2649 entry daha
  • çoğu teknik direktörün aksine ilk denemesinde 4-1-4-1 dizilişiyle sistemini oturtan teknik direktör.

    fatih terim 2011 yılında geldiğinde mesela 4-3-3'le oyalandiktan sonra 4-4-2'ye geçmiş bu esnada puan kayıpları yaşamıştık.

    benim anlamadığım bu adam niye işleyen bir sistem oturtmuşken ısrarla bunu bozmaya çalışıyor?

    4-1-4-1le iyi sonuçlar aldın mi aldın. ortaya konan futbol taraftarı memnun etti mi etti. niye buna çomak sokuyorsun anlamak güç.

    4-4-2'ler 3-5-2'ler 3-6-1'ler enteresan işler.

    bu adam hoca falan değil ne insan yönetiminden anlıyor ne sistem oturtmaktan. bütün futbolcularla arayı bozmuş gene son çıkan haberlere bakarsak. 40 milyon euro harcadığımız sezonu tudor gibi bir acemiyle çöpe attık fatih hocayi yalvar yakar geri getirmek varken.

    fatih hoca demirören'le poz vermişmiş nasıl sindirecekmişiz geri gelirse.

    aykut kocaman'ın, şenol güneş'in ve abdullah avcı'nın her galatasaray maçı sonrası ekran karşısında sırıtıp galatasaray'la dalga geçmeleri benim daha çok içime oturuyor size bilmem ama.
  • sezon sonuna kadar kendisinin takimin basinda kalmasini isteyenlerdenim. zaten son yillarda surekli teknik direktor gonderen bir takim haline geldi galatasaray. bu imaj ile iyi teknik direktorleri ikna etmek kolay olmayacaktir. artik gelen teknik direktorlere sans verilmesi gerektigini dusunuyorum. tudor'un gitmesini isteyen taraftarlarin da hangi teknik direktorlere sahip cikacaklarini merak ediyorum acikcasi. kim olmali bu isim? fatih terim mi? her ne kadar kendisini sevsem ve takimda gormek istesem de simdi sirasi degil. bu donguyu kirmanin zamani gelmedi mi artik?

    su an icin problem tudor'un takimla gereginden fazla oynamasi gibi gorunuyor. rakiplere onlem alayim derken takimi bozuyor gibi. taktik ve dizilis degistirmesinin sebeplerinden birini rakiplerin artik onlem almaya baslamasi olarak aciklamisti. taktik varyasyonlar oturtup, rakipleri ve izleyicileri sasirtmak isteyen bir yapisi var. bugune kadar bunun ise yaramadigini ve faydadan cok zarar getirdigini hepimiz gorduk. ancak bircogumuzun sandigi gibi "bugun de su dizilisi deneyeyim bakalim" seklinde keyfi isler yaptigini dusunmuyorum. bir plan dogrultusunda hamleler yaptigini dusunuyorum; en azindan inanmak istiyorum. hepsi ise yarayacak diye bir kaide yok. kendisi bunun farkina varacaktir ve israrci olmayacaktir ilerleyen haftalarda.
  • yaptığı değişiklikleri kendini ispatlama ve fark yaratma kaygısıyla yaptığını düşündüğüm teknik direktör.

    öyle ki size güvenmeyen bir kalabakıkla karşı karşıyasınız. zaten büyük ihtimalle ağzınızla kuş tutsanız bile bir şey değişmeyecek. değiştirmeden kazansanız "takım zaten iyi, hoca olmasa da oynarlar" denecek. değiştirmeden kaybetseniz "hoca sorun çözemiyor, teknik taktik bilgisi zayıf" denecek. bir ihtimal değişiklik yapıp kazanırsanız, küçük bir ihtimal de olsa belki payınıza düşen övgüyü alabilirsiniz. tudor da tam olarak bunu yapmaya çalışıyor işte. bekleri çıkarıp kazandığı maç gibi en azından bir kesimden övgü alıp fark yaratabileceğini göstermeye çalışıyor. istenmeyen sonuçlarda da dayağı yiyip oturuyor.

    gerçi ne yapsa nafile. hayt huyt etmeyen, atarlı giderli konuşmayan, elinde sopayla karşısındakini dövmeyen, ezmeyen kimseye güvenmez bu ülke. hocanın ne yaptığı değil, insanların ne hissettiğidir önemli olan. bir de şu gerçek vardır ki, bu ülkede teknik direktör hariç herkes futbolu bilir.
1606 entry daha
hesabın var mı? giriş yap