• çeşitli düşünürlerce farklı tanımları olan özümüz.

    (bkz: platon)'a göre at sürüsündeki en kötü attır. yaban böbürlenmelerin ve ahlaksızlığın dostudur; duvar kadar sağırdır ve ancak kırbaçla üvendire birlikte kullanıldığında boyun eğer.

    (bkz: sufi) için sadece uyumayı, yemeyi ve kendini hoşnut etmeyi bilen yakıcı alt-ruhtur.

    (bkz: marcus aurelius)'a göre iplerimizi çekiştiren, içimizin derinliklerinde saklanan gizli güçtür.

    (bkz: schopenhauer)'a göre yaşam arzusudur.

    (bkz: nietzsche)'ye göre benliktir.

    (bkz: buda)'ya göre mara'dır.

    (bkz: semavi dinler)'e göre şeytandır.

    (bkz: masallar)'a göre aç gözlü devlerdir.

    (bkz: bilim)'e göre sürüngen beynimizdir.

    daha nice tanımlamalar ve benzetmeler yapılsa da içimizdeki doyumsuz özümüzdür. günümüz çağı id'in krallığını sürdüğü bir çağ değilse nedir?
  • efkan şeşen'in 15. albümünün adıdır.
    ben (birazcık) geç keşfettim bu albümü. bir röportajında şöyle tanımlıyor id albümünün çıkış noktasını;

    "biliyoruz ki halklar kardeştir. iki ayrı dili konuşan işçinin, emekçinin canına oturan dert aynıdır! çözümü de.. farklı coğrafyalara, dillere, inanışlara rağmen acılara, hüzünlere ortak olmak, bir insanda olması gereken önemli bir erdemdir bence. işte “id” (kimlik) adlı albüm bu eksende kavranmalı. ve isterim ki; kendi dillerinde şarkılar yazıp okuduğum halkların başta varlıkları, dilleri ve yaşadıkları derin acılar üzerindeki “inkar”cılığa karşı yüzleşme-kabullenişin önemini bilen ve de “ikrar”ın doğru ilk adım olduğuna inanan biri olarak, bu albümüm; birleştirici, barışı çağırıcı, yapılan yanlışları kabullenici ve önyargıların kaldırılmasına yönelik değerli çabaya destek olsun."

    dinleyin. mutlaka dinleyin.
    efkan şeşen - id
  • insanın içindeki hayvansılık.
    sözüm meclisten dışarı ancak, hayvan dediğimiz canlılar, haz ve zevk peşinde yaşar giderler. amaçları, günlerini gün etmektir. insanın bu yanına id der, freud. pekte haksız sayılmadığı gibi, çokta haklıdır.
  • en sevdiğim kablo tv kanalı 24 saat kriminal.
  • python programlama dilinde, argüman olarak geçilecek nesneye ilişkin; tam sayı* türünde ve eşsiz* bir değer döndürmekle mükellef built-in fonksiyon. cpython gerçekleştiriminde ise ilgili nesnenin bellek adresini döndürür. benzer şekilde, ctypes kütüphanesindeki türler için addressof fonksiyonu kullanıldığında ise, ilgili nesne için bellekte ayrılmış buffer'ın başlangıç adresini döndürmektedir.
  • https://encrypted-tbn0.gstatic.com/…8tn8zw&usqp=cau

    şu buzdağı görüntüsünün 15 yıl sonra dahi aklımdan çıkmamasına sebep olan insan özütü.
  • tanım: ilkel benlik. freud'un kişilik kuramındaki üç ögeden biri (diğerleri süperego ve ego) doğamızdan, varoluşumuzdan gelen yapıdır.

    dürtüselliğin kaynağıdır. kişiliğinde baskın olanlarda; hazzını-ihtiyacını doyuramayan organizma doyumu sağlamak için saldırganlık göstererek hazzını-ihtiyacını doyurur. yahut cinselliğin ve yaşam enerjisinin kaynağı olarak görülen libidonun da temel taşıdır; bu nedenle yapısında cinsellik ve saldırganlık vardır, birbirine karışık halde. "salt kötülük" olarak anlaşılır, değildir. dürtüler "salt kötülük" değillerdir. karnının acıkması sonucunda yaşadığın ve bu açlığı gidermek için aradığın yöntemler de dürtülerinden gelir. heyecanlanman gereken, tahrik olman gereken zamanlarda bunu deneyimlemeni sağlayan da dürtülerindir.

    latince'dendir. ayrıca, ingilizce'deki "it" sözcüğüne fonetik olarak benzer. "identity" (kimlik, kişilik) sözcüğünün ilk iki harfini oluşturur. i.d. olarak belirtilen fiziki kimlikle tıpatıp aynı harf dizimine sahip olması da manidardır. aslında bu iki durum, bana "öz kimlik" gibi bir çağrışım da yapmaktadır. öz, doğamızdan gelen kimlik.

    genellikle dediğim üzere "korkutucu" gelir. organizmanın hazzı için önündeki engelin ne olduğuna bakmaksızın eyleme geçmesi kavramla karşılaşanı ürkütür. mühim olan id'den gelen itkilerin yıkıcı etkisinin azaltılması yahut rızası olana yönlendirilmesidir. herkeste az ya da çok vardır ancak var olduğu psikanalitik görüşe göre kabul edilir. bu açıdan, kişilik yapısında id baskın olanların saldırganlık ve cinsellik dürtülerini rızaya bağlı doyuma ulaştırmaları daha dengelidir (bkz: bdsm).

    not: bir önceki entry'de dillendirilen insanın özütü tanımlaması oldukça anlamlıdır.
  • fokurdayan bir düdüklü tencere
  • yağmurdan sonra açan güneş gibi yolunu 4 gözle beklediğim anyma & rüfüs du sol feati olan nefis parça
  • (bkz: freud)

    anlatayım;

    psikanalitiğin kurcusu freud'un güçlü kadınlara her daim zaafı varmış. bu kadınlardan biri lou andreas salome imiş.nietzsche'nin âşık olup evlenme teklif ettiği, alman şairi rilke'nin gençlik yıllarında hastalıklı bir aşk yaşadığı ve freud'un ünlü çarşamba toplantılarına katılma izni verdiği tek kadın bu salome.

    neyse efendim ne etmiş etmiş freud salome'yi sevgilisi yapmış.sene 1911 mi desem 12 mi?

    salome freud'u nazi tehlikesinden kurtarmak için londra'ya kaçmasına yardım etmiş öyle de cevval bir kadın.

    londra'dan türkiye'ye ordan da yozgat'a kaçan freud ve salome muhtar cevat'ın evine sığınmışlar. efendime söyleyeyim muhtar salome'ye göz koymuş freud'un dünyadan haberi yok.

    freud çalışmalarına devam ederken salome muhtara freud'un onunla nasıl ilgilenmediğini anlatıp duruyormuş. muhtar da freud'u ne zaman görse ona "id oğlu id" diyormuş

    salome muhtarın ilgisine dayanamayıp allah'ın yolundan şaşarak muhtarla aşk yaşamaya başlamışlar, kafasını kaldıran freud bunu görünce deliye dönmüş ve muhtara "id" diyebilmiş az türkçesiyle.

    salome'yi allah cezanızı versin diyerek oracıkta bırakmış ve paris'e dönmüş.

    salome'nin yaptıklarını düşünüp;

    zevk ilkesinin yarattığı gerilimi, ihtiyacı karşılamanın bir yolu olarak arzu edilen nesnenin zihinsel bir görüntüsünü oluşturmayı içeren birincil süreç düşüncesinin kullanımına "id" ismini verir.

    egoyla, süperegoyu da bir dahakine anlatayım.

    edit: popomdan uydurma hikayeler
hesabın var mı? giriş yap