• sicak iklimde yasayip da bu hayvancagizi sadece guzel(!) diye alan herkesin ta amina koyayim. net!

    ondan sonra kizim neden buzluga girdin? girer tabi. http://i.imgur.com/0q4sq.jpg
  • gardrobun kapisini kapatip, bunun suratina sirrrrrak diye bi nah patlatip,ahanda nah parcalarsin esyalarimi bi daha deyip, guven icinde evden cikarsiniz.eve geldiginizde tum kiyafetlerinizi,yeni-eski ayakkabilarinizi,sapkalarinizi,fotograf albumunuzu,cuzdaninizi,kredi kartlarinizi,kelle kagidinizi paramparca gorup cinnet gecirip saglam seyleri de siz parcalamaya basladiginizda, korkudan bi koseden size bakan mavis gozleri yuzunden tum kimyaniz degisiverir. gidip sarilirsiniz,hatta biraz da birlikte parcalarsiniz,bi de ustune ustluk gurur duyarsiniz lan ibis o kapiyi acmayi da mi ogrendin diye. mavi gozlerinin hatrina, kiyamazsiniz.birak el kaldirmayi, bagirinca bile o gozler yuzunden iciniz burkulabilir. lakin ben yiyorum bunu her seferinde ama siz yemeyin, yemin ederim biliyolar hemen yumusayacaginizi, ondan yapiyo serefsizler
  • kolay kolay yanimda dola$tirmayacagim hayvanlardir.benden daha yaki$ikli $erefsizler.
  • yemeğini suyunu vermeyle, arada canı çektikçe sevmeyle hayvan beslediğini sanan birtakım beyinsiz mahlukat yüzünden çevresindeki canlılara zarar verebilecek noktaya gelen bir gariban köpek...

    sen soğuk iklimde yaşaması, koşması, oynaması ve diğer türdeşleriyle sosyalleşmesi gereken bir canlıyı al, sırf egonu tatmin edip gösteriş yapacağım diye 40 derece sıcakta sabahtan akşama zincire vurulmuş şekilde tut. sonra da ben köpek besliyorum, hayvan sevgim var de!

    işte böyle düşünen bir insan ve zincirinden boşalınca ne yapacağını şaşırıp etrafına saldıran köpeği yüzünden dün akşam çok zorlu saatler geçirdik ailecek. olan da benim bahçemde beslediğim kedimin minik yavrusuna oldu. ne veteriner ne de biz husky'nin dişleri arasında parçalanan iç organları için bir şey yapabildik. gözümüzün önünde saatlerce can çekiştikten sonra öldü.

    kedim için şu saatten sonra yapılacak bir şey kalmadı ama o köpeği eziyet ede ede saldırganlaştıran, kontrol edilemez hale getiren mahlukat için yapılacak bir şeyler elbette var. "hayvan sevmek sadece beslediğin hayvanı sevmek değil, köpek besleyeceksen, bu sorumluluğu adam gibi alacaksın" dediğimde burnunu burnuma dayayıp "sen bana hayvan mı diyosun" diye kabadayılanan götoğlanı sana diyorum: "sen hayvan değil insansın, insan olmasaydın bir başka canlıya eziyet ettiğini bile bile sırf zevkin için onu güneşin altında zincirlere vurmazdın. egoist pislik!"

    (bkz: allak bullak olmak)
    (bkz: sözlüğe içini dökmek)
  • gözlerine bakar bakar kaybolursunuz. o sizin gozlerinize bakar neresinden isirsam su ipneyi der halbuki.
    (bkz: basina buyruk)
  • karnini buzdolabina dayayip uyuyan* ultra sevimli kopek.
  • bu hayvanların doğal ortamları dışında yaşatılmasına sırf maddi sebeplerle göz yuman orospu çocuğu hayvan tedarikçilerinin varlıklarını sürdürebilmeleri için bu tür köpekleri alan ve besleyen insanlara tiksinti ile bakılmalıdır.

    nitekim kendilerine hali hazırda tiksinti ile bakanlar yok mudur? vardır. sokaklarda da hiç tanımadıkları beyinleri bir ton küfürü sıraya dizmek için sinyaller gönderen nöronlar vesilesi ile yılbaşı ağacına çevirmiyorlar mıdır, çeviriyorlardır.

    bu heyvanlar -15, -25 derece dolaylarında "comfortable" hissedecekleri şeklinde evrilmişler. dolayısıyla bu köpekler 60 derece kuzey paralelinin altında ya 22-23 derecenin üstüne çıkan sıcaklıklarda hayatlarının ne kadar keyifsiz hale geldiğini bilmeyen cahiller, ya bunu umursamayan duygusuz hıyarağaları ya da "yok öyle olmuyor hocam" diyerek kendini kandıran dangalaklar tarafından beslenirler. fakat onlar da insan olduğu için ve insan bu gezegen üzerinde yaşayan tek kutsal canlı olduğu için ve allah baba bütün bu bitkileri hayvanları filan biz doya doya analarını sikelim diye yarattığı için bu köpekleri antalya'da besleyenleri de bağrımıza basıp sevmeye devam eder ve bir it yüzünden kalplerini kırmayız.
  • siberian husky adiyla tanimlanirlar. alaskan husky ile gorunus olarak uzaktan yakindan alakalari yoktur. alaskan malamute denilen turle karistirilmasi dogaldir cunku fiziksel olarak benzesirler.

    isin en ilginc tarafi, bir sayim yapilsa, turkiye'de evde beslenen siberian sayisi, rusya'dan fazla cikabilir... burada - yani rusya'da- " ay ben hastasiyim o kopegin, cok guzeeel, gozler falan super. kesin alicam " derseniz size salak muamelesi yaparlar. her gun kopek gezdiren biri olarak, bir tane bile siberian gormemem bunun da ispati oluyor sanirim...

    sibirya ve benzeri harici iklimlerde beslenmesi, 10x10 bir havuzda buyuk beyaz kopekbaligi beslemeye benzer... zaten arctic karakterli bir kopekten, sizinle beraber oturma odasinda tv seyretmesini beklemek de en buyuk saskinliktir. siberian sahipleri kizmasinlar, alinmasinlar ama evcil hayvan sahibi olmak, bir nevi cocuk sahibi olmaya benzer. istedigi kosulu saglayamiyorsaniz, almayin, aldirmayin...

    yok illa alicam, benim de olsun, sefami sureyim diyorsaniz 2 tane alin... bu hayvan kizak ceken, 20-30 turdasiyla yasamayi genetik kod haline getirmis bir hayvan... sizin yapacaginiz sevimlilikler, hebele hubeler bu hayvani kesmez, bunalima girer, firsatini buldu mu da kacar, paraniza da, hayvana da yazik olur... bazi seyler yerinde guzeldir, birakiniz orada kalsinlar...
  • husky sanilanin aksine cok zeki bir kopek turudur. egitiminin zor olmasinin nedeni kritik bir durumda her an liderligi eline almasi gerekliligi ve sahibini dinlemekten cok kendi zekasina guveniyor olmasidir. kendine buyruk bir hayvan olmasinin en onemli sebebi ise cok sert olan sibirya sartlarinda sahibinin bilincini kaybetmesi veya artik emir veremeyecek bir duruma gelmesi halinde kendi kendine yasamasi ve ayni zamanda liderligi tek basina yapmasi gerekliligidir. ilk olarak sibiryada yasayan chukchi insanlari tarafindan gelistirilmis tamamen saf kopek turudur. kurt veya diger kopek irklarinin karisimi bir kopek kesinlikle degildir. gelistirilmesinin amaci uzun sure yorulmadan ve az yiyecek ile kizak cekebilme yetenegi oldugu icin cok guclu olurlar ve kosmayi cok severler (kizak cekecek butun gun, yuruyerek olmuyor tabi), iste bu nedenden dolayi bu kopeklerden almak istiyorsaniz mutlaka kosabilecegi bir alana sahip olmasini saglamaniz gerekir. bu yuzden bahceli evi olmayan insanlarin kesinlikle almamasi gereken bir kopek turudur. goruntusunun aksine cok arkadas canlisi kopeklerdir, bu yuzden bekci kopegi olarak kullanilmasi kesinlikle anlamsiz olur cunku size yaklamamasini istediginiz insanlara "oo yeni biri geldi, bunun muhabbeti nasilmis bakalim" diye yaklasirlar. ayrica koca kizagi tek basina cekemiyeceklerinden dolayi surekli gruplar halinde yasamaya alismis bu yuzden yalniz kalmayi pek sevmeyen kopeklerdir. bu yuzden uzun calisma saatleri olan insanlara uygun bir kopek degildir. sibirya gibi bir yerde yemek arama icgudusune sahip olduklari icin cukur kazmak gibi bir zevkleri vardir, eger bahce yerine evin icinde bir sure yalniz kalirlarsa bir kac saat icinde evinizi yeniden dekore olmus sekilde bulabilirsiniz. sonuc olarak inanilmaz guzel ve cok zeki kopeklerdir, iyi bakabilecegine inanan ve imkanlari olan bir insan icin alinabilecek en mukemmel kopek turudur.
  • bu ırkın genel sorunlarıyla ilgili çok uyarı aldık sahiplenmeden önce fakat güzelliğine kanıp evladımız yaptık. "bu iklimde beslenmez" diyenlere "burada doğmuş bir kere, soğuk iklime götürmeyecek kimse" dedik, yuva arayan bir sürü köpek varken onu seçtik. neticede bu uyarıların büyük bir kısmı yersiz çıktı ama yine de kimseye husky almasını tavsiye etmem. muhtaç durumda olması bir istisna olabilir ama para verip alırsanız hem bu ırkın türkiye'de üretilmeye devam etmesine katkıda bulunup bir sürü hayvanın günahına girersiniz hem de ayıp lan, google'da bir araştır neden millet basbas bağırıyor hayvan satmayın/sattırmayın diye.

    genel uyarılara dönecek olursak:

    bizi en çok üzen asla tasmasız gezdirilmemesi gerektiğiydi. bu durum, fazla enerjik olması ve koşturulması gerekliliğiyle çelişiyor en başta zira bir insan profesyonel koşucu değilse huskynin hızında o kadar uzun süre koşamaz, dolayısıyla koşması için serbest bırakılması gerekir. biz uzun yürüyüşler, nefesimizin yettiği kadar koşmalarla durumu çözmeye çalıştık başta. sonra bir gün tasmasını istediği zaman çıkarabildiğini, aman sıkılmasın diye fazla gevşek bağladımızı fark ettik. meğer hayvan bizim hatırımıza o tasmayla geziyormuş. tabii o günden sonra insanları rahatsız etmeyeceğimiz her yerde serbest gezdirdik. kaçmaya yeltenmediği gibi koşarken sık sık orada mıyız diye bizi kontrol ediyor. tasmayla gezerken de kafası bozulursa sıyrılıveriyor içinden.

    kedileri, kuşları avlar dediler; evde iki de kedimiz var. kimse kimseyi avlamadı henüz. bol bol oyun var, kovalamaca var. yakalanan ebe oluyor. bir gün de bahçede yaralı kuş bulup zarar vermeden bize getirdi.

    bekçilik özelliği yoktur, herkese yavşar dediler. şimdi burada bir anımızı anlatmak durumundayım; bir gün evde camışlar gibi uyurken arkadaşlar "kalk, bahçede polis var" diye uyandırdılar. "hananın" diyerek bahçeye koştum, zavallı polis memuru bahçede bir köşeye sıkışmış, bizim husky de karşısında adam kılını kıpırdatsa "hıssssss" diye dişini gösterip tehdit ediyor. neyse ben hayvanımı çağırdım, polis çözüldü, hatta sitem etti bizimkine "hırsızı kovalamıyosun, bize havlıyosun" diye. meğer bir hırsızı ararken bizim bahçeye kaçtığını düşünmüş avarel polis, hırsız şerefsizini de yan binanın çatısında yakaladılar sonradan. bu güzide anımız dışında camın önünden adam geçirmez, bahçeye temizlik vs. için gelenlerin ensesinden ayrılmaz.
    bu herkese yavşar konusu biraz daha derin aslında. mesela itim benimle her gün ofise geliyor; kargocusundan müşterisine, yemekçisinden alacaklısına milyon kişi içeri giriyor ama bizimki genelde yuvasında yatıyor, öyle bidi bidi seven olursa bi oyun çıkar mı diye yokluyor, oynanırsa ne ala. arkadaşlar gelirse affetmiyor ama, coşmalar, coşmalar. fakat kırk yılda bir birine kıl kapıyor, daha kapıyı açınca alarm pozisyonu alıyor, kıl kişi ofisi huzlıca terk etmezse bizi kontrol edip pek de kibar olmayan yollarla dayıyı gönderiyor. örneğin en son kıl kaptığı kişi şirketine yüksek fatura kestirip ödemenin fazlasını kırışmayı teklif eden bir tarım zararlısıydı. zaten gözü de bir garip bakıyordu.

    aptaldır, komut öğrenmez dediler. beşe kadar saymayı öğrettim. mama karşılığında, ama mamaya da "ye" demeden dokunmaz.

    tuvalet eğitimi almaz dediler, 4. ayında sorun çözülmüştü.

    başına buyruk dediler. allahına kadar başına buyruk çıktı. canı ne çekerse, aksi çok zor.

    yemek seçer dediler, adamı içim yana yana aç bıraktım, 2. günün sonunda ben dayanamayıp seveceği yemeği verdim. çözemedik.

    libidosu çok yüksek dediler. başka köpeği bırak, ne terlik kaldı ne koltuk. komple cenabetiz. yeni oyuncak falan gelince önce odasına götürüyor, birkaç saat önsevişiyor, sonra ver allah ver. veteriner klinikte on bay yengeç gücünde paragöz olmasına rağmen kısırlaştırmayı erteledi, önce iyice bi palazlansın, 2 yaşına gelsin dedi.

    neticeye bağlamak gerekirse bu hayvan kediden hallice, bize denk gelen görece olarak iyi huylu çıktı. eğer almayı düşünüyor, "cınım benim maviş maviş gözleri var" diyorsanız almayın. mecbur kalmadıkça bu hayvanı almayın. ilk köpeğinizse aklınıza bile getirmeyin, tecrübeliyseniz de çok iyi araştırın, uyarıları bizim gibi gözardı etmeyin.
hesabın var mı? giriş yap