• güneşin doğacağı yeri iyi tespit edin. sabah güneşi eğer denk gelirse o çadırın içi çok sıcak olacak, hava serin olsa bile.

    zemini temizleyin. taş, çalı çırpıdan olabildiğince arındırın, götünüze başınıza batar rahatsız eder.

    zeminde karınca yuvası falan olmamasına dikkat edin. özellikle bazı türler muşamba falan dinlemez yırtar atar, içerisi sabah karınca, böcek dolar.

    eğer çok orman içi, ıssız bir yerlerdeyseniz yemeklerinizi çadırın içine değil bir ağacın dalına asın. hayvan bu kokulara gelirse maksimum yiyeceğinizden olursunuz. ayı gibi büyük hayvanlar istemeden de olsa size zarar verebilir. (tecrübelidir)

    su kaynağı da önemli. suya yakın olmak bir çok açıdan kolaylık sağlayacağı gibi hayat kurtarıcı da olabilir bazı zamanlarda. özellikle gittiğiniz rotadaki su kaynaklarının (çeşme, kuyu, nehir, göl) yerlerini iyi bilmeniz ve bunların güncel olarak içmeye uygun olup olmadığını kontrol etmeniz önemli. her suyu içmeyin, içilebilecek suyu anlamak için bilginiz olsun. yürüyüş yaptığınız rotada eğer hava kararıyor ise ilk bulduğunuz su kaynağına kamp kurun. gece bulamaz iseniz ve yanınızda su yoksa dehidre olabilirsiniz. sonraki gün yürüyüp yeni bir yer bulmaya haliniz kalmaz ve daha kötü durumlar oluşabilir. (beni ve 4 arkadaşımı jandarma kurtarmıştı böyle bir durumdan. iyi ki cep telefonlarının şarjının bir hafta gittiği dönemlerdeydi diye şükrediyorum şimdi.)

    eğer imkan dahilinde ise yola çıkmadan yanınıza bir su şişesi kadar sönmüş susuz kireç alın. bunu gittiğiniz yerde az bir kısmını su ile karıştırıp çadırınızın etrafına dökebilirsiniz. börtü böcek biraz da olsa engellenir.

    türkiyede kamp yapmanın yasak olduğu çok bölge var. bunlara dikkat edin. jandarma ile başınız belaya girmesin.

    çadır kurmak tecrübe ederek eğlenceli hale gelir. zamanla yerine oturur. ilk zamanlar ne yapabileceğinizi bilmiyor olsanızda merak etmeyin içgüdüleriniz yanınızda. hemen ateş yakma hissi oluşur mesela. yakın. atalarınızdan gelen bir özellik o. güven hissi verir.

    zamanla bir rutininiz oluşacaktır zaten. hayvandan böcekten korkmayın. insandan korkun. insanlara dikkat edin.
  • çadır ses geçirir bunu aklınızdan çıkarmayın! bi arkadaşım* dağcılık kulübü eğitim kampında gece sanki evindeymişçesine götüne kuvvet salmış, diğer bütün çadırlar alkışlamış falan, feci...
  • sıra sıra yazacağım tavsiyelerdir.

    1. çadırınıza uygun mekan seçin. mekanı seçerken güneşin konumuna dikkat edin. eğer yağmurlu bir havaysa ağaç altına çadır kurmayın. rüzgarın yönünü hesap edin. eğer yakınlarda su kaynağı varsa çadırınızı su kaynağına çok yakın bir yere kurmayın. çadır kuracağınız yerin zeminini kontrol edin. kurmadan önce temizleyin. çadırın pollerine (çubuklarına) nazik davranın, çok zorlandığında kırılır. böyle bir ihtimale karşı her zaman yanınızda çadır tamir kitini bulundurun.

    2. çadırınızı kurdunuz. çadır kazıklarını çakın. kenarlarındaki ipleri gerdirin. çadır gergin olmalıdır.

    3. çadırınızın havalandırma bölümlerini açın. eğer açmazsanız gece nefesiniz her yeri ıslatır.

    4. çadır içi düzeninizi şu şekilde yaparsanız sizin için kolaylık olacaktır. çadır içi düzen

    5. yiyeceklerinizi ağzı kapalı bir poşetle birlikte bir ağaç dalına asabilirsiniz. böylelikle hayvanlar çadırınıza yönelmez.

    6. eşyalarınızın bir kısmını çadırın bagaj bölümüne koyabilirsiniz. eğer kış vakti ise yanınızda battal boy çöp poşeti olsun. çantanızı battal boy çöp poşetine koyup ağzını kapayın. çantanızın ıslak olmasını engelleyecek.

    7. bazı arkadaşlar mum yakılmaz demişler. eğer çok soğuk bir yerdeyseniz ve uyku tulumunuz yetersizse çadır içinde küçük bir mum yakabilirsiniz. içerideki havaya biraz ısıtır.

    8. soğuk havalarda yemeğinizi ocak ve tüple birlikte çadırın bagaj kısmında yapabilirsiniz.

    9. çadırınızın altına sermek için muşamba gibi bir şey çadırınızın temizliği ve delinmemesi için iyi olabilir.

    10. gideceğiniz yerin hava durumuna bakın. eğer çadırınız o havaya uygun bir çadır değilse bütün zamanınız boşa gider.

    11. eğer ateş yakacaksanız çadırınızdan biraz uzak bir yerde yakın ki rüzgarın ve diğer faktörlerin etkisiyle çadırınız alev almasın. çadırlar kolay yanar.

    12. çadır içinde giyinmenin kolay yolu uzanarak giyinmektir. ayağa kalmaya falan çalışırsanız rahat olmaz.

    13. birkaç çadır birden kuracaksanız çadırların kapısının baktığı yerleri çadırı kurmadan ayarlayın.

    14. hiçbir canlıyı ürkütmeyin.

    15. doğada sadece ayak izinizi bırakın!

    not: bu konu hakkında sorusu olan varsa yeşillendirebilir.
  • yüzüstü yatma.
  • zemini iyice temizle. en ufak taş ya da dal parçası gece inim inim inletir.

    güneşin doğma noktasını hesapla, yoksa sabah ter içinde 6'da uyanırsın. ''fresh&black çadırınız varsa yukarıda yazılan "güneşin altına kurma, pişersin" tavsiyelerine kulak asmayın'' diyenlere itibar etme, güneşin altında yatarken üzerinde isterse vantilatör olsun, sucuk gibi terlersin.

    dere yataklarından uzak dur. hem yabani hayvanların su içmek için geldiklerindeki karşılaşmalardan, hem de olası sel baskınlarından korun.

    tependeki ağaçlara dikkat et. çürümüş bir ağacın devrilmesini geçtim, çürümüş bir dal kopup gece kafana düşse bile ölürsün.

    gece içki içmek için gelen tiplerin seni göremeyeceği bir yerde ol.

    uyumadan önce, mutlaka ateşi söndür.

    tek başına isen ve bir kamp alanı değil de, doğada kafana göre bir yerde kamp kurmuş isen, mutlaka silahlı ol. unutma ki, silah insana ömrü boyunca bir kere lazım olur, lazım olduğu o anda yanında yoksa ölürsün.

    doğada en büyük düşmanının insan olduğunu bil, insanlardan uzak dur.

    çadırı toplayıp gittiğinde, oraya sanki hiç gelmemişsin gibi bırak doğayı.

    gün içinde çadırın içinden bir şey almak için penceresini açtığında işin bitince derhal kapat. yoksa gece böcükler götten kıtkıt yapar.

    ayakkabılarını çadırın içine al, dışarıda bırakma ki, köpüşler oynamak için alıp götürmesin.

    şişme yatak kullanma. patlarsa sıçarsın. ayrıca, şişme yatak kış kampında isen, aradaki hava katmanı nedeniyle bütün soğuğu sana iletir.

    tek başına kamp yapıyorsan ve bir kamp tesisinde değilsen, alkol alma. alkol gereksiz cesaret verir, normalde yapmaya korkacağın şeyler yaparsın. korku iyidir.

    ilk önce, çadırın iç katmanı kurulur, dış tente en son.

    gece, ormandan sesler gelmesi kadar doğal bir şey yok. bu durumda muhtemelen aklın sana oyunlar oynayıp, türlü senaryolar üretecek ama tırsma. en son çare olarak, havaya bir kaç el ateş et.silah sesinin iradesini kırmayacağı insan, korkutup kaçırmayacağı hayvan yoktur. ama sesin geldiği yere değil, havaya! yoksa bir insanı ya da bir hayvanı vurursun.

    bir böcek, örümcek görüp de ''anan sikym bu ne lan!'' diye ortalığı velveleye verme. orası onların evi, senin değil. bir böcek senin evinde seni görünce şaşırmıyorsa, sen de onları kendi evlerinde görünce götlük yapma. millet günlerce fotokapan kurup da yine de yaban hayvanı göremiyor, sana mı denk gelecek kobra yılanı.

    edit: ilaveler.
  • doğada kamp yapmayı düşünüyorsanız vahşi hayvan sorunu yaşamamak için birkaç güvenlik tavsiyesi:

    - çadır kuracağınız yere 250 metreden daha yakın bölgede yemek yapmayın/yemeyin!

    - rüzgar yemek yediğiniz yer ile çadır arasına bir hayali çizgi çektiğinizde rüzgar o çizgi üstünde yemekten çadıra doğru esmemelidir. yemek kokusu ile konakladığınız yer arasında bağlantı sağlamış olursunuz. yemek yediğiniz yer ya konaklama yerinin aksi istikamette ya da 90 derece açı ile esmelidir. en iyisi 90 derece açıdır.

    - yemek yedikten sonra tüm organik atıklarınızı en az 25-30 cm derinliğinde ufak bir çukura gömün. eğer avladığınız bir hayvanı yediyseniz bunun da tüm atıklarını gömün. eğer fazlası ile sakatat vb. atık çıktıysa çukur derinliğini arttırın.

    - yemek atığı gömdüğünüz çukurun üstüne eliniz altında varsa (yemeği çiğ yemediğinizi varsayıyorum) kül dökün.

    - kullandığınız kapları ve malzemeleri çok iyi yıkayın. yıkamadan önce toprakla birkaç defa ovun. eğer o an yıkama şansınız yoksa birden çok defa toprakla ovun. bu topraklar çukura kapatılmadan önce gidecek.

    - bu kaplar iyice yıkanıncaya kadar içi toprak dolu olarak saklanacak. ne olur ne olmaz çadırdan uzak tutmakta yarar var.

    - çadırın üstüne ve çevresine kuru çalı, yaprak vb ses çıkartacak malzemeler koyun. en azında çadır etrafında dolaşan bir şeyler varsa yararınıza olur.

    - olası yemek kokusu, özellikle de kan kokusunu çadıra yaklaştırmayın. oldu da av veya yaralanma sebebi ile üstünüze kan bulaştı; bir yerde o giysiyi yıkayın ve sonrasında çadırın çok uzağında asıp kurutun. yaranız varsa temiz su ile yıkayın. temiz suyunuz yoksa da o yara yıkanacak, enfeksiyondan korunmak için de bu lazım. bu durumda 20 dakika kaynatılmış ve soğumaya bırakılmış su veya potasyum permanganatlı su ile yıkanır. hem enfeksiyondan hem de yaranızın kokusunu alabilecek yırtıcılardan tırsın arkadaşlar.

    - kamp bıçağı dışında savunma amaçlı büyük ve ağır malzemeler bulundurun. el baltası, epey büyük bir bıçak, çekiç vs... amaç orta boy canlılara karşı koymak. elinize bıçak alıp ayıya gider yapmayın.

    yanınıza almanızı önereceğim birkaç malzeme:

    yağmur altında ateş yakabilmek için gliserin ve potasyum permanganat. potasyum permanganat mümkün olduğunca ince taneli olmalı, bu 5 mm kadar kalınlığında ve 1 liralık bozuk paranın boyutunda bir şekilde yayılır ve ortasına parmak ile bastırıp çukurlaştırılır. üstüne gliserol dökülüp biraz uzaklaşılır. potasyum permanganat gliserolü oksitler ve çok abartı bir sağanak yoksa yağmur altında bununla ateş yakabilirsiniz. yalnız bu alevlenme kısa süreceğinden yakacak malzemeniz yanınızda olsun. bu iki malzemeyi çok sağlam kaplarda saklayın ve birbirine karışmasına izin vermeyin. sırt çantanızın napalm efektine sahip olmasını istemezsiniz.

    yine potasyum permanganat doğadan toplanan meyve sebzeleri dezenfekte etmekte kullanılabilir.

    yine potasyum permanganat içme suyunu dezenfekte etmekte kullanılabilecekse de bunu ölmek üzere değilseniz yapmayın.

    yine potasyum permanganat yaraya uygulanmasından kaçınılması gereken bir malzeme olsa da suda çözeltisi çok sıkıntılı durumlarda (kayboldunuz ve eliniz kesildi) enfeksiyonu engellemek için seyreltik olarak suda çözeltilip yara yıkanabilir. yine ayak mantarı vb. durumalrda ayaklar potasyum permanganatlı suda 10 dakika banyo yaptırılıp halledilebilir.

    yani potasyum permanganat şart!!!

    bunun dışında doğal yollarla su içen bir manyaksanız(ben gibi) suyu mutlaka kaynatın. yine ne olur ne olmaz diye doğal sulardan kapılabilecek bağırsak enfeksiyonları için yanınızda metronidazol veya eşdeğeri bir antibiyotik barındırın.

    kamp yapacaksanız önce su, sonra barınma sonra da yemek önemlidir. kayboldunuz ve yemeğiniz yok diyelim, amazon yerlisi kıvamında değilseniz geyik falan avlamayı unutun. kertenkele, kurbağa ve böcek yiyerek hayatta kalmaya çalışın. en kolay bulunup yakalayabilecekleriniz bunlar. böcekte bilmediğiniz şeyi yemeyi geçtim dokunmayın. çekirge her zaman en güvenlisidir. hayvanların sindirim sistemi pek çok parazit taşıyabileceğinden çiğ yemeyin, çiğ yiyecekseniz metronidazolünüzün olduğundan emin olun.

    bilmediğiniz hiç bir bitkiyi yemeyin. bu işten çok iyi anlamıyorsanız bildiğiniz bitkiyi de yemeyin ülkemizde bitki çeşitliliği inanılmaz düzeydedir, tanıdığınız her bitkinin birden fazla benzeri vardır.

    mantar konusunda akademik kariyeriniz yoksa mantar toplamayın.

    ilk yardım bilginiz çok iyi olsun.

    allerjiler için yanınızda bir şeyler taşıyın.

    telefonu gereksiz yere kullanıp bataryayı heba etmeyin. şarjı maksimumda tutmak için ne gerekiyorsa onu yapın.

    ilk yardım setiniz olsun! bu çok önemli, ilkyardım setiniz olsun!

    ve en önemli kısım:

    1) nerede olduğunuzu herkes bilsin, kafanıza göre kimseye haber vermeden çıkmayın. doğada hayatta kalamıyorsanız tek başınıza kamp yapmayın. nereye gittiğinizi polis ve jandarmaya haber verip döneceğiniz zamanı da söyleyin. söz verdiğiniz zamandan birkaç saat önce dönün ve polise/jandarmaya mutlaka ama mutlaka ben döndüm diye haber verin. adamlar günlerce sizi kurtarmak için arama yapmasın.

    2) üstünüzde kan grubunuzu, kullandığınız ilaçları, alerjilerinizi ve varsa kronik hastalıklarınızı ve geçmiş ciddi rahatsızlıklarını tarihi ile yazdığınız sudan etkilenmeyen bir kartınız bulunsun. bu kart kolay bulunur bir yerinizde olsun, çanta içine falan koymayın.

    3) kullandığınız ekipmanların hepsini kampa çıkmadan önce birkaç defa kullanın mesela potasyum permanganat ile ateş yakarım diyorsanız kampa çıkmadan önce açık alanda ve yangın çıkmayacak yerlerde bunu 4-5 defa tecrübe edin ki işiniz düşünce o sıkıntılı anda kitlenip kalmayın. aynı durum bıçak, balta gibi ekipmanlar için de geçerlidir. yeni aldığınız bir balta veya bıçağı çeşitli amaçlar ile kullanın, deneyimleyin, o alete alışın.
  • - gece rahat bir uyku çekmeyi düşünüyorsanız kamp alanları yerine daha sakin bir yerde kamp kurun.

    -bulunduğunuz yerde tek su kaynağı varsa, mümkünse biraz uzağına çadır kurun.

    - kamp ateşi konusunda hassasiyet gösterin, instagramda şov yapmak uğruna iki bardak çay için büyük bir alanda ateş yakmayın.

    - çadır içinde sigara içmeyin, ocak yakmayın.

    -çadır içinde kokusu ağır yiyecekler bırakmayın.

    - uyumadan evvel kamp ateşinin söndüğünden emin olun, çadırınızın tüm fermuarlarını kapatın.

    -hava kararınca ışığınızı bir müddet kapatıp doğayı dinleyin, gözlemleyin.

    -rahat edebileceksiniz kafa feneriniz uyurken kafanızda, olmadı hemen elinizi attığınızda bulabileceğiniz bir yerde olsun.

    -kamp yaptığınız alandan ayrılırken etrafta çöp bırakmadığınıza emin olun.

    unutmayın, doğadaki en tehlikeli canlı insandır. ıssız yerlerde tek başınıza dahi olsanız korkacak bir durum yok. doğada kaldığınız müddetçe, bulunduğunuz yerin misafirisiniz. ev sahipleri ile iyi geçinmeye bakın.
  • *hava rüzgarlı, zemin düz ama taşlı veya ağaç kökleri var ve kazık çakamıyorsunuz, ne yapacaksınız? `çapa dediğimiz sistem bunun için var. standart bir poşet içine büyükçe bir taş koyup, kazık çakılan halkalara (dört köşeden ayrı ayrı) bağlarsanız çadırınız fırtınada bile yerinden oynamayacaktır.

    *ayrıca rüzgarlı havalarda çadırı rüzgara dik olarak kurmak uyku kalitesi açısından önemlidir. eğer çadır yatay kurulursa uyurken yüzünüze kadar yapışabilir esnek poller sayesinde.

    *tatlı su kaynaklarının yanında kamp yapıyorsanız her zaman vahşi hayvanlar ile karşılaşmaya hazır olun, yılan, domuz, tilki vb. insana pek yaklaşmazlar, yürürken gürültü çıkartın geceleri ani sürprizler ile karşılaşmamak için.

    *çadırı kurduğunuz zeminin temiz olması kadar düz olması da önemli, her hangi yöne bir eğim hafif de olsa kendinizi kasarak uyumanıza sebebiyet verir, açık havada uyuma keyfini çıkartamazsınız.

    *yanınızda çakmak ve bıçak bulundurun.

    *kafa feneri çok pratik oluyor. tavsiyem cob led olanlardan almanız, 10-20 tl'ye bulmak mümkün, pahalı şeylere boşuna para vermeyin.

    *yerde kapalı da olsa yiyecek bırakmayın, yabani hayvanları çekecektir. bir adet sincap şişe suları kapağından delerek içmiş ve kapalı çekirdek paketini açıp çitlemiştir datça kampımızda. gelen her hayvan bu kadar sevimli olmayabilir elbette.

    *en önemlisi ayrılırken çöplerinizi toplayın.
  • 1- güneşin doğacağı yeri iyi hesaplayın, sabah 06:00'da 35 derece olmuş bir çadırdı uyanmak istemezsiniz.

    2- sinkov tarzı sivrisinek kovucu spreyler almayı unutmayın

    3- akşam yemeklerinizi özelikle 19:00-20:00 arası hazırlayıp yemeyin ( o saatler arıların da beslenme saatleri, karanlık çökmesini bekleyin, huzur içinde yiyin)

    4- dağ-bayır kamp atıyorsanız kolay patlatıp ses çıkarabileceğiniz bir şeyler alın yanınıza ( çatapat vs tarzı şeyler, yaban hayvanları kampınıza sokulursa kaçırabilir)

    5- aşırı taşlık olup çadır çivilerini çakamadığınız yerlerde bir de rüzgar var ise çadırın içten köşelerine yerleştirmek için büyük taşlar bulun (taşlar sivri köşeli olmasın, çadırınız yırtılsın istemezsiniz)

    6- sabah güneşini unutmayın:)
  • 4 kişilik çadır kesinlikle 4 kişilik değildir.
hesabın var mı? giriş yap