• insan kisiliginin en ilkel parcasi. yemek, icmek, acidan kacmak, cinsel haz, saldirganlik id'nin bir parcasidir. hayata baslandigi anda ortaya cikar, ego ve superego sonradan gelisir bunun ustune.
    (bkz: freud)
  • vikipedi yaşantım boyunca maruz kaldığım en dumur edici kavramlardan biri.. demek ki hizmetliler çok iyi çalışmıyor.. aktarmadan edemedim.. harfine dokunulmamış vikipedi maddesi:

    ''sigmund freud'un üçe böldüğü kişilik yapısının en alt fakat en güçlü basamağı. freud'a göre id kişinin ilkel benliği'dir. hazzın doyumu ilkesine göre çalışır. hiçbir sosyal kuralı önemsemeyen id'in tek istediği isteğinin anında yerine getirilmesidir. id'i baskın olarak görebileceğimiz tek yer bebeklerdir. en üstteki kişilik yapısı süper ego daha sonra ego ve daha sonra da id'dir. süperegosu digerlerine göre daha gelişmiş olan insanlar kendi başlarına hareket edemeyip her daim kendilerini yönlendirecek birilerine ihtiyaç duyarlar. egosu gelişmiş olanlar daha mantıklı davranıp,gerektiği yerde insanların fikirlerine saygı duymakla birlikte kendi fikirlerine de önem verirler. son olarak 'idiot' olarak nitelendirdigimiz insanlar da id'i baskın olan insanlardır. bu insanlar kendi fikirlerinden başka hiçbir görüşe önem vermezler ve sadece kendilerini düşünürler. bu tip insanlara egoist denilmesi yanlıştır. bunun tam karşılıgı idiot'tur.''

    (bkz: şaka gibi)
  • anladığım kadarıyla kişiliğimin "nefes alsın yeter" diyen kısmı.
  • yeni doğan çocuk sadece id'e sahiptir. ego ve süperego toplum tarafından oluşturulur.
    id, zengin ailenin şımarık piçidir. ego aileyi bir arada tutan anne, süperego ise ailenin yasakcı zihniyetli babasıdır.

    id süperegoyu yolda görmüşte senin ananı bacını sikerim orospu çocuğu demiş.
  • en sevdiğim yanımdır, insani taraflarımın gelişmemiş olması yahut benim onları kullanmaktan hoşlanmıyor olmam hadi bunları geçtim belki de kontrol edemiyor olmamı filan da geçeceğim. seviyorum ben bunu çünkü beni mutlu eden yanım bu tıvırdak.

    sen, ey ademoğlu, kafanda türlü stratejilerle satrançlar oynarken aman da kimin kuyusunu kazsam da mutlu olsam kendime nerden pay biçsem derken; ben iç huzurumla açmıyım, tokmuyum başka bi ihtiyacım var mı yok mu anca bunların peşinde koşuyorum.

    ben şahsen bizzat kendim bu yanımla yaşıyorum, yaşıyorum derken hayatımı bunun kontrolünde sürdürüyorum. düşünüp planlı programlı konuşmaktan acizim, karar aşamasında da beynim sadece verilen kararı organlarıma iletmekte işe yarıyor. özetle beni yöneten kerata bu.

    sonra kimse de bana "sen maymundan gelmediiiiin sen aslında çamursuuuunn" demesin. ben maymundan geldim arkadaş, karışmayın bana.
  • egoyla savas halindeki kisilik yapi parcasi. bi seyin dogru veya yanlis oldugunu dusunmeden, keyfe gore hareket ettirir. ahlaki ogeleri, tehlikeleri pek umursamaz; habire riske girer insan bu yuzden. "aman kotu hissederim" diye dusunmez. ama superegoyla savasir hale gelirse, superego dover.
  • kişiliğimizin doğuştan gelen biyolojik yönüdür. haz ilkesine göre çalışır ve ertelenmeye tahammülü yoktur. koşullarla, ahlakla, mantıkla ve zamanla ilgilenmez, anında ister. cinsel va saldırgan güdülerin kişiliğimizdeki temsilcisidir.
  • şehvet, tutku ve ne yazık ki yaratıcılığı da barındıran ilkel benlik ışte bu yüzden sanatçı dediğimiz tam olarak sanatçılar id benliği ile yaşarlar ve bu yüzden süperegoya ait aile kurma, evlenme gibi sosyal argümanlardan uzaktirlar.
    özellikle ressamların çalkantılı hayatına göz atmak id'ianlamak için yeterli olur .
  • freudsal anlamda kendisinin insanın hayvansal taraflarını barındıran bir birim olduğunu düşünecek olursak, daha tiki bi şekilde "insan değilsiiiiaan"in kısaltmasıdır kesinlikle id
  • (bkz: id software)
hesabın var mı? giriş yap