• bir havaalanı çalışanı olarak:

    - mümkünse internet check in yapın. böylece uçağınızın overbooked (fazla bilet satışı nedeniyle koltuk kapasitesinin üzerinde rezervasyon oluşması) olması halinde yerinizi garantiye almış olursunuz. hele çocuğunuz, bebeğiniz varsa kesinlikle internet check in yapın. yapamıyorsanız havaalanına mümkün mertebe erken gelin. bahsettiğim hadisenin mağdurları hep son dakikada gelen yolcular olmaktadır. unutmadan, rezervasyon sırasında koltuk seçmek ve internet check in yapmak aynı şey değildir. birincisinde koltuğunuzu çeşitli nedenlerle kaybedebilirken (bebekli, tekerlekli sandalyeli vb. yolcuya verecek başka uygun yer olmaması, uçakta koltuk konfigürasyonunun değişmesi, business / ekonomi klas değişiklikleri vs.), internet c-in yaptığınızda ise;

    a - uçuş kartınızı yazdırdıysanız (printer çıktısı ya da telefonunuzda barkodlu mobil biniş kartı olarak) çıkış kapısında son çağrıya kadar

    b - uçuş kartınızı yazdırmadıysanız, check in bankoları kapanana kadar (iç hatlarda uçuştan ortalama 30 - 45 dk, dış hatlarda 45 - 60 dk öncesi) uçağın işlemi yapılmış yolcususunuz ve yeriniz garanti demektir.

    - ne kadar iyi paketlediğinizi düşünseniz de poşet, çuval gibi eşyalar, koliler bagaj olarak kabul edilmemektedir. bu gibi eşyalar sadece her havaalanında bulunan makineye götürüp parça başı 20 - 30 tl gibi bir para vererek naylonla kat kat sardırdığınızda bagaj olarak teslim alınabilirler. bu gibi eşyalarla yola çıkacaksanız ve hava alanında sardırma ücreti vermek istemiyorsanız, önceden yeterli miktarda streç film alarak evde kendiniz de yapabilirsiniz.

    - bal, reçel, salça, pekmez, yoğurt, zeytinyağı gibi ürünler el bagajında da, kayıtlı bagajınızda da kesinlikle uçağa kabul edilmemektedir. mümkünse bu ürünleri önceden kargoyla gönderin. check in bankosundaki memura yanınızda bu tip ürünlerin olduğunu söylemeseniz de, uçağa giderken x-ray cihazında görünecek ve güvenlik sizden çıkarmanızı isteyecektir.

    - havaalanında check in işleminizi yapan memura size hizmet ediyor olsa da ''siz'' diye hitap etmeniz ve nazik davranmanız, herhangi bir sorun oluştuğunda (fazla kilo ödemesi, rezervasyon problemi, beraber uçacağınız kişinin havaalanına geç ulaşacak olması vb.) daha yapıcı ve yardımcı davranmasına önemli ölçüde etki edecektir.

    - yurtdışına vize ile çıkıyorsanız, harç pulunuzu mümkün mertebe erken temin edin. dilerseniz herhangi bir bankaya ''yurt dışı çıkış harcı'' olarak yatırıp (şu an 15 tl) dekont ile de gelebilirsiniz. pasaport bankosuna pulunuz / dekontunuz olmadan gelirseniz, polis amca sizi ''pulun nerde karrşşim?'' diye geri yollayacak ve döndüğünüzde sıraya en arkadan dahil olacaksınız.

    - uçağınızın çıkış kapısını ararken karşılaştığınız görevliye sorduğunuz ''pardon, x havayollarının ankara uçağı nereden kalkıyor?'' sorusuna ''bilmiyorum hanfendi / beyfendi'' gibi bir cevap alırsanız hemen sinirlenmeyin. havaalanında birden fazla havayolunun ve / veya yer hizmetleri şirketinin personeli çalışmaktadır. x şirketinin çalışanı y havayolunun uçağının kapısını bilmez. ama nazikse ya da acelesi yoksa, ya elinizden uçuş kartınızı alarak kapı numaranıza bakar (aynısını siz de yapabilirsiniz, çıkış kapı numaranız genellikle biniş kartınızın sağ alt tarafında yer almaktadır. eğer yazmıyorsa, bu bizi cümlenin parantezden sonra ''ya da'' ile başlayacak olan kısmına götürecek) ya da etraftaki uçuş bilgi ekranlarından birine sizinle birlikte bakarak kapı numaranızı bulmaya çalışır. siz de biniş kartınızdaki sefer sayısı, uçuş noktası ve saat bilgilerine dayanarak uçağınızı ekranda bulabilir ve kapınızı öğrenebilirsiniz.

    - anonsları çok iyi dinleyin. yoğun hava trafiği nedeniyle çıkış kapınız değişmiş olabilir. uçağınız yolcu alımına başlamadan önce arada bir en yakındaki uçuş bilgi ekranına bakarak kapınızı teyit etmeniz, sizi son anda eşyalarınızla yapacağınız mütevazı bir maratondan kurtaracaktır.

    şeklinde sıralayacağım tavsiyelerdir.
  • sırf inince bagaj beklememek için kabin bagajı diye 4 kişilik aile bavulunu geçirmeye çalışmayın. müsaade etmezler. bir çakallık yapıp geçirseniz bile yarısını kapladığınız kabin bagajına sonradan çantasını koymak isteyecek kişiden küfür yiyebilirsiniz. biliyorum küfür yeyince bavulun icadından haberiniz yokmuş gibi davranıyorsunuz ama ben o bavulu kim alacak diye kontrol edip illa bir pislik yapıyorum haberiniz olsun.

    bir de 4 kişilik aile bavulunun yanında poşetlerle arta kalan eşyaları sokan tipler var. onlara daha kötü laflar hazırladım.
  • - ilk uçuşunuzda kulaklarınız çok acıyabilir, uçuş başlamadan ağzınıza bir sakız atın.

    - kalkış esnasına v1'e çıkıştaki ivmelenme, ilk defa uçanların boynunda baskıya sebep olabilir, uçak hareket ettiğinde o kafayı koltuğa sabitle kardeşim.

    - çok meraklısı değilseniz, ilk uçuşunuz esnasında alkol almayın, uzun süreli türbülansa yakalanma durumunda siz kusma torbasını bulana kadar yandaki yolcunun üzerine kusabilirsiniz, yapmayın, yaptırmayın.

    - ilk uçuşunuz uzunsa her fırsatta kalkıp 3-5 dakika yürüyün, o bacaklar hareket edecek kardeşim, bünyeniz alışık değil, uçuş embolisinden hastaneye gitmek istemezsiniz.

    - evet o uçaktaki bebeklerin tamamı ağlayacak, bazıları uçuş bitene kadar hiç susmayacak, bu yüzden ilk değil her uçuşunuzda noise cancelling özelliği olan kulaklıklardan yanınıza alın.

    - bide etrafınızdaki insanların kafasını "bu ilk uçuşum ehule makalele" diye diye ütülemeyin, anladık evet süpersiniz.

    - adam olun, koridorda bekleme yapmayın.
  • havaalanına elinizden geldiğince erken gidin. ilk uçuş insanı her zaman heyecanlandırır, o heyecanın verdiği kamillikle garip garip eylemler veya yanlış hareketler yapılabiliyor. her türlü yanlışlığın ve kamilliğin önüne geçmek için erken gitmek bir numaralı çözümdür.

    havaalanındaki görevlilerle mümkün mertebe tartışmayın. yolcuların aleyhine hiçbir eylemde bulunmayacakları gibi yaptıkları çoğu eylem lehinize olur.

    cam kenarı uzun yolculuklarda can sıkıntısına karşı birebir olsa da, kısa yolculuklarda 15-20 dakikalık bir bulut görseline tanık olmak için canınızı dişinize takmayın. çok da bir şey yok. gece yolculuğuysa hiiiiiçbir şey yok.
  • uçak kalkıyorken ve özellikle sağa yada sola manevra yaptığında tersi yöne başınızı çok hızlı olmayacak şekilde çevirin. kısa bir süreliğine yön kavramıını kaybedeceksiniz. çok yaparsanız mide bulantısı yapabilir ama çok eğlencelidir.
  • uyumayan ama bu durum çenesine vurmayan, hadi diyelim uyudu o zaman da horlamayan ve başı kolu üzerinize yıkılmayacak birinin yanına denk gelmek için dua, totem vb şeyler yapın. evrene pozitifi salmak mühimdir.
  • (bkz: korkmayın)
  • o ilk kalkış hissini yakalamaya çalışın

    türbülanslardan ve diğer uçtuğunuzu hissettiren şeylerden korkmayın çünkü uçmanın tüm keyfi oralarda saklı. korkmayın bir şey olmaz

    pencere kenarındaysanız toprak ananın, okyanus ve denizlerin, bulutların güzelliğini olabildiğince çıkartın

    kulaklarınız için sakız güzel bir çözüm
  • yediğiniz veya yemediğimiz, içtiğiniz veya icmediginiz hiç bir şey not edilmez. iştahınız yoksa doya doya yememe hakkınizi kullanın. yemeği eseleyip bıraktiginizda anca hosteslere ekstradan iş çıkarırsınız.
  • karniniz tok olsada uzun yolculuklarda verilen yemegi yiyin yada eseleyip birakin. yemegini oldugu gibi teslim eden yolcu not ediliyor, ondan sonra mide de kokain tasidigi suphesiyle hava alaninda tuhaf prosedurlerden geciriliyor.
hesabın var mı? giriş yap