• - tanrı'nın gökyüzünü yıldızlarla süslediği düşüncesi nedeniyle, "kozmos" kelimesi, aslen "süslemek" kökünden gelen bir kelime ve ayrıca "kozmetik" kelimesiyle de akrabaymış.
    alıntı

    - sinsi ile şimşek kelimelerinin aynı kökten gelmesi. ortak özellikleri ise ikisinin kendilerini fark ettirmeksizin birden meydana gelmesi.
    eski türkçede “saklanmak, batmak” anlamına gelen süng-* kökünden geliyorlarmış. hatta, süngü sözcüğü de öyle.
    alıntı
  • - hâl: arapça durum
    - bu: eski türkçe işaret zamiri ( orhun yazıtlarında bile geçer)
    - ki: farsça bağlaç

    üç kelime birleşerek hâlbuki kelimesini oluşturmuş. normal şartlarda kelimelerin ses değişikliği ile başka dile uyum sağlaması beklenirken üçü bir araya gelip yeni kelime oluşturmuşlar. ilginçlik burada.

    eski kaynaklarda "hal bu ki" veya "hal bu haldir ki" gibi ayrılarak kullanımları mevcut ama hâlbuki şeklinde bitişik kullanımı türkçe'ye özgüdür.
  • "histeri/isteri" ile rahimdeki acının latincesi (hystericus) arasındaki benzeşim.
  • -kısmet kelimesi 1800 lü yıllarda türkçeden ingilizceye geçmiştir. çok bilinen fiyakalı ingilizce kelimelerdendir. bilmek ayrıcalıktır. türkçeye de arapçadan geçmiştir. kelimelinin kökü -kısım, kısmı ile aynıdır. yani kısmet, size ayrılan kısım anlamındadır.
  • kişi adları ve deyimler

    hatice'ye değil neticeye bak

    hatice arapçadan alıntı olup "önce doğan" (dişil) anlamına gelir. ilk çocuk tenkiti müteakip çocuk(lar) taltifi olmalıdır. "sonunda erkek çocuğum oldu" anlamında ortaya çıkmış olması düşünülebilir.

    not: kübra arapçadan alıntı olup büyük (dişil) demektir (bkz. kebir, ekber, tekbir, tekebbür, mütekebbir vs. ve, zarafetin büyüklükten gelmesi fikrinden, kibar) ve islam peygamberinin ilk karısının lakabıdır. popülerleşmesi ve birlikte kullanılması bu sebeple olmalıdır.

    çapanoğlu

    18 ve 19. yüzyıllarda yozgat civarlarının önemli ailelerindendir. anlam a) kompleks siyasi çekişmelerin sıradan halkın gözünden yorumundan veya b) ailenin kuva-yı milliye aleyhtarı olmasından (aleyhtarlık ufak bir isyana dönüşmüş ancak tbmm isyanı çerkes ethem'in kuvvetleri ile bastırmıştır, yozgat'ta şehrin bu yüzden "cezalandırıldığı" şeklinde şehir efsaneleri vardır) geliyor olmalıdır. ilki daha muhtemeldir. bazı kaynaklarda çapar olarak da anılan çapan türkçe çap-'tan (vurmak, ses çıkarmak) geliyor olmalıdır. haberci, ulak ve/veya akıncı anlamına geldiği söylenir.

    not: geometri terimi olan çap ermenice'den alıntıdır. dil devrimi sürecinde türkçe sanılmış/kabul edilmiştir.

    kırk yıllık yani olur mu kani

    kani arapca kn' (inandı, ikna oldu) kökünden gelmekte olup inanan, ikna olan demektir. yani ise yunanca/rumca yannis isminden bozulma olmalıdır. türkçede yunanca isimlerin sonlardaki s'nin düşmesine sık rastlanır (yorgo(s), dimitri(s) vs.). telaffuz da kani ile kafiyeli olacak şekilde değiştirilmiş olmalıdır. yannis ismi yahya'nın yunancası olup vaftizci yahya'dan gelir. isim nihai kökeni olan ibranicede "tanrı'nın rahmeti" anlamına gelir.

    deyim ihtidada geç kalan bir rum'un imanını sorguluyor olmalıdır. yannis'in, gayrimüslime kız verilmediği için (son not'a bkz.), sevdiğiyle evlenmek için ihtida ettiği narativler mevcuttur.

    not: vaftizci yahya'nın ermenicesi mgırdıç hovhannes/ohannes'tir. iki kelime de isim olarak kullanılır.

    bekri mustafa/bekrija

    buna ilham olan kişi belki bekri mustafa paşadır belki de sultanahmet'te yaşayan ve aslında hafız olduğu söylenen bekri mustafa diye anılan kimsedir. bekri farsçadan alıntı olup içkici anlamına gelir. boşnakça bekrija (güney slav dillerinde türkçeden alıntı ve sesli harfle biten kelimelere -ja eklenmesi yaygındır) bundan, belki kelime belki deyim üzerinden, alıntı olup bohem hayat yaşayan, keyifli ve içkiye düşkün genç erkek anlamına gelir.

    not 1: sırpçada akşamdan kalma anlamına gelen mamuran türkçe mahmur'dan (içkilenmiş) alıntıdır. türkçe kelime arapçadan alıntıdır.

    not 2: bekri mustafa yakın zamanda eminönü'ndeki kabrinde evliya ilan edilmiş ancak merhumun taksiratı hatırlanınca bu sıfatı geri alınmıştır.

    (derdini) marko paşa'ya anlat

    maksut, hilal-i ahmer'in kurucularından ve ilk genel başkanı olan markos apostolidis'dir. lafın hastalarını büyük bir sabırla dinlemesinden geldiği aktarılır. ad havari markos'tan gelmekte olup kelime anlamıyla "marssal" (roma savaş tanrısı) olması da hoş bir tesadüftür. mars'ın etimolojisi bilinmemektedir. apostolidis ise "havarioğlu" demektir. apostol uzaklaşma bildiren apo- ön eki ile stellein/yollamak göndermekten gelip sanırım uzağa yollanan olarak tercüme edilebilir. türkçeye arapçadan alınma havari eski habeşçe hawar/gitmek kökünden gelip elçi anlamına gelir.

    great king solomon ve sultan süleyman'a kalmayan dünya

    bu bağlamda iki süleyman vardır. biri kanuni sultan süleyman'dır diğeri islam'da peygamber kabul edilen (eski ahit'te böyle bir niteliği yoktur) israil kralı süleyman/solomon'dur. batı dillerde büyük kral olarak anılan ikincisidir. türkçedeki, dünyanın kalmadığı süleyman ise hem uzun yaşaması hem de daha bilinir olması nedeniyle muhtemelen kanuni'dir ancak deyimin kronolojisine dair araştırmaya rastlanmadığı için emin olunamaz.

    isim ibranice slm kökünden gelmekte olup barışsal gibi bir anlama gelir ve islam, selam, selamet, teslim gibi kelimelerle köktaştır. jarusalem de kelime anlamıyla barış/huzur şehri anlamına gelir ancak buradaki salem'in eski kenan dini tanrılarından birinin adı olduğu da iddia edilir. işin daha ilginci bu kök sami dillerine sümer dilinden alıntıdır.

    not 1: kudüs arapça kds (kutsaldı) kökünden gelmekte olup kutsal (yer) gibi bir anlama gelir. türkçe kutsal, dil devrimi sırasında kut'tan türetilmiş olsa da arapçadan alıntı ve benzer fonetikli kelimelerin anlam inşaına etkisi barizdir.

    not 2: macarca "mohaç'ta daha fazlası kaybedilmişti/több is veszett mohácsnál" deyimi sultan süleyman'ın kazandığı ve macar krallığını efektif olarak ortadan kaldıran mohaç muharebesinden gelir. galat-ı meşhurun aksine tarihin en kısa meydan muharebesi değildir.

    not 3: ingizlice spliting the baby deyimi eski ahitteki süleykan hakkındaki bir narativden gelir (bkz: #128662003).

    vermeyince mabud neylesin mahmut

    mabud arapca 'bd (taptı) kökünden gelmekte olup (bkz: ibadet, mabet) tapılan anlamına gelir. deyimin sultan ii. mahmut'un türlü yollarla yardım etmeye çalıştığı ancak kendi hataları sebebiyle bundan yararlanamayan bir fakir anlatısından geldiği söylenir. ancak bu deyimin de kronolojik takibine dair çalışmaya rastlanmadı.

    not: mahmut arapça hmd (övdü) kökünden gelmekte olup hamd, hamdi, muhammed vs ile köktaştır ve övülmüş/övülen anlamına gelir.

    celallenmek

    celal adı arapçada büyük, yüce gibi bir anlama gelse de celallenmek ifadesi, adını lideri/başlatıcısı olan bozoklu celal'den alan celali isyanlarından gelir.

    not: isyanlar kuyucu murat paşa tarafından bastırılmıştır. kuyucu lakabının isyancıları gömdürdüğü kuyulardan geldiği söylenir.

    kambersiz düğün olmaz

    kamber halife ali'nin sonradan arkadaşı olmuş, en sevdiği kölesinin adıdır. deyim bu anlamda kamber gibi kimseler olmadan düğün/eğlence olmayacağından geliyor olmalıdır. kamber'in isim olarak kullanımı büyük oranda alevilere hastır. kelimenin anlamı anlaşılamadı.

    edit: değerli yazar tenay2017 kamber'in farsçada kam-ber/arzu-götüren, arzulu anlamına geldiğini yazdı.

    abdurrahman çelebi

    deyimin kronolojik takibine dair çalişmaya rastlanmadığı için tam olarak şudur diyemeyiz ancak fatih sultan mehmet döneminde yaşamış abdurrahman çelebi ve yavuz sultan selim dönemindeki abdurrahman çelebi efendi'ler iyi adaylardır.

    nataşa

    -şe/a eki rusçada isimlerin sonlarına getirilen sevimlilik ekidir. isim natalya'nın bu halidir. natalya ismi natalis dies/(isa'nın) doğum günü anlamına gelir. isim başta doğu avrupalı/rus kadın anlamına gelse de zamanla fahişe konotasyonu eklenmiştir. bunda sovyetlerin çökmesiyle hayatlarını idame ettirebilmek için fuhuş yapmak zorunda kalan kadınlar fenomeninin rol oynadığı barizdir ancak bunun, tıpkı meşhur "helga türk erkeklerine doyamıyor" manşetleri gibi, milliyetçi/ahlakçı/cinsiyetçi temelleri de olmalıdır.

    not 1: marş olan katyuşa (ye)katerina isminin bu formudur. marş katyuşa'nın uzak bir cephede olan sevgilisi ile olan aşkını tıpkı onun vatanı koruduğu gibi koruması konu alır ve rusya'da büyük vatanseverlik savaşı olarak anılan nazi işgaline direnişte popülerleşmiştir. isim yunanca orijinli olup saf/temiz anlamına gelir ve katarsis ile köktaştır. iskenderiyeli (mısır) azize katerina'dan gelir.

    not 2: çariçe büyük katerina/yekaterina velikaya alman orijinli olup doğum ismi sofya'dır. isim yunanca'da bilgelik anlamına gelmekte olup (bkz. filozof, sofist bundan arapçaya (antik metinlerde sofistler hakkındaki yergilerden dolayı) safsata) azize sofya'dan gelir. bulgaristan'ın başkenti sofya'nın adı da bu azizenin kilisesinden gelir. istanbul'daki ayasofya'daki kullanımı tevriye olmalıdır. trabzon'daki bundan mesnet olabilir.

    not 3: marşın ikinci dizisinde geçen "tuman" sis anlamına gelmekte olup türkçeden alıntıdır. türkçe "hurra gitmek" deyimi için rus savaş nidası "urraa" makul bir adaydır.

    not 4: bir diğer sovyet marşı olan polyuşko-polye'nin iki kelimesi de aynı kökten gelir ve slavcada ova anlamına gelir. polonya da bu köktendir. türkçedeki "leh" bölgenin eski adlarındandır.

    bonus: merzifon eşeği

    bildiği kadarıyla merzifon'a has bir eşek cinsi yoktur. ancak merzifon, ikinci viyana kuşatmasını yöneten kara mustafa paşa'nın memleketidir. devlet içindeki rakiplerinin bozgun haberini alınca sevinçten zil takıp raks ettikleri aktarılır. paşa'nın da kellesi alınmıştır. deyim de bu başarısızlık sebebiyle kara mustafa paşa üzerinden ortaya çıkmış olmalıdır.

    not: paşa'nın marınca'dan değiştirme bahçekent olan köyünün adı sonradan karamustafapaşa olarak değiştirilmiştir. linguistik iade-i itibar.

    son not ya da yazar rizeli olduğu için düşünmüş not: klasik olarak gayrimüslime kız verilmezdi. rize veya artvin'in (şarkıda anılan covele'nin neresi olduğu anlaşılamadı) hemşince ella ella (allah allah) türküsü bir hemşinlinin sevdiğini (ve ailesini) bu bağlamda ikna etme çabasını konu alır. son dizeleri deve’g intsi im sevdan yar, yesa’l astezun kuli (sevdiğimi verin bana, ben de tanrı'nın kuluyum) şeklindedir.
  • dücane cündioğlu hocanın dün gece izlediğim son videosu "dostluk" üzerine yapılmış muhteşem bir sohbetti. ve orada belirttiği üzere arapça'da nikahlı eş manasına gelen "zevç" kelimesi etimolojik olarak yunanca "zigon" kelimesine dayanıyormuş. bildiğimiz iç içe geçmeli zigon sehpa yani.
    bu nasıl bir kültürler arası etkileşimdir, şaşırmamak elde değil.
  • tarihte bir çok ülkenin, kültürün simgesi güneştir. bereketin sembolüdür. güneşe tapınma festivalleri yapılır, bu festivaller baharın geldiğini ve kışın durgunluğunun geçtiğini müjdeler. bazı dillerde güneş anlamına gelen hiaul, huul, yola, yuul gibi kelimeler mevcuttur. ingilizcedeki tekerlek kelimesi olan wheel buradan gelir. tekerlek eski zamanlardan beri güneşin sembolüdür. tekerleğin çomakları da güneş ışıklarını sembolize edermiş.
  • maganda kelimesinin etimolojik kökeni yoktur. leman çizerleri tarafından türkçeye kazandırılmıştır.

    ek: leman değil gırgır dergisi çizeri.
  • gebe ile gebermek kelimesinin aynı kökten gelmesi.
    ıkisi de şişmek, kalınlaşmak ile alakalı. gebe kadının karnı şişerken, ölünün cesedi de çürükçül bakterilerin aktivitesi ve iç organlarda gaz oluşumu sebebiyle şişiyor.

    ölüm ile doğumun döngüselliğine türk dili perspektifinden başka bir örnek.
  • "yazacağım sözcük daha önce girilmiş mi acaba?" diye kontrol etmek için yapılması gerekenler:

    örnek sözcük: gebermek
    aranacak keyword: geber

    aşağıda <<< >>> arasındaki arama link'ini kopyalayıp adres kutusuna yapıştırıyor ve enter'e basıyoruz:
    <<< eksisozluk.com/ilginc-etimolojik-baglantilar--5122542?a=find&keywords=geber >>>

    evet, görüyoruz ki daha önce 11 ayrı entry'de girilmiş bu sözcük.

    (bkz: aramaya inanmak)

    debe edit:
    bu entry'nin debe listesine girmesine şaşırdım. iki ayrı bilgi daha yazayım madem.

    1. birden fazla sözcük arayacaksanız eğer, en sondaki geber'in sonuna "+" (artı işareti) ile sözcük ekleyebilirsiniz. örneğin, "geber" ve "köpek" sözcüklerini birlikte arayacaksanız, adres kutusuna yapıştıracağınız link şöyle olmalı:

    <<< eksisozluk.com/ilginc-etimolojik-baglantilar--5122542?a=find&keywords=geber+köpek >>>

    2. daha kolay bir arama için en üstteki "başlıkta ara" fasilitesini kullanabilirsiniz.
hesabın var mı? giriş yap