385 entry daha
  • kaç yaşında olursa olsun, kolay kolay unutulacak bir anı değildir.

    benimki de, iyi mi kötü mü emin olamasam da, küçük bir çocukken, "çocuk oyunu" dediğimiz şeyler esnâsında gerçekleşmişti*. normâlden çok daha güçlü bir hâfızası oluyor insanın böyle anlarda; o yaşımdaki diğer çoğu anımdan çok daha net bir şekilde hatırlıyorum bâzı detayları: o yumuşaklık hissini, o kokuyu... sanırım 7 ya da 8 yaşındaydım; daha fazla değil. o dönemki heves, heyecân, merâk, bir değişik oluyor. zâten, daha fazlası da kolay kolay akla gelmiyordu, en azından benim aklıma.

    sonraları, o kızla arkadaş kaldık, bir şekilde; hattâ, birbirinden uzak kalmış iki kardeş gibi. yollarımız bir ayrıldı, bir kesişti; şimdilerde ise, anladığım kadarıyla o orada hayâtından memnun, bense buralarda koşuşturmacalarda...

    not: böyle anlatınca, kendisine hissettiğim bir şeyler kalmış gibi olmuş. kendisinin sevdiği adam ile yaptığı düğüne davet edilmekten öte, kendisine dair bir beklentim yok arkadaşlar; açıkça belirtmiş olayım burada*.
  • beni evime bıraktığında öpmüştü. dudakları yumuşaktı ama ben kendimi güçlü dalgalar arasında batıp çıkıyor gibi, hayata tutunmaya çalışıyor gibi hissetmiştim. sonraki öpüşmelerin hiçbiri aklımda yer edecek bir olağanüstülük hissi bırakmadı... o kadar sene sonra hala sadece bunu hatırlarım...
129 entry daha
hesabın var mı? giriş yap