• lisede bir coğrafya öğretmenimiz vardı hababam sınıfındaki külyutmaz gibiydi ama ciddi ciddi külyutmazdı gözünden hiçbirşey kaçmazdı taki o malum güne kadar. lise de kopyanın önüne geçmek için şöyle bir karar almışlardı her öğrenciyi farklı sınıflara gönderiyorlardı tek ders saatinde herkes misal matematik sınavına giriyordu ama bir sınıfda farklı sınıfların sınav kağıtları doluydu. ve o gün zorlu bir matematik sınavı vardı. bense içimdeki maykıl sikkofiyld'ı canlandırmıştım. tenefüs zili çalar çalmaz elimdeki formül kağıdıyla sınav olacak sınıfa gittim tahtayı temizledim. resimleri çizdim içlerine formülleri doldurdum. resim de resimdi hani bir kasaba çizmiş içinden şelale falan akıyordu şelaledeki tüm kayalarda evlerin kapılarında bacalarında her tarafından kopya akıyordu. ders zili çaldı kapıda bizim külyutmaz anam dedim demesine yutkunamadım bir müddet sonra dağıttı kağıtları bi 15 dakika tahtaya dikkat etmedi. bense kopyalarımdan faydalanıyordum.bir ses bu resimi kim çizdi dedi. baktığımda bizim külyutmazdı bu sesin sahibi.boğazım düğümlendi ve bilmiyoruz hocam dedim tüm sınıf bana bakıyordu hepsi biliyordu ama bilmemezlikten geliyordu herkes :d sonra beni rahatlatan o cümleleri kullandı." kim çizdiyse güzel çizmiş diye :d derince bir nefes aldım ve sınava devam ettim. paçayı kurtarmıştım ancak ikinci defa denememde ayıkmış sınıfa girer girmez tahtayı silmişti :d
  • sıranın altına ağzı açık bir çanta yerleştirilir.sorular dağıtılırken iki tane soru kağıdı almaya çalışılır.alinamadiysa sorular hızlı bir şekilde hocadan istenen diğer kağıda yazılır ve çantanın içine konur.daha önce ayarlanmış olan arkadaş 15 dakika sonra sınıfa gelerek çantasını sınıfta unuttuğunu,bir saat sonra otobüsünün kalkacağını,cuzdaninin ve kimliğinin çantanın içinde olduğunu söyleyerek çantayı alır.sorular kantinde bekleyen ve bu derste iyi olan arkadaşlara ulaştırılır.sorular hızlıca çözülür ve kapaklı hesap makinesinin içine konulur.sonra başka bölümden bir öğrenciye verilir.o öğrenci sınıfa gider ve hocaya ben x mühendisliğinde okuyorum arkadaş hesap makinesini bana vermişti benim sınav geç başladı bundan dolayı ancak getirdim makinayı,benim yüzümden hesap makinası yok deyip cevaplar sinavdadaki elemana ulaştırilir.daha önce denenmiş ve başarıyla uygulanmıştır.
  • mağdur edebiyatı

    tür: iki kişi
    zorluk derecesi: orta
    risk faktörü: sıfır
    kullanım alanı: her sözel, test sınavı.

    yapılışı: en öne oturuyoruz, hiç kuşku getirmeyecek şekilde sınavımızı yapmaya çalışıyoruz. bu arada önceden anlaştığımız sınavı erken bitirebilecek inek bir arkadaşımızı baba-anne diye telefonumuza kaydediyoruz, arkadaşımız sınavı bitirdiğinde kuytuya geçip bizi aramaya başlıyor.ilkinde meşgule veriyoruz, ikincisinde meşgule veriyoruz ( bu arada hoca sizin meşgule verişlerinizi görmek zorunda kuşku uyandırmamak için) üçüncüsünde hocam babam üç seferdir arıyor( bu arada baba arıyor.. yazısını gösteriyorsunuz hocaya) sınavda olduğumu da biliyor acil olabilir çıkıp konuşabilir miyim kapının önünde diyorsunuz tedirgin halde.

    hoca da eşşek değil ya tamam tabi diyecek, bu durumda eğer asistan gönderirse yanınıza telefonu efendim baba sınavdayım acil mi diye açıyorsunuz bu arada arkadaşınız cevapları söylemeye başlıyor.

    siz de tuz biber olarak hadi ya?? hangi hastane? tamam baba? gelmem gerekir mi hemen? tamam tamam sınavdayım çıkar çıkmaz geleceğim diyorsunuz.

    sonra yerinize geçiyorsunuz sanki alelacele bitirmeye çalışırmış ne olursa olsun der gibi aldığınız doğru cevapları kağıtlara beş dakikada geçirip hemen sınavdan çıkıyorsunuz.

    not: sınav sonrası kampüste neroda falan takılmayın hoca görünce hastaneye gitmiyor muydun diyebilir.
  • kopya çekmek hile hurda yapmak değil bir sanattır, ilizyondur, o katı, ezberci sisteme karşı verilen bir cevaptır.

    lisede amatör olarak yaptığım bu olay, üniversite zamanında nirvanaya ulaştı,

    hatta 1 keresinde 200 kişilik anfide geç kalıp hocanın masasında bile 200 kişiye karşı çatır çutur işçilik yaptığımı bilirim,

    olay basit girdiğimiz bütün sınavlarda kağıt değil sorular kitapçık halinde 1 den fazla kağıt olarak dağıtılıyordu, 3-5 tane önemli notları küçük kağıtlara yazıp o sayfarların arasına güzelce yerleştiriyordum, olay tamam insanlar en fazla arka sayfadan soruya bakıyorsun sanıyorlar...
  • kopya yazılan ufak kağıt iyice yuvarlanır ve kürdan boyutuna getirilir . ardından o boyuttaki kağıt uçlu kalemin uç haznesine konur efenim (bkz: denendi onaylandı çalışıyo)
  • sınav sorularını çalmak
    (bkz: meslek lisesi)

    meslek derslerinin görüldüğü bina öğrencilerin ana üssü gibidir. heryeri ve herşeyi bilirlerdi

    birgün birinin aklına öğretmenlerin teneffüste dinlendiği ve çanta vs bıraktığı odanın anahtarını kopyalamak geldi.

    hemen işleme geçildi.
    ve bingo
    artık elimizde altın bir anahtar vardı

    öğleden sonra olacak sınavlar için çok işe yarıyordu.
    zira öğretmenler paydosda eşyalarını ve haliyle sınav sorularını odada bırakıp gidiyordu.
    geriye sadece gizlice odaya girip soruları çalmak kalıyordu.
    az ekmeğini yemedik bu yöntemin.

    sonra hocalar şüphelenince sınavları bölüm binası yerine ana binada yapmaya başladılar.*
  • yazıldı mı bilmiyorum ama birkaç yöntem de ben söylemek istedim.

    malumunuz teknoloji çağındayız. normal saatlerle arasında pek de bir fark görünmeyen samsung akıllı saatler bu konuda yardımcı olabilir. ekranda saat görseli olduğu zaman normal bir saatten ayırt edilebileceğini düşünmüyorum. sonra da görüntüyü kaydır gitsin. tabi bu durum hocanıza da bağlı.

    sınıfın mimari yapısına göre en ön sıraya geçip bacakların arasına koyulabilecek bir cep telefonu da oldukça işlevli olacaktır. zira arkadan bakan hoca hep kağıdınıza baktığınızı düşünecek. 20 kişilik sınıfta 3 hoca varken rahat rahat kopya çekmişliğim var. yine bacak arasına koyulabilecek küçük çapta kağıtlar da kopya işlevini görebilir. aman kağıt sesine dikkat.
  • kopyadan sayılmaz ama sınavdan yüksek almanıza yarayabilir..
    şöyle ki soruyu bir öne bir arkaya çözüyorsunuz.
    ben üniversitede elektroniğe giriş dersini öyle geçmiştim.
    bildiğim bir soruyu hem öne hem arkaya çözüyorum.
    aralar da da aynı soruyu yazıyorum.
    hoca sonuçta 200 tane kağıt okuyor elbet boş anına denk gelecek.
    deneyin gençler .:))
  • ortaokul ve lise dönemlerinde uygulanan yöntemlerdir.

    #1 seri köz getir abisi oturuşu. bu teknikte a4 kağıdı yatay olarak dört eş parçaya bölünür. kağıdın bir yüzünü ilgili dersin gerekli notları yazılır. daha sonra baldırın iç kısmına ayak bileğine yakın olacak bir şekilde para bandı ile kağıdın iki kenarından yapıştırılır. bant bacakta bir tam tur attırılır. bu işlem her iki bacağa uygulanır.
    sınav esnasında bacak bacak üzerine atılır. pantolon paçası el ile diz kapağına doğru sıyrılır (dar paça ise iş riskli). oku oku yaz. hoca gelince ayağını indir ve paça aşağı kaysın.

    #2 kgb yöntemi. yaklaşık bir karış kenar uzunluğu olan kare bir mukavva alınır. a4 kağıtları tam ortadan dikine ve enine bölünür her birinden 4 adet kağıt elde edilir. bu kağıtlar arkalı önlü doldurulur. daha sonra bu küçük kağıtlar mukavvanın sol alt ve sol alt köşelerine sıfır olarak, bant ile yapıştırılır. yapıştırma işlemi sağdaki not kağıdının sağ kenarı boyunca, soldaki not kağıdının sol kenarı boyunca mukavvaya bantlanarak yapılır. kağıtlar aynı şekilde üst üste yapıştırılabilir. yani bir nevi kitap yapılır ancak bu kitabın sayfaları ortadan değil iki kenardan birbirine yapıştırılır.
    daha sonra mukavva üst kenarının ortasından sıranın altına uzun bir raptiye ile sabitlenir. böylece mukavva bir merkez etrafımda sıranın altına ve dışına doğru döner. sıraya sabitlenecek nokta iyi hesaplanmalı, sayfaların çevrilmesi engellenmemeli.
    döndürme işlemi dizle yapılır. böylece hoca gelince eller sıranın üzerinde ilen delil ortadan kaldırılır tehlike geçince tekrar dışarı çevrilir.
  • öğretmenler tarafından hevesle okunan yöntemlerdir. konu hakkında bilgi sahibi ekşi sözlük yazarlarından bilmediğimiz yöntemleri öğrenmek için hevesle beklemekteyiz.
hesabın var mı? giriş yap