, onla uğraşılmazmış.

    motorun kalkışında, ilk kavrayış esnasında hafif bir agresyon başlamıştı. bir dahaki servise götürüşümde ilgili kısmı söktürüp temizletmek istiyorum. toz ve kirden olduğu kanaatindeyim. (bu tabii mekanik ve motor bilgisi olan bir arkadaşın tavsiyesiyle) bir de orta hızda giderken elleri bıraktığında gidonun ince ince yalpalamaya başlaması var. servis "topcase olduğu için oluyor" dese de bundan şüphedeyim. aslına bakarsanız bu servisten de çok memnun sayılmam. ama çok da servis opsiyonu yok, ya iyi bir usta bulacaksınız, ya da bunlara razı olacaksınız.

    bi kez benzinimin sonuyla eve gelmişim, iki üç gün sonra denediğimde çalışmadı. ben de el yordamıyla benzinliğe götürdüm. 7,95 litre benzin aldım. içinde 0,05 litre benzin kalmış meğer. bi duble benzin kalmış yani. hiç bir sıkıntı olmadı aldım gittim.

    bu 15000 kilometrenin tamamını şehir içinde yaptım. bir solukta gittiğim en uzun mesafe 100 kilometre yoktur. ama genel konforu düşününce, tek kişi sürüyorsanız keyifli bir uzun yol yapabilirsiniz. biraz uzun sürer sadece. şehir içinde ise mükemmel bir skuter. istanbulun yokuşlarında ve tarla gibi yollarında üzmedi beni. ben de onu üzmedim. karşılıklı saygı ve sevgi çerçevesinde devam ediyoruz ilişkimize.

    ancak

    9500 lira olmuş. (bkz: oha arkadaşım)
  • dörtlülerini park amaçlı kullanamadığım motosiklet. yahu bir yere on dakikalığına koyuyorum motoru, dörtlüleri yakıyorum(bakın parkları demiyorum), geldiğimde dörtlüler kapanmış oluyor.

    geçen gün bir baktım; kontak açık iken yaktığım dörtlüleri yoldan geçen birisi kontak üzerinde yokken kapatmış. ilginç...

    müdahale edilememesi gerekmez mi yahu, ben mi yanlış düşünüyorum?

    düzeltme: imla.
  • 2016 itibariyle 33 tlye dolan deposuyla bir depoyla 380 km gidip km başına 8 kuruş yakıyor. bundan daha iyi sonuçlar alan insanlar da var.
  • nisan 2016 itibariyle 9500 tl'den 9700 tl'ye zamlanmıştır. sanırım iki ay gider bu şekilde...
hesabın var mı? giriş yap