• hakkında bu kadar entry girilince yeryüzüne tekrar döndüğünü sandığım peygamber.
  • günah işlemiş bir kadını taşlamak isteyen topluluğa ''ilk taşı en günahsız olanınız hanginiz ise o atsın.'' diyerek ayarcılık tarihinde de yerini almış yüce peygamber.
  • kitap sahibi diğer 3 peygamberden galiba en büyük farkı hiç savaşmamış olması.
    yamuluyorsam elbet birileri çıkıp "yok öyle değil" diyecektir. ama kendisinin ardından kendisi adına belki binlerce savaş yapıldı. ama hayatında bir tek kişinin canını almış ya da aldırmış hatta alınmasını söylemiş değil.
    tüm kutsal kitaplar ve tüm peygamberlerin temel öğüdü "öldürmeyeceksin" olsa da bunu kendi yaşantısında gösteren bir tek kendisi olmuş.
    "öldürmeyin, vurana diğer yanağınızı uzatın, alın şu şarabı için, günahsız olan taş atsın, herkesi sevin" diye ortada dolaşan sevimli bir insanmış kendisi.
  • hrıstiyanlığın ilk dönemlerinde isa'nın sakalsız, bıyıksız ve bukleli saçlarla resmedilmesi kilisenin koruyucusu, havarilerin başı ilan edilmiş (kim tarafından edilmiş bilemiyoruz) hellenizm etkisinde kalmış bir yahudi olan, isa ile tanışmadan evvelki adı ile simeon, isa'nın havarilerine katıldıktan sonra isa'nın taktığı ismi ile peter (kaya) ve kankası paul sebebi iledir. hrıstiyanlığı helen kültüründeki topraklara yayarken diğer her yerde olduğu gibi bölgelerin inançlarına paralel bir çizgi takip edilmiş, isa da güneşi, ışığı ve iyileştirme gücünü temsil eden apollo'ya, kimi zaman da hermes trismegistus'a denk tutulmuştur. klasik geleneğin hüküm sürdüğü bu topraklarda isa'yı sakallı bir yahudi köylüsü olarak tanıtıp sevdirmek imkansız olacağından gene klasik geleneğe bağlı kalınarak tasvir edilmiştir.

    ilerleyen tarihlerde kuzu imgesinin (isa kendisi tanrının kuzusu, agnus dei'dir) yerini çarmıha gerilme imgesinin alması ise hrıstiyanlığın giderek avrupa içlerine yayılması, kelt ve diğer orta-kuzey avrupa kültürleri ile karşılaşması ile açıklanabilir, druid'lerin wicker man geleneği, keza kelt mitolojisinde her sonbaharda kendini kurban eden, her kış solstice'inde ise yeniden doğan oğul teması ağırlık kazanmaktadır. (bkz: mabon)

    hrıstiyanlık (ve merkezi olan isa) kendi geleneğini yaratırken sırası ile mısır, yunan - roma (özellikle gizem dinleri, dionysos bağlantısı) ve kelt kültüründen etkilenmiş, bunları ortadoğu kökeni ile birleştirmiş ve gerçek bir eski dünya mozaiği oluşturmuştur.
  • bir hikayeye göre italyan olan peygamber...
    çünkü sadece italyan kadınları çocuklarının tanrı olduğunu; sadece italyan erkekleri annelerinin bakire olduğunu iddia edermiş.
  • insani özelliklerini yitirip tanrısallıştarılması eski roma imparatoru constantine dönemlerine dayanmaktadır.

    romada hristiyanlık hızla yayılmaktadır, kendisi de aslen pagan olan constantine bir süreden sonra ayaklanmaları önleyemeyeceğini, ülkenin bölünmeye doğru gittiğini anlar ve romanın milli dinini hristiyanlık yapmaya karar verir. ülkenin birçok yerinde güneşe tapılmaktadır, paganist inanışlar yaygındır. constantine hristiyanlığa zart diye kimsenin geçmiyeceğinden haberdar olcak kadar zeki bir insandır, bu yüzden isa'yı normal bir insanmış gibi tasvir eden incilleri yok ettirir, yeni dini biraz modifiye eder yani.

    isa böylece tanrının oğlu olmuştur artık...

    constantine'in topladığı nikaia konseyi bu gibi birçok karar alırlar. paskalyanın tarihi, din adamlarının görevleri, dini bayramlar, ibadet şekilleri gibi birçok konu üstüne kararlar verirler. böylece roma ömrünü bir süre daha uzatır, fakat isa peygamberin getirdiği mesaj allak bullak edilmiş, hristiyanlık orjinal haliyle pek alakası olmayan bir din olarak değiştirilmiştir.
  • sanırım en naif peygamber. vakti zamanında bana, gel evladım bize katıl, deseydi eğer sorgusuz sualsiz katılırdım sanırım kıramıyorum böyle insanları. evet.
  • rum papaz
    - acaba isa konusunda ne düşünüyorsunuz?

    şeyh bedreddin
    - romaya bir tanrı gerekliydi. yoksa biranda dağılıp parcalanırdı. işte o tanrı isa dır
    - anlamadım nice?
    - şöyle... roma,sömürü alanlarında sözünü yitirmişti. lejyonları, kendi silahlarını kuşanıp savaşa giden efendileri geri donmez olmuşlardı.
    yenseler bile, öylesıne bitik duruma düşüyorlardı ki, gittikleri ülkelerde eriyip yitiyorlardı...
    o toprakların önde gelen kişileri, aileleri ilk pundunu bulduklarında romaya başkaldırıyorlardı. bunca ayrı dil ve dahi ırktan olan insanı
    nice toplayabilirsin bir bayrak altında? olanağı var mı bunun? yok... oz zaman,bir tanrı gerekti romaya... öyle bir tanrı ki, dünyanın her yerinde aynı adla anılıp, aynı biçimde düşünülsün ve bunun ipleri de romanın elinde olsun. işte isa tam bu dönemlerde ortaya çıktı...
    - ama yitirdiler onu?
    - yitirecekler elbet. yoksa isa egemen olurdu. roma egemenliğin elinde olmasını istiyordu, birine devredilmesini değil. o nu yitirdiler. ilk inanmışları da yitirdiler. kim bu ilk inanmışlar? köleler... yani zaten romanın sömürüsüne başkaldırmış olanlar.sonra baktı ki tanrı asıl kendisi için gereklidir.hemen kabullenip kendi çarklarına araç ettiler... ve isa binyıl daha sürüp gitmesini sağladı roma sömürüsünün...
    kaynak:azap ortakları
  • gökten inip, ruhunu hasan ali kaldırım'ın bedenine işlemiş.
  • "i died for your sins. if you don't sin,i died for nothing" anlayışına sebep olan insan.
hesabın var mı? giriş yap