ın hoc sıgno vınces
(dini kullanarak yönetmek)
size bir sır vereyim:
hristiyanlık 28 ekim 312 tarihinde roma kenti'nin hemen dışındaki
ponte milvio savaşı'nda ortaya çıkmış bir dindir. çok mu iddialı oldu, dinleyin o halde:
konstantin, tüm roma imparatorluğu'nun tek hâkimi olmak için o güne kadar tam 18 yıl uğraşmıştı.
292 yılında imparator
diocletianus’un, kendisine devletin doğu kanadının ve eski meslektaşı maximianus'a batı kanadının yönetimini vermesinden beri roma imparatorluğı
tetrarşi denilen bir düzenle yönetiliyordu. bu sisteme göre imparatorluk idarî açıdan iki kısma ayrılıyor ve her birinde iki augustus hâkim oluyordu. her iki
augustus kendilerine birer
caesar atayacaktı. augustusların görev süreleri dolduğunda bu caesarlar yeni augustuslar olarak idarenin başına geçeceklerdi (doğuda ve batıda birer hükümdar ve bunların tam yetkili birer vekilleri). ancak bu düzen çok sürmedi. her bir tetrark kendi başına tek hakim olmak isteyince işler karıştı.
uzatmayalım, maximianus'un 320 yılında boğdurularak öldürülmesi, galerius'un ise 310 yılında doğal nedenlerden (?) ölümüyle birlikte, imparatorluk iddiasında bulunan tetrarklar'dan geriye maxentius ve konstantin kalmıştı. bunların orduları anılan tarihte roma yakınlarında
milvio köprüsü’nde karşı karşıya geldiler. ama her iki tarafın ordusunda da kardeş kanı dökülecek olmasının yarattığı huzursuzluk ve isteksizlik hakimdi. ama orduya motivasyon verecek bir ilahi güç olgusu ve onları kardeş kanı dökecek olmaktan alıkoyacak bir motif her şeyi değiştirebilirdi.
işte tam bu sırada konstantin, sonucunda isa mesih’e iman ettiği bir deneyim yaşadığını iddia etti. güya uykusunda isa ona gelmiş bununla hükmet deyip şu amblemi göstermişti:
http://en.wikipedia.org/wiki/chi_rhobu, yunanca'da "x" benzeri yazılan "chi" ve "p" benzeri yazılan "rho" harflerinin üst üste bindirilmesiyle oluşmuş bir hristiyan sembolüydü. chi harfi "kh" benzeri bir sese, rho harfi ise r sesine tekabül ediyordu. yani bu iki harf khristos ya da christus kelimesinin ilk iki harfiydi.
anlıyor musun kurnazlığı?
herif bir şekilde rakibi maxentius'un ordusunun moralini çökertmek ister.
iki ordu karşı karşıye geldiklerinde maxentius, bir de ne görsün
karşıdaki ordunun bütün kalkanları, beyaz boyayla "xp" harflerini taşımaktadır. bu harflerin kutsal bir işaret olduğunun söylentisinin casuslar vasıtasıyla maxentius'un askerleri arasında da yayılmış olduğunu söylemek gerekir mi bilmem...
düşün, 4ncü yy'da bir roma askerisin ve savaş meydanına geldiğinde böyle bir manzarayla karşılaşıyorsun. bugün bile etkilenir halk galeyana gelir, böylece konstantin kendi ordusuna motivasyon vermiş karşı tarafa da tanrısal bir gücün kendisini ve ordusunu himaye ettiği en basti deyimle kuşkusunu vermiş oluyordu. sonunda maxentius o gün tarih olur. hatta köprü çökmüş de o da sulara kapılmış derler.
aziz pavlus’u (st. paul) saymazsak konstantin, hristiyanlığın bir siyasi güce dönüşebileceğini farkeden ilk kişidir. elbette hristiyanlık pavlus’dan başlayarak halk arasında yaygın bir inanış durumuna gelmiştir ama ne derli toplu kuralları, ne de bir kurumsallığı vardır. ortada yüzlerce kutsal metin dolaşmaktadır. konstantin bunların kendi ideolojisine en uygun olanlarını bir araya getirtir karşı çıkan din adamlarını mahkum eder, ortadan kaldırır. bu günkü inciller (ki bunlara
sinoptik incil diyoruz) hep o günden kalmadır.
sinoptik kelimesi yunanca sinoptikos kelimesinden gelmekte olup "aynı görüşü paylaşan/yansitan,mukayeseli, uyumlu " anlamindadir. (aynı kökten bkz: synonym)
çaktın mı köfteyi:
bütün mesele güç ve iktidar mücadelesi!
yani bizim konstans olmasa yahudi efsanelerine kimse kulak asmazdı!