if i go i'm goin'
-
gregory alan isakov un muhteşem bir parçasıdır. californicationın monkey business adlı bölümünün sonunda çalarak kalpleri fethetmiştir.
sözleri;
this house
she’s holding secrets
i got my change behind the bed
in a coffee can,
i throw my nickels in
just incase i have to leave
and i will go if you ask me to
i will stay if you dare
and if i go i’m goin shameless
i’ll let my hunger take me there
this house
she’s quite the talker
she creeks and moans
she keeps me up
and the photographs
know i’m a liar
they just laugh as i burn her down
and i will go if you ask me to
i will stay if you dare
and if i go i’m goin on fire
let my anger take me there
the shingles man they’re shaking
the back door’s burning through
this house she’s quite the keeper
quite the keeper of you
i will go if you ask me to
i will stay if you dare
and if i go, i’m goin crazy
i’ll let my darlin take me there -
uğruna entry giremediğim, söylicek söz bulamadığımdır... dinlenmesi gerek... bu şarkı da sizi koynuna alır ve öyle güzel dinlendirir ki...
-
californication ile hayatıma giren muazzam parça. huzuru ve huzursuzluğu bir arada sunuyor.
gregory alan isakov - if i go, i'm going -
herkes gibi californication ile sevdiğim parçadır. gerçekten bazı yaşanmışlıkları anımsatmıştır gece gece.
-
californication'da duyduğumdan beri ara sıra dinlediğimde eskilere götüren şarkı. nasıl bir etkisi var hala çözebilmiş değilim. eskiler güzeldi be sözlük
-
üzgün olduğunuzda ağlarsınız ağlarsınız ve bir noktadan sonra aptal bir dinginlik çöker ya üstünüze, tam o anın şarkısı bence bu.
her dinleyişimde bunu hissettiriyor bana, garip bir dinlendiriciliği var. -
dünyanın en sakin ve huzurlu şarkılarından bir liste yapılacak olsa bu şarkı listenin en başında yer alacak şarkılardan biridir.
-
-
californication'un sayesinde önce bu şarkıyla tanıştım. sonrasındaysa isakov'un diğer şarkılarını da dinledikçe sadece bu şarkısının değil diğerlerinin de insanı uzaklara alıp götürdüğünü, mutlu olduğu anları ve özlediği insanları hatırlattığını diğer güzel parçalarının da mutlaka dinlenilmesi gerektiğine, oturup uzun uzun anıların düşünülmesine kanaat getirdim.
-
the haunting of hillhouse'un son sahnesinde çalan şarkı. diziyi birkaç kez izledim, sonuncu izleyişime kadar fark etmemiştim şarkıyı.
yeryüzünde en sevdiğim yere, evime, sevdiğim insana veda ederken bana yoldaşlık etmiş şarkıdır. keşke bu şarkıyı hiç bilmeseydim, anlıyor olmasaydım.
"eğer gidersem, deliririm..."
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap