• yaşanılan, yazılan, okunan, bilinen şeylerle mış gibiye uğramadan halvet olmak, herc ü merc olmak da bazılarımızın aklına gelmektedir. sahicilik kaygısına ciddi göndermeleri olması kaçınılmaz görünmektedir.
  • özümsemek
  • içine doğmak belki de bir nevi.
  • solcu literatürünün bir bileşeni
  • bilgiyi alıp, o olmak.
  • her turlu bilginin kiside ulasabilecegi en ust nokta. yeni ogrenilen herseye direk olarak bu amacla yaklasilmasi gerekir ogrenmek icin. lisede dersi dinleyen fakat sinavlara hic calismayan cocuklarin iyi not almalarinin sebebi de budur. bunun yaninda heykel, muzik, sinema, resim gibi sanatlarda bilginin icsellestirilmesi biraz daha farkli olarak pratige dayalidir, cunku bilgi aslinda bir eylemdeki tecrubeye dayanmaktadir. ayrica cogunlugun genel kultur sahibi olmayi onemli saymasinin sebebi bu kultur bilgilerininin ezberden okunmasi degil, bu bilgilere sahip olan insanlarin aslinda bilgilerini farkinda olmadan icsellestirmeleri sonucu dusunsel isleyislerinde faydalanarak ve konusmalarinda kullanarak bu bilgilere hakim olduklari seklinde bir intiba uyandirmalarindan kaynaklanir. zira icsellestirilmemis bir bilginin hicbir degeri yoktur.
  • dışarıdakini içeri yedirmek.
  • etrafta olan biteni kabullenmek, yadırgamamaya başlamak. "alışmak".
  • genellikle sanat camiası* tarafından kullanılan, sal olup sele kapılmış kelimelerden biri.
  • her yerde her kelime yerine kullanilabilecek solcu literaturunun bir ornegi.
hesabın var mı? giriş yap