iki yıl önce bugün
-
sabah doktor epikrize yazarken ayın kaçı olduğunu yüksek sesle söyleyince hatırladım bugünü.
evet bazı şeyleri unutmak konusunda gerçekten üstün başarı göstermiş olabilirim.
ama öyle zamanlar var ki nasıl yapsan silmiyor hafıza.
iki yıl önce bugüne dair ne varsa,fil hafızası ile hatırlıyorum mesela.
mutluluğunu paylaşmak, onu mutlu iken görmek istemiştim
kendimi iyi hissetmediğim halde sabah erkenden yanına gitmiştim
o ise yazdığımı okuma zahmetinde bile bulunmamıştı
sonra sadece " neden geldin " diyerek bütün hevesimi boğazıma dizmişti
beni hayatının dışında tutması tee o zamandan varmış be.
beni hep sona atmasına artık dayanamadığımı farkettim bir kaç ay önce.
çabamdan tutsun, görsün çırpındığımı istedim ama olmadı
o çok çok istediğim hayatında olmaya çalışmayı öylece bıraktım
kendimi bıraktım aslında.
bunun bi önemi yok gerçi onun için,
olsam da oluyor olmasam da oluyor.
mutlu, musmutlu yaşamaya devam ediyor
gidecek de zaten
zaten ardında bıraktığı nesi ki -
sevmenin ne demek olduğunu daha iyi anlayacağım saatlere yaklaşıyordum*.
-
korona illetinden henüz haberim yoktu ve bu cehaletimle mutluydum.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap