• şarkının bir yerinde solist bayan björk hanımı anımsatıyor bana, çıtır çıtır kestaneli kış akşamlarını ve sobasında düdüğünü öttürerek kaynayan akşam 9 çaylarını.

    şarkının hüzünlü kokusu da bu çayın dumanından çıkan buharın etrafı kaplamasıyla birebir başlamakta..

    alice belli ki önemli bir şahsiyet ve albümün konsept konusu ölüm ve cenazenin öznesi.şarkı ona adanmış.yalnız norah kimdir, necidir onu anlayamadım.belli ki, arabayı kullanan ve kazayı yapan kişidir diye düşünüyorum.belki de alice solistin ya da şarkıyı yapan zevatın kardeşidir ve bu norah bey'de enişte bey pozisyonundadır.enişte kazayı yapar, kardeş hayata gözlerini yumar, geriye de bu şarkı kalır..

    yanılmıyorsam albümün son şarkısı in the back seat.. kemanlı ve hüzünlü.. şimdi alice için bir dakikalık saygı duruşu lütfen, sessizlik..
  • alice in ölümü üzerine insana yüzlerce histerik senaryo yazdıracak türden aşırılıklara sebep olabilecek bir parça..oysa ki ne gerek var, otur sakin sakin dinle sarkını, ama hayır illa görüntüler belircek zihinde,yapay karlar yagdırılcak..yolun iki tarafına karlarla kaplı agaclar dikilcek ve arabanın arka koltugunda my whole life, i've been learning diye cıglıklar atıp beni kıtır kıtır yiyen hatun kişiyle beraber sarhos oluncak..hiç gerek yok bunlara.. gercekten.. hiç.
  • sözlerini okuduğumda beni iyice çocukluğuma yapıştırmış, arcade fire harikası. baba ya da anne araba kullanır, arkada oturan tıfıl çocuk, anne babasının yanında olmasının güveniyle dünya umurunda değil arka koltukta dışarı izler. güneye doğru giderken bütün ayçiçek tarlaları, toros un ormanları, gemlik ten geçerken zeytin ağaçları akar sağdan. bazen anneanne vardır sol kanatta, güneşten etkilenmeyeyim diye gazete sıkıştırmış pencereye. ne tek bir düşünce, ne de bir sıkıntı, dışarı bütün iyi niyetiyle, ormanları kesmesinler, çiçekler de ne güzelmiş gözleriyle bakan ben. eve varınca yavaşlayan arabayı hissedip arka koltuktan doğrulan ben. ergenlikle beraber tatildeki kızlar ve artık direksiyon başında saçları yavaş yavaş dökülen şişmanlamaya başlayan bir adam. artık anne ve baba sağ koltukta. arka koltuğun ne güzel uykuları ne de huzuru var artık.
  • sözleri:

    i like the peace
    in the backseat,
    i don't have to drive,
    i don't have to speak,
    i can watch the country side,
    and i can fall asleep.

    my family tree's
    losing all its leaves,
    crashing towards the driver's seat,
    the lightning bolt made enough heat
    to melt the street beneath your feet.

    alice died
    in the night,
    i've been learning to drive.
    my whole life,
    i've been learning.

    i like the peace
    in the backseat,
    i don't have to drive,
    i don't have to speak,
    i can watch the country side

    alice died
    in the night,
    i've been learning to drive.
    my whole life,
    i've been learnin'...
  • müzik sanatının varlığına binlerce kez şükretme sebebi.
  • in the backseat dinledikten sonra üzerine hiçbir şarkı gitmiyor.
  • bu şarkı kaybedilen anne babaya ağıt niteliğindedir.
    şarkıyı regine söyler, sözlerini de zaten kendisi yazmıştır.
    biraz böyle keyifli başlar şarkı, arka koltukta yapılan yolculukları anlatır gibi ama derdi bambaşka bu şarkının çünkü; alice died …

    alice annesidir, 51 yaşında bir trafik kazasında hayatını kaybetmiştir.
    backseat belki biraz da metafordur, annesini kaybeden hangi insan artık arka koltukta oturmaya devam edebilir ki, öyle ya da böyle ön koltuğa geçmek zorundadır artık.
    sonda gelen norah ise regine'in kız kardeşi norah'tır, bir teselli arar gibi.

    sonuç olarak arcade fire müzik tarihine geçecek nice şarkılar yapmıştır bu da onlardan bir tanesi.

    https://youtu.be/i2jsarz5iqg?si=qhnjc67727ze7dxi
hesabın var mı? giriş yap